MHP: Yeni başkan dengeleri değiştirir

12 Nisan 2016 Salı

MHP’de üst düzeyde değişim isteniyor yıllardır. Geçmişte de Bahçeli’ye karşı adaylar çıkmıştı, ama sonra defterleri dürüldü.
Ancak artık gelinen noktada Bahçeli’nin, partisindeki değişimi durduramayacak ve engelleyemeyecek bir noktaya geldiği görülüyor.
Bahçeli, sözde keskin bir iktidar ve Erdoğan aleyhtarı, ama tüm can alıcı karar ve uygulamalarda ise Erdoğan ve AKP’nin kurtarıcısı rolündeydi.

RTE’ye zaferin kapısını açtı
7 Haziran 2015 seçimlerinden sonra iktidar olmamak, hükümet kurmamak konusundaki kesin ve keskin tutumuyla, Erdoğan’ın sandık sonuçlarını adeta tekmeleyerek 1 Kasım seçimlerine gitme stratejisinin kapısını açan adam.
RTE, bu kapıdan içeri girdi ve 1 Kasım’da, kaybetTiği tüm oyları geri alarak seçimi kazandı.
Bu anlamda, büyük bir yenilgi alan RTE’yi yeniden diriltti..
Herkes, 7 Haziran-1 Kasım seçimlerini “RTE’ nin dâhiyane iktidarı geri kazanma stratejisi” olarak görüyor.
Bu stratejinin hayata geçmesinde ve sonuçta başarı kazanmasında, RTE’nin adeta gizli ortağı Bahçeli’nin, muhalefetin hükümet kurmaması için gösterdiği büyük gayreti anımsayan yok.
AKP’nin seçimi kazanması bu sayede gerçekleşti..
CHP’nin gel sen başbakan ol, ikimiz hükümet kuralım önerisini bile ne yani bana ahlaksız bir rüşvet mi teklif ediyorsun diye, karşı saldırıya dönüştürme başarısını gösteren lider.

Adeta gizli anlaşma var gibi
RTE ile Bahçeli arasında, yüz yüze değil ama devletin gizli derinliklerinde kotarılan bir “anlaşma” var gibi..
Bu söylediğim doğru olabilir mi, bilemem. Ama Bahçeli’nin uyguladığı politikaların RTE lehine sonuçları, böyle bir kurgu yapılmasına olanak veriyor.
Bu kurguyu reddedebilirsiniz, o zaman geride beceriksiz ve adeta partisinin aleyhine sonuçlar üreten bir politik liderin varlığı üzerinde durmak zorundasınız.
Her iki koşulda da, MHP’nin yeni bir liderliğe, reel politik uygulamaya kavuşmak zorunda olduğu sonucu çıkar.
Yani iktidardan düşen AKP’yi yeniden iktidar yapan bir “muhalif parti” lideri!

MHP seçmeni iki arada bir derede
Bahçeli döneminin MHP seçmeninin de bir AKP’ye bir MHP’ye kayması, partisinin bu politikasından etkilendiğini gösteriyor.
AKP liderliği her zaman PKK ve Kürt kartını seçimlerde oynayarak, MHP seçmenini partisine çekme, 2011 seçimleri öncesi görüldüğü gibi seks kasetleri şantajlarıyla MHP’yi çökertme, Meclis dışına itme politikası izlemektedir.
Kürt meselesi MHP’nin en yumuşak karnıdır.
Bahçeli, RTE’ye Nusaybin’i yerle bir et, taş üzerinde taş bırakma diye seslenerek de, Türkiye’yi daha büyük çıkmazlara itecek adeta bir çökertme politikasını öne sürmüştür.
Eğer, bu durumun yaratıcısı olan AKP iktidarının savaş politikasını, birkaç doz katmerleştirecek öneriyle, AKP’ye kayan MHP oylarını geri alabileceğini sanıyorsa, yine yanlış bir politika ile daha karşı karşıyayız.

Yeni liderlik MHP’yi yükseltir...
Şimdi çok sayıda lider adayı ortalıkta. MHP mahkeme kararıyla seçimlere gidecek gibi. Meral Akşener şimdilik MHP’lilerin kalbinde yatan lider mi, doğrusu bilmiyorum.
Ama bu kadar adayla seçimlere gitmek MHP’yi yeniden eski politikaya teslim etmek anlamına gelir mi gelmez mi..
Eğer hukuki sorunlar geride bırakılır ve bir şekilde başkanlık seçimlerine varılırsa, bir uzlaşma sağlanabileceğini düşünebiliriz.
MHP bugünkü kimliğine, AKP’den memnuniyetsizliği, hoşnut olmayan seçmeni katar ve AKP dışında ustaca yeni bir sağın yükselişini gerçekleştirebilirse, Türkiye kazanır..
AKP medyasının ve iktidar çevrelerinin, böyle bir olasılık karşısında feryat figan etmeye başlamaları ve Bahçeli’ye sarılmaları yukarıdaki tezleri tümüyle doğrular nitelikte görülüyor.
MHP’yi izleyin…  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları