Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Orhan Bursalı
‘Beyin göçünden beyin gücüne..’
Şikago Üniversitesi’nden Prof. Ufuk Akçiğit’in hazırladığı bir çalışmayı dinledik. Raporu ısmarlayan Faruk Eczacıbaşı’nın yönetimindeki Türkiye Bilişim Vakfı. Başlığı Türkiye Akademik Diaspora Raporu: Beyin Göçünden Beyin Gücüne... Burada ele alınan konular çok sayıda değerlendirmeye tabi tutulacak zenginlikte. Fakat bugün salt raporda yapılan bazı saptamaları küçük yorumlarla iletmekle yetineceğim:
- Yurtdışında akademik çalışmalar yapan Türklerin sayısı 12 bin. Hangi alanlarda çalıştıkları ayrı bir yazı konusu olur.
- Türkiye’de bu göçü önleyebilecek siyasi, ekonomik ve bilimsel bir ortak ne yazık ki bulunmuyor. Dönenler arasında da verim düşüklüğü söz konusu. Onları burada tutacak ortam yok. İyiler gidecek. Gitme nedenleri arasında şüphesiz maddi olanaklar olduğu kadar, alabildikleri fon, ifade özgürlüğü ortamı, merak ettikleri alanlarda yüksek düzeyde araştırma yapma olanakları, üniversitede bilimsel yönetimin evrenselliği ve etkileşim atmosferi...
- Bu durumda ülkenin yapabileceği en iyi şeylerden biri, dışarıdaki akademisyenlerden çeşitli bilimsel işbirlikleri ile yararlanmak. Bizzat Akçiğit Şikago merkezli çalışıyor olsa bile, Almanya’da, Türkiye’de, İngiltere’de, veri üretimi konusundaki ilginç ve kapsamlı çalışmalarıyla ortak bilimsel çalışmalar yönetiyor. Çok merkezli bir bilim insanı. Küçük işletmelerde işgücü dahil olan biteni en çok bir hafta içinde devletin ve kurumların görebileceği sistem geliştirdi ve şu sıralarda çalışmalarına büyük talep var.
VERİMSİZLİK: EMEK SÖMÜRÜ
- Türkiye’nin ihracatında yüksek teknoloji yıllardır yüzde 3’ü aşamıyor. Bunun nedeni, işletmelerdeki büyük verimsizlik. Çünkü işletmelerin yüksek beyin gücüne, yüksek teknolojiye ve Ar-Ge’ye yatırımları ya genellikle yok ya çok düşük düzeyde. Dolayısıyla ihracat orta ve düşük teknolojilerde yoğunlaşmış durumda. Bu ihracatın katma değeri ve getirisi düşük olduğu gibi, Türkiye’de de emek ücretlerinin düşük olmasını baskılıyor. Ülkedeki yoksulluğu yaygınlaştırıyor. Bu saptamaları burada yıllardır yapıp duruyoruz zaten.
- “ABD’yle kıyaslandığında, Türkiye’nin milli geliri 1960’ların başından beri ABD’nin yüzde 20’leri düzeyinde. 1960’ta Türkiye’nin gerisinde olan Singapur, Güney Kore, Litvanya, Polonya, Şili, Çin 2020’lere gelindiğinde Türkiye’nin üzerindedir. Singapur ABD’yi geçti; Güney Kore ABD’nin yüzde 50’sine ulaştı. Bu ülkelerin hepsi bu gelişmeyi sermaye artırmanın yanında verimliliklerine yatırım yaparak sağladı. Türkiye’nin orta gelir tuzağından çıkması verimlilik artmadan mümkün değil.”
DESTEK VAR SONUÇ YOK
- Verimliliği geliştirecek beşeri sermayedir, yani insan kaynaklarının yüksek niteliği. Bu amaç için toplumdaki tüm yeteneklere çocukluklarında fırsat eşitliği sağlanması; kendini ispatlayan yetenekleri de büyürken doğru eğitimlerden geçirmek şart. Türkiye OECD ülkeleri arasında yüksek gelir adaletsizliğine (sondan üçüncü) ve düşük araştırmacı oranına (yine sondan üçüncü) sahip gruptadır.
- Türkiye kişi başına düşen bilimsel yayınlarda en gerilerde, ancak kamunun yükseköğretim harcamasının milli gelirdeki payı yüksektir. Yani Türkiye’de yükseköğretime ciddi bir kaynak ayrılmakta; ancak bu kaynaklar verimli bir şekilde kullanılmıyor.
- Benzer şekilde, aynı veride Türkiye Ar-Ge’nin milli gelire oranı konusunda en gerilerde; ancak özel sektör Ar-Ge’sine kamunun destek oranı açısından en önlerdedir. Yani Türkiye’de Ar-Ge için gerekli teşvikler veriliyor, ancak yeterince olumlu sonuç alınamıyor.
- Yarının araştırmacıları olacak yüksek lisans ve doktora öğrencilerinin ABD’deki araştırma tez konuları 1985’lerden itibaren hızla bilgisayar mühendisliği, elektrik mühendisliği gibi teknik alanlarda yoğunlaşıyor. Türkiye’de bu alanlar, işletme, ziraat, tarih, psikoloji, din gibi alanların gerisinde. Yüksek gelir grubu ülkelerini yakalamak, yarının teknolojilerini üretecek araştırmacılar yetiştirmekle mümkün...
- Ülkede sağlık en büyük araştırma alanıdır, ama ürettiği katmadeğer ve ihracatı yok denecek kadar azdır.
***
Fırsat bulursam pazar günü politika önerilerini yazarım..
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Kavala’ya özgürlük mü ve veya yeni bir sürek avı mı
14 Mayıs 2024
Bir bilek güreşi mi, RTE ve Özgür Özel
13 Mayıs 2024
Boşuna kürek çekiyorsun milli eğitim bakanı
12 Mayıs 2024
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Cumhuriyet Vakfı Başkanı Alev Coşkun konuşma
- Özgür Özel'den 'atama' çıkışı
- Özgür Özel kutlama programında
- CHP'li vekilden Soma için flaş çağrı...
- Mine Esen'den anlamlı konuşma...
- Serra Menekay yazdı, Aysim Dolgun Ildız besteledi
- İşte Cumhuriyet'in tarihi
- Ankara Emek ve Demokrasi Güçleri eylem yaptı
- Cumhuriyet 100 yaşında! İyi ki Cumhuriyet var
- Şişli'de Hıdırellez coşkuyla kutlandı
En Çok Okunan Haberler
- İşte saniye saniye Sinan Ateş'e saldırı anları!
- ‘Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcısıyım’
- Emniyet müdürlerinin açığa alınmasına ilişkin açıklama
- Canlı yayın çıkışında cinayeti itiraf etti!
- Sınava gölge düştü
- Çocuğa tecavüz için sıraya girdiler!
- Cem Küçük’e ikinci operasyon!
- En takıntılı kişiler hangi burçlardan çıkıyor?
- 'Liste hazırlıyordu, darbe komisyonuna götürüyordu'
- Yargıtay'ın yeni başkanı belli oldu!