Olaylar Ve Görüşler

Cumhuriyet: Türk Rönesansı - Prof. Dr. Osman İNCİ

15 Kasım 2022 Salı

Tarihimiz iki devrimci ve Aydınlanmacı devlet adamı gördü: Fatih Sultan Mehmet ve Mustafa Kemal Atatürk. Fatih; bilim, eğitim, güzel sanatlar ve kültür alanında, mimaride çağını aşan donanıma sahipti. Mısır, İran, İtalya ve Avrupa’da bilim insan, sanatçı, eğitimciler davet etti. İtalya’dan gelen sanatçılara tablolar, Bellini’ye portreler yaptırdı. Zengin bir kütüphane kurdu, ölümünden sonra oğlu II. Bayezid, Fatih’in kütüphanesini emanet ettiği Molla Lütfi’yi “zındıklıkla” suçlayarak öldürttü. “Fatih’in yaptığı portre ve çizimlerin II. Bayezid tarafından çarşıda satılması, fresklerin sökülmesi bu döneme rastlar.” (Prof. Dr. Halil İnalcık)

Kurtuluş Savaşı verilerek kurulan Cumhuriyet Türk Rönesansı sayılmalı. Cumhuriyet yeniden doğuştur. Cumhuriyetin kurucu simgesi Mustafa Kemal Atatürk “totaliter kültürden demokratik kültüre geçiş” sağlayan Liderdir. Demokrasi sistemi ile devlet yönetimini sağlamıştır.” Cumhuriyet kurulur, demokrasinin gerekleri sırası geldikçe uygulamaya girer” anlayışını hâkim kılmıştır. Uluslararası kuruluşlarca 20. yüzyılın en önemli devlet adamı seçilmiştir.

AYDINLANMAYA SALDIRMAK

Cumhuriyet Rönesansı kadını keşfetmiştir. Cumhuriyet öncesi kadın nüfusa yazılmıyordu. Çocuk yaşta evlendiriliyordu. Abdülhamit’in çocuk sayılacak yaşta 16, Abdülmecit’in 22 eşi vardı. Çok eşlilik serbestti, miras İslami hukuka göre dağıtılmakta, boşanma erkeğe bağlıydı. Tanıklığı geçerli değildi. 

Son yıllarda “Cumhuriyete saldırmanın dayanılmaz hafifliği” yaşanmakta. Bu saldırı artık üst düzeylere çıktı. 54. hükümette Kültür Bakanlığı, TBMM 27’nci başkanlığını yapan kişi “...Şehirlerin düşman işgalinden kurtuluşu dolayısı ile kutlama yapılamaz... Fetihler kutlanır... İstanbul’un kurtuluşu 6 Ekim, İzmir’in kurtuluşu 9 Eylül, kim demiş, ne münasebet” demekte. Kendisine yalnızca Sakarya Meydan Muharebesi’nde Türk ordusunda 5 bin 713 şehit, 18 bin 480 yaralı olduğu resmi bilgisini anımsatmak yeter mi?

Diğeri 64. hükümet kültür ve turizm bakanı “Bir kültür devrimi olarak Cumhuriyet bizim lügatimizi, alfabemizi, dilimizi hasılı bütün düşünme setlerimizi yok etmiştir” diyebilmekte. Kültür bakanı bu açıklama ile bilgi ve kültürünü göstermiştir.

Her ikisi de Cumhuriyetin sağladığı olanaklarla okumuş, seçilmiş, bakan olmuş, hatta birisi TBMM’de Atatürk’ün koltuğuna oturmuş. Ancak İslami ideoloji mensubu olduklarından Kurtuluş Savaşı’na ve Cumhuriyet Devrimlerine karşı saldırılarını sürdürüyorlar.

KÜLTÜR DEVRİMİ

Harf Devrimi’nden bir yıl önce yapılan 28 Ekim 1927 Umumi Nüfus Tahriri (Cumhuriyet dönemi ilk nüfus sayımı) verilerine göre okuryazar oranı yüzde 8.1, erkekler yüzde 12.99, kadınlar yüzde 3.67. Osmanlı’da ilk gazete 1860 da yayımlanmış, İbrahim Müteferrika’dan Cumhuriyete kadar ise toplam 417 adet kitap yayımlanmıştır. 

Harf Devrimi öncesi sağlık grubunda diplomalı diş hekimi yok, eczacı sayısı 60, diplomalı hemşire 4, doktor sayısı 337. Bebek ölüm oranı binde 480, yani iki doğumdan birisi ölmekte. Yalnızca eğitim ve sağlık arşivi böyleyken “kültür bakanı” düşünme setleri yok edildi diye Cumhuriyete yönelik bu düzeyde ağır konuşabiliyor? Türkçe söz ve söz metinlerinin zenginliği tartışılmaz.

PROF. DR. OSMAN İNCİ

ESKİ TRAKYA ÜNİVERSİTESİ  REKTÖRÜ



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları