İntikam Türkiyesi

17 Nisan 2012 Salı
\n

Meral Okay içinO Kadın Öldümanşeti atıyorlar. Yetmiyor

\n

Ne oldu öldürebildin mi Şehzadeyi, Meral Hanım?diye akıl sıra.. aşağılıyorlar

\n

Bu nasıl bir kin? Nasıl bir nefret duygusu? Nasıl kabına sığmayan bir intikam isteği?

\n

Türkiye son dönemde gitgide böyle kabaran ve ölümkarşısında bile durmak bilmeyen sınırsız birintikamtutkusu yaşıyor.

\n

Öğretim üyesi bir köşe yazarı, “28 Şubat yargılamasıylailgili açıkçaBen intikam istiyorum. Hem de en şiddetlisiniİntikam çok güçlü bir duygu. İnsanı diri ve tetikte tutuyordiye yazabiliyor… \t

\n

Başbakan, gençlik gruplarına, çıkıp Kininizi diri tutunder, Kininin davacısı gençlik istiyorum!diye seslenirse; tabii ki durumdan vazife çıkaran birileri de arkadan diri kalmak adına”, “intikamın hem de en şiddetlisini almak gerektavsiyesinde bulunabilir….

\n

Kin.. intikamınşunun şurasında en kaba, en ham hali

\n

Yürekte diri tutulan kinin sonunda varacağı yer, insanı diri tutan intikamolacaktır.

\n

İntikam alınmayacaksa, insan durduk yerde neden kin beslesin ki? \t

\n

Kin-intikam sarmalına teşvikin yolu böyle bir kez açık arttırmaya çıkarıldı mı arkası gelmez. Arkası gelmeyeceği için uygar toplumlarda intikam kültürüneasla geçit verilmez. Kin-intikam söylemlerinin karşılığı, yasada nefret suçudur”…

\n

İspanya örneği

\n

İspanyada da geçmişte askeri darbe kalkışmaları yargılandı

\n

Ortamın hiçbir zaman böyle çirkin kin-intikamsöylemleriyle gerilmesine tanık olmadık.

\n

İspanyol medyasında hiçbir dönemdeintikamarzusuylakelleistenmedi.

\n

80’li yılların başarısızlıkla sonuçlanan sondarbe teşebbüsündenmada; 20. yüzyıla damga basan Franco diktatörlüğü ve iç savaş, kin-intikamsöylemiyle İspanyada hiçbir zaman demagoji, retorik konusu olmadı.

\n

Bilakis.. demokrasiye geçişin tüm aktörleri, geçmiş yaraları deşmemek, acıları kaşımamak konusunda azami dikkat gösterdi.

\n

Sağ uçtan sol uca.. tüm kampların katıldığı,pacto de caballeros” -centilmen anlaşması- ismiyle anılan bir saldırmazlık paktıyla”, “tarihiyargılamaktan kaçındılar.

\n

Bunun nedeni, demokratik kurumların inşası sırasında geçmiş hesaplaşmalar arasında kaybolmayı önlemekti. Amaç ülkeyi demokrasiye geçişin kritik yıllarında tekrar kutuplaştırarak şirazesinden çıkarmak değil, geçmişten devralınan kutuplaşmaları bilakis aşmak; toplumsal huzuru ve barışı, uzlaşmayı sağlamak, şirazeyi yerine oturtmaktı

\n

Demokratik anayasaİspanyada bu müthiş toplumsal uzlaşmayı olası kılan pacto de caballerossayesinde yapıldı.

\n

Demokratikleşme ‘devri \tsabık’ farkı

\n

Demokrasi son kertede.. huzurveortak düzenanlayışı gerektiren bir rejim. Geçmişin kutuplaşmalarının temcit pilavı gibi biteviye gündeme getirilerek kaşındığı ve üstüne üstlük kin”, “intikampompalandığı bir ortam; demokratikleşmeye müsait bir ortam oluşturmuyor. Bunun adı devri sabıkyaratmak oluyor.

\n

Devri sabıkta”, geçmişten kesin kopuşyaratmak hedefleniyor.

\n

Kopuşiçin; sisteme serbest atış... alabildiğince kin”,“intikam”, “tahrikpompalanıyor

\n

Demokrasiye geçişte ise kopuşdeğil, adı üzerinde bir geçişvar

\n

Hukukun üstünlüğü ve hukuk devletiorganları, o yumuşakgeçişiçinde tesis ediliyor.

\n

Başarılı bir geçiş sürecinin anahtarı, kin ve intikamı devreye sokmadan; maksimum hukuk devleti enstrümanlarını kullanabilmekten geçiyor.

\n

Sürekli kutuplaşma dili kullanan Başbakan, şimdi her ne kadar intikamcılık eleştirilerine”; “Biz intikam peşinde değiliz. Yaşananlar normalleşme ve demokratikleşmedirdiye yanıt verse de.. Türkiyenin içinden geçtiği sürece normalleşme ve demokratikleşme gözüyle bakmak olası değil.

\n

Demokratikleşme boş sözle olmuyor

\n

Öncelikle o havayı, o atmosferi sağlamak lazım ki... biz bundan çok uzağız.

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Kılıçdaroğlu vakası 14 Nisan 2024
31 Mart’ın bahsi 7 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları