Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Suskunluğun Simgesi Mezar Taşları Dile Geliyor
Can Yücel’in eşi, can arkadaşım Güler Yücel’den bir name aldım. Aslında name bana değil. Can Yücel’e yazılmış. Çünkü ayın 13’ünde bir dava var. Bildiğiniz gibi Can Yücel’in mezarı başında duran Mehmet Aksoy’un yaptığı Can Taşı heykeli hunharca tahrip edilmişti. Dava işte o dava. En iyisi ben aradan çekileyim, Güler Yücel, Can’a ve Canlara durumu anlatsın.\n
\n(Güler Yücel’den Can’a name) \n
\n“Dava günü yaklaştıkça huzursuzlanıyorum. Uzayıp durmasından mı, sonucu tahmin etmekten mi bilmem, hep böyle oluyor. Bildiğin gibi, genç bir oğlanla amcası yargılanıyor. Oğlan askerde, suçu amcasına atmıştı. Amca da çocuğun sarhoş olduğunu söyleyip, ‘Yeğenim bana kızgınlığından iftira attı’ diyor. \n
\nBu defa 13 Şubat’ta görülecek dava, senin mekânın Datça’da. O kadar güzel ki bu mevsim buralar… Bütün badem ağaçları, (Özdemir) Asaf’ın birinciliği verdiği en beyaza büründü. Biraz erken açtı bademler. Dolaşırken aralarında, baharlar düşüyor içime şimdiden. Baharların arasında bir de maarif takvimi yaprağı düştü geçen... Arkasındaki şiirle beraber. 24 Ocak’ı gösteriyordu. Herhalde bu şiiri bana Uğur (Mumcu) yollamıştı… \n
\n‘Bir kişiye karşı yapılan haksızlık,/bütün topluma karşı/işlenmiş bir suçtur./Bu bilinci paylaşmak ve/bu sorumluluğu yerleştirmek zorundayız./Uygarca paylaşılan sorumluluk bilinci,/özgürlüğün de/demokrasinin de/tek güvencesidir./Bu güvence sağlanmadıkça,/demokrasinin temeline/tek bir taş bile konmuş olamaz./Unutmayalım ki cesur bir kez,/korkak bin kez ölür./Önemli olan,/insanın böyle bir toplumda/mezar taşı gibi/suskunluk simgesi olmamasıdır.’\n
\nUğur, ‘suskunluk simgesi’ diyordu ‘mezar taşı’na. Sen de her şeyi sezdiğin gibi mezarının başına gelecekleri de peşinen sezmişsin ki, ‘Vasiyet’ adlı şiirinde; ‘Beni Datça’ya gömün,/Şu deniz gören mezarlığın orada/Gömü sanıp deşerlerse,/Karışmam ona’ demiştin...\n
\nKimilerine göre ‘ucube’ heykellerin ustası, bana göre inançlı ve inatçı Mehmet Aksoy’un yaptığı ‘Can Taşı’ tahrip edildiğinden beri, benim için mezar taşı artık suskunluk simgesi değil. Kırdılar, parçaladılar, suskunluğun simgesine bile tahammül edemediler. Yine de umutsuzluğa kapılmıyorum. Neden, biliyor musun? Çünkü o kırıp döken zihniyete inat, Can’larına sahip çıkan insanlar hep var. Gelip beni buldular. \n
\nTaşlar yolluyorlar bana. Tam da sana yaraşır gibi, memleketin her köşesinden taşlar ve kökler yolluyorlar. Tahrip edilen Can Taşı’nı yeşertmek, suskunluğun simgesini umudun diliyle konuşturmak için. Gördün mü bak, yine senin istediğin gibi olacak. Ta ne zamandan öngördüğün gibi, içimizdeki karanlığı patlatacaksın ve; yepyeni bir insan/pırıl pırıl bir can bitecek toprağa…” \n
\nCanların sana selamı var Güler, diye bitirelim yazımızı; ayrıca ne yaparsın adam mezarında bile suskun değil. Can’a da bu yakışır.
\nYazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
- CHP'li vekilden Soma için flaş çağrı...
- Mine Esen'den anlamlı konuşma...
- Serra Menekay yazdı, Aysim Dolgun Ildız besteledi
- İşte Cumhuriyet'in tarihi
- Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri eylem yaptı
- Cumhuriyet 100 yaşında! İyi ki Cumhuriyet var
- Şişli'de Hıdırellez coşkuyla kutlandı
En Çok Okunan Haberler
- Ünlü oyuncu cinsiyet değiştiren oğlunu paylaştı
- 'Asıl hedef CHP’li belediyeler!'
- ‘Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısıyım’
- İşte 'kamuda tasarruf' paketinin ayrıntıları
- Cem Küçük’e ikinci operasyon!
- Canlı yayın çıkışında cinayeti itiraf etti!
- Çocuğa tecavüz için sıraya girdiler!
- Adeta zihin okuyan kişiler hangi burçlardan çıkıyor?
- 'Liste hazırlıyordu, darbe komisyonuna götürüyordu'
- Erdoğan Saray'dan taşınıyor mu?