Korku dalga dalga yayılırken

05 Kasım 2011 Cumartesi
\n

KCKye sahip çıkan arkadaşlar, kendini gözden geçirsin!

\n

Başbakan lafı uzatmadan uyarısını yaptı...

\n

Konjonktürün nabzını her daim kuyumcu titizliğiyle ölçüp biçen arkadaşlar”; Başbakanın uyarısına mahal vermeden, lebdemeden gerçi leblebiyikavramış, çıkarılması gereken tüm mesajları acilen çıkarmışlardı...

\n

Milliyetten Aslı Aydıntaşbaş mesela, Başbakanın manşete çıkanAkıllı olun!uyarısı öncesinde; KCK neden uykumu kaçırdı?” diye bir yazı yazdı...

\n

Geçen akşam yatağa uzanıp tam gözlerimi yummuştum ki, bir anda içime bir kurt düştüsözleriyle başlayan yazı, Aydıntaşbaşın uykuya dalmak üzereyken birdenbire bir röportaj sırasında eline tutuşturulan KCKile ilgili bir kitabı hatırladığını, sakıncalı addedilebilecek kitabıarabasının bagajına koymuş olduğunu fark edip gece yarısı neredeyse bagaj boşaltmaeylemine girişmeyi düşündüğünü, nitekim ertesi sabah ilk iş de sözünü ettiği Boşaltma işlemini!gerçekleştirdiğini anlatıyor...

\n

Telefon dinlemeleri filan derken iş bu noktayasakıncalı kitaplar(!) paranoyası/kâbuslarıgörmeye kadar gelip dayandı

\n

En dehşetengiz korku imparatorlukları da böyle değil midir?

\n

İnsanın kendisini en güvende hissettiği yerde -yatağında!- içine birdenbire kurt düşürenkâbuslar üretilir. O kurtinsanı zaten sonra manen yok edene dek usul usul kemirip bitirir...

\n

Artık Aydıntaşbaşı bile etkileyen bu yaygın karabasana rağmen AKP hükümetine -hâlâ!- Yine de ben bu otoriterleşmenin geçici olduğuna inanmak istiyorumdiyen köşe yazısının hayretini üzerimden atmadan, Arınçın sarsıcı demeciyle karşılaştım

\n

Yağmurdan kaçarken \t\tdoluya tutulmak

\n

Ersanlının... İçeri alınmasının kamuoyu üzerinde yaratacağı tedirginliğedikkat çeken Arınç; tutuklu vekillerin bir an önce salınması gerektiğinibir defa daha tekrarladıktan sonra; Sıfatımın ötesinde bir hükümet üyesi olmamın bana yüklediği sorumluluğu da bazen aşarak benden beklenmeyecek laflar ediyorum ama bunu vicdanen söylüyorumdiyor ve şu eklemeyi yapıyor:

\n

Adalet öç alma mekanizması değildir. Belki benim bu sözlerimden dolayı hakkımda bir fezleke tanzim edilir, dokunulmazlığımın kaldırılması da istenebilir. Eğer hakkımda bir fezleke gelirse ve yargılanmam da mümkün olursa daha fazlasını söylerim.

\n

Arınçın dahi ifade özgürlüğügaranti değil demek artık bu ülkede. Koskoca Başbakan Yardımcısı Ben bile, sözlerimden ötürü yargı karşısına çıkarılabilirim!mesajı veriyor.

\n

Korkunun, kaygının, Arınçın bahsettiği tedirginliğin”… dağları sardığı; düne dek AKP ile al gülüm ver gülümgeçinen yazarlardan, Başbakan Yardımcısına dek herkesin her an herhangi bir söz, demeç, kütüphanesindeki bir kitap gerekçesiyle içeri tıkılabileceğiduygusunun yayıldığı günler bunlar.

\n

Bundan daha ağır bir baskı ortamı oldu mu bu ülkede?

\n

Kimse hemen darbe dönemlerifilan demesin

\n

Darbeler de kuşkusuz feciydi. Ama darbe dönemlerinden çıkıp, demokratikleşiyoruzderken tam bir yağmurdan kaçıp doluya tutulmakdurumu yaşandı Türkiyede

\n

Rakamlar meydanda

\n

Hapiste 70i aşkın gazeteciyle, dünyada en çok gazeteci mahkûm eden ülkeyiz. Çin dahi bizim arkamızda kaldı

\n

Hapisteki terör suçlularıderseniz... keza aynı şekilde gene dünya birincisiyiz”…

\n

Çinde 7 bini aşmayan hapisteki terörist sayısı, bizde neredeyse iki misli; 13 bine yakın

\n

Terör yasasındaki değişikliklerin ardından, 2005’te sadece 273 olan mahkûmiyet sayısı katlana katlana böyle 13 bin sınırına dek gelip dayanmış

\n

Artıkterör propagandasıfilan da değil, kendini gözden geçirmeyen!”… anında şipşakteröristdamgası yiyip kodesi boylayıveriyor çünkü.

\n

Askeri vesayet dönemi ile fark

\n

Askeri vesayetdönemiyle aradaki büyük farkı, Claudia Roth bizim gazetenin sütunlarında üç gün önce gayet veciz biçimde özetledi:

\n

Gazetecilerin tehdit edildiği, cezaevine yollandığı, hatta öldürüldüğü zamanlarla şimdiki zamanların farkı şu: Eskiden propaganda yapmakla suçlanırlardı, şimdiyse bir terör örgütünün parçası olmakla suçlanıyorlar. Bugünlerde kolaylıkla terör örgütünün parçası olabiliyorsunuz. Yanlış bir kelime kullanırsanız ve eğer bir gazeteci olarak bir ağ oluşturmuşsanız, Ergenekonun parçası olmakla suçlanan insanlarla söyleşi yapmışsanız, o zaman sizi de Ergenokonun parçası sayıyorlar. Bu hisse kapıldım, Kafka gibi.

\n

Durum hakikaten öylesine ağır bir Kafka atmosferinebüründü ki, en umulmayacak şahıslar bile; Gregor Samsa gibi akşamdan sabaha bir gün hamamböceği olarak uyanma korkusu yaşıyorlar

\n

Geçen gece TV kanallarından birinde Büşra Ersanlı operasyonu ardından Okay Gönensin ile aralarında Belli mi olur? Bugün beni, yarın belki seni almaya gelebilirler!diye acı acı, yana yakıla konuşan Ali Bayramoğluna rastladım

\n

Acaba günaydın!desek faydası olur mu dersiniz?

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Boş koltuk 5 Mayıs 2024

Günün Köşe Yazıları