Olaylar Ve Görüşler

Yeni bir model ve kooperatifçilik - Mehmet Şakir ÖRS

06 Ocak 2022 Perşembe

Yirmi yıldır iktidarda olan ve artık hemen her alanda hikâyesini tüketen siyasal anlayışın, “yeni ekonomik model” ya da sözde “ekonomik kurtuluş savaşı” gibi zorlama söylemlere yönelmesi aldatıcıdır, zaman kazanma amaçlı algı oyunudur. 

Asıl, yeni bir ekonomik modeli araması, tartışması ve topluma sunması gereken muhalefet partileridir/muhalefet blokudur. Yeni bir döneme, AKP sonrasında ülkeyi yönetmeye hazırlanan muhalefet, yeni bir iktisadi modeli ve ekonomi programını halkın önüne getirmelidir.

AKP SONRASINA HAZIRLIK

Başta ekonomi alanında olmak üzere iç ve dış politikada yaşanan olumsuzluklar, seçmenin önemli çoğunluğunu iktidarın etki alanından çıkarıyor. Oldukça geniş bir yurttaş kesimi, artık iktidarın sözlerine itibar etmiyor. Gözünü ve kulağını muhalefete, muhalefetin sözcülerine yöneltiyor. Başta ana muhalefet lideri, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun seslenişleri olmak üzere muhalefetin sözleri, çabaları, politikaları ve hazırlıkları, kamuoyunda daha büyük ilgi uyandırıyor.  

Bu bağlamda, muhalefet blokundaki partileri, hem erken seçim talebini güçlendirip yükseltiyorlar hem de yeni döneme hazırlanıyorlar. Bu hazırlıkta, muhalefetin üzerinde buluşup ortaklaştığı “güçlendirilmiş parlamenter sistem” konusu, başat gündemi oluşturuyor. Ancak bu yaklaşımın tek başına yeterli olmadığını, muhalefetin ekonomi alanında da topluma umut ve güven veren bir hazırlığı kotarması gerektiğini düşünüyoruz. 

KAMUCU VE SOSYAL BİR ANLAYIŞLA

İçinde bulunduğumuz ekonomik ve sosyal darboğazda, toplumun geniş kesimleri çok ağır ekonomik sorunların burgacında adeta kıvranmaktadır. Bir yandan ekonomik krizin/buhranın getirdiği sorunlar, diğer yandan salgının getirdiği zorluklar ve sıkıntılar, toplumu alabildiğine bunaltmıştır.

Bu süreçte, ekonomik ve sosyal dengeler bozulmuş, yokluk ve yoksulluk da artmıştır. Toplumun geçim ve yaşam koşulları da tümden ağırlaşmıştır. Giderek daha da ağırlaşacağı görülen bu sorunları aşabilmenin yolu, öncelikle kamucu, halkçı ve sosyal kalkınmayı temel alan bir bakıştan ve böylesi bir anlayışla konulara yaklaşılmasından geçmektedir.

ÜRETİM VE PAYLAŞIM SORUNU

Ekonomideki ve toplumsal yaşamdaki problemlerin özünde, en genel anlamıyla “üretim ve paylaşım” meselesi vardır. Var olan sorunlar ve çözümü için kafa yormamız, düşünce ve proje üretmemiz gereken konular, öncelikle bu bağlamda ve temelde değerlendirilmelidir.

Muhalefet tarafından topluma sunulacak yeni bir iktisadi model ve yol haritası, öncelikle üretimi artırmayı hedeflemeli, derinleşen gelir adaletsizliğini gidermeyi esas almalıdır. Ülkemizin üretim dinamikleri harekete geçirilmeli, topluma yeni bir heyecan ve umut aşılanmalıdır. Biz böylesi bir iktisadi yaklaşımın, kendi üretim ve örgütlenme modellerini de beraberinde getirmesi gerektiğini düşünüyoruz. Başarıya ulaşmak için yeni bir toplumsal bakışa ve yeni bir örgütlenme modeline ihtiyaç vardır.

‘ÜRETİCİDEN TÜKETİCİYE EN KISA YOL’

Bu bağlamda da kooperatifçiliği ve kooperatif örgütlenmesini yeniden gündeme getirmek istiyoruz. Aslında gelişmiş ülkelerde önemli bir ekonomik örgütlenme modeli olarak bilinen ve uygulanan kooperatifçiliği, ülkemizde de yeniden sahiplenmenin ve ayağa kaldırmanın tam zamanıdır. Bu konuda, özellikle yerel yönetimlerin desteği ve yönlendiriciliği ile son dönemde önemli, güzel gelişmeler yaşanmaktadır.

Günümüzde üretimin ve özellikle de gıda üretiminin önemi artmaktadır. Dolayısıyla başta gıdaya erişim olmak üzere, üretim ekonomisinin oluşturulmasında ve toplumsal kalkınmanın yaratılmasında, kooperatifçilik önemli bir kaldıraç olabilir. Aslında ülkemizde bu alanda geçmişte yaşanmış önemli bir deneyim ve bilgi birikimi vardır. Örneğin bir zamanlar görev yaptığımız ve halen üretici ortağı olduğumuz Tariş’in, kooperatifçiliği çok iyi ve özlü biçimde ifade ettiğini düşündüğümüz “üreticiden tüketiciye en kısa yol” belgisi, belleklerimize yerleşmiş ve yüreklerimizde derin izler bırakmıştır.

EKONOMİYİ DEMOKRATİKLEŞTİRMEK

Günümüzde üretim kadar bir başka önemli sorun alanı paylaşımdır. Bu sorunun çözümünde de kooperatifçilikten yararlanılabilir. Bu bağlamda, kooperatifçiliğe önem verilmeli ve bu yaklaşım temel politika olmalıdır. Kooperatifçilikle ilgili yasalar/yönetmelikler gözden geçirilip yenilenmeli ve dünyadaki yeni gelişmelere uyarlanmalıdır. Örneğin mevcut tarım kredi yapılanması bir “kooperatifler bankası” örgütlenmesine dönüştürülebilir.

Sözün özü, ülkemizde yaşanan ekonomik ve sosyal sorunların çözümü için yeni bir iktisadi modele, yeni bir siyasal bakışa ve yaklaşıma ihtiyaç vardır. İşte kooperatifçilik, bu yeni bakışın ve modelin “başat örgüt biçimi” olabilir. Aynı zamanda, ekonominin demokratikleştirilmesinde ve toplumsal yaşamın yeniden yapılandırılıp örgütlenmesinde önemli rol oynayabilir.  

MEHMET ŞAKİR ÖRS



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları