Şiddet Toplumu Olmanın Bedeli

15 Mayıs 2012 Salı
\n

\n

\n

\n

Fenerbahçe-Galatasaray arasındaki şampiyonluk karşılaşmasında çıkan olaylar, elbette sevimsizdi. \n

\n

Dünkü gazeteler, Şükrü Saracoğlu Stadyumunda çıkan ve karşılaşma sonrasında sokağa yayılan olaylarda 36 polis, 45 taraftarın yaralandığını, 2 polis aracının yakıldığını, 15 polis otomobili, 6 ambulans, 68 metrobüs, 17 İETT otobüsü ile 139 durağa büyük zarar verildiğini yazıyordu.\n

\n

12 Mayıs gecesi Kadıköyde olanları, İngiliz haber kanalı BBC, Fenerbahçe taraftarının ayaklanması olarak vermiş. Alman Bild gazetesi de İstanbulda futbol isyanı çıktığını yazmış!\n

\n

Nereden baksanız, sadece üzücü olmakla kalmayan, benim gibi koyu bir Fener yandaşını da utandıran bir geceydi 12 Mayıs 2012 Cumartesi.\n

\n

Oysa karşılaşma sonunda müzemize yeni bir kupa götüremedik diye üzülmedim. İlk başta kapıldığım duygularımı gidermek için telefon eden kuzenim Handan Uygur ,“İlahi abi dedi, kupayı kazanıp şampiyon olan Galatasaray, bizim bileğimizi bükemedi. İlk maçlarda sağladığı tek puan sayesinde golsüz bu sonuca ulaştı. Bir bakıma mağlup sayılır bu yolda galip!”\n

\n

Başbakan, pazar günü yaptığı açıklama ile terörü tribünlere hâkim kılmak isteyen zihniyeti lanetlediğini söylüyor. Gerçi bir gece önce, Erdoğanın duruma el koyması olmasaydı; İstanbul Valisinin mütereddit tutumu yüzünden, şampiyonluk kupasını almak için gerekirse stadyumda sabahlamayı gözüne alan Fatih Terim ve sarı-kırmızılı futbolcular, tribünlerdeki holiganların daha da azmaları sonucu telafisi çok zor olaylara maruz kalabilirlerdi. Olaylar saha dışında giderek büyür, bir tür 6/7 Eylül benzeri ile nicelerinin malları yağmaya maruz kalabilirdi!\n

\n

Erdoğanın valiye kararlı davranması için vermiş olduğu direktifi teslim ettikten sonra soralım:\n

\n

Yeşil sahalara sıçrayan şiddet dalgasının kaynaklarını inceleyerek çözüm seçenekleri üretecek psikolojik araştırmalar yapılsa... Acaba politikacıların tartışmalarda birbirlerine karşı kullandıkları dilin payı ne olurdu?\n

\n

Sorunun yanıtını alabilir miyim? Kuşkum var.\n

\n

Ama bu soruyu iktidar ve muhalefet liderleri doğrudan yanıtlamasalar bile bugünden tezi yok, alışılmış salı vaazları ile bugünkü grup vaazlarında nasıl olsa yine birbirlerine karşı esecek ve gürleyeceklerdir.\n

\n

Halka somut reçetelerden, katma değeri çoğaltacak sanayi yatırımlarından söz edecek güce ve donanıma sahip olamayanların en ucuz ve kolay yöntemi odur çünkü!

\n\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları