Yazarlar Günün Köşe Yazıları Spor Konuk Yaşam Tüm Yazarlar
Siyasi yıpranma
21 yıllık yorgun bir iktidar. İnançların hangi konuda sıkışırsanız sıkışın kalkan olarak kullanıldığı 21 yıl... Semirmiş dönem zenginleri, bilgiye-beceriye dayanmayan özgüveni tavan yapmış kadrolar... Ankara’nın Çukurambar sakinleri, nargile kafelerde zaman geçiren, lüks otomobillerine park yeri bulamayan partililer... Türkiye’nin neresinden gelirlerse gelsinler, Çukurambar’a gider, “camiaya girer”, ihale işlerini, hukuksal sorunlarını çözerler.
Örneğin bir bölgeden imar geçerken, kural olarak, her arsa sahibinden eğitim ve sağlık alanı ayrılır. Sonra birleştirilenlerin üzerine sağlık ocakları yapılması planlanır, bazılarına yapılır. Bu sağlık alanların, çevresi yapılaştıkça değeri artar, bir de bölgeden metro geçtiyse, o sağlık alanındaki küçük sağlık ocağı artık kafası ezilecek bir haşere gibi görülür. Camiadan bir müteahhit, gerekli temasları kurar, eline alır çantasını gider aile sağlık merkezine. “Burayı ben aldım, yıkacağım... Kendinize yer bakın.” Yalnızca bir doktorun günde 80-100 kişiyi muayene etmesi, toplam 50 bin kişinin yararlanması kimin umurunda...
Bulduğun yere beton dik anlayışı, karabasana dönüşen deprem felaketine karşın değişmez.
Başka bir örnek giderek merkezileşmiş bölgelerde kalan parklardır. Belediye meclisinden bir düzenleme geçirilir, parklardaki yapılaşma oranı artırılır. Park içindeki işletme büyür, büyür... Park alanları önce “kış bahçesi” sonra “yaz bahçesi” olur, işletme yayıldıkça yayılır. Parkın bir köşeciğine bir kokoreççi açılır. Ne kural kalır ne yasa... Yeşil alanlara araçlar park ettirilir, “Ama burası park” diyenlere posta konulur.
Son bir örnek taşradan. Arıcılığa teşvik verilecektir. Büyük şaşaayla duyurulur. İyi niyetle heveslenen birçok yurttaşın sevinci kursağında kalır. Aslında gideceği yer bellidir. Teşvik tek kişiye gider, kasabada herkes teşviğin o kişiye niye verildiğini çok iyi bilir, kimse ses çıkarmaz. Yine kurallar hiçe sayılır. Yönetmeliğe göre teşvikle alınacak arılar, asfalt yoldan en az 20 kilometre uzağa götürülmelidir. Çünkü başka türlü üretilecek bal doğal olmayacaktır. Ancak özgüven o boyuttadır ki asfaltın kenarına tabela konulur: Bal üretim çiftliği...
Verdiğimiz örneklerin daha büyükleri var elbet. Depremin yarattığı sonuçlar ortada. Bu kadar yıpranma, büyük halk kitlelerinin yoksulluğu ile birleşince siyasi değişim beklentisi doğal olarak yükselir. Sokaklarda sık karşılaşır olduk bu durumla. Bu görünüm bir değişim getirir mi?
Bu değişim gerçekleştirilmeli çünkü her türlü toplumsal koşul hazır...
Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları
Günün Köşe Yazıları
Video Haberler
- Karga videosu sosyal medyada viral olmuştu!
- Öğretmenlik meslek kanunu taslağı...
- Atatürk'ün kullandığı parfümden üretti!
- Minikler Cumhuriyet'in ilanını gazete dağıtarak duyurdu
- Şok İddialar! Oktan Keleş: TUSAŞ Saldırısının Arkasında
- Bu kadarı pes! Çöp evden 10 kamyon çöp çıktı
- Prof. Dr. İlber Ortaylı'dan Antalya'ya turizm eleştirisi
- FETÖ elebaşısı Fethullah Gülen öldü
- Eğitimde sorunlar çığ gibi büyüyor! Öğrenciler aç, okull
- ABD seçimleri dünyayı nasıl etkileyecek?
En Çok Okunan Haberler
- Kayyumdan ilk fotoğraf
- AKP'li Şamil Tayyar'dan yandaş medyaya tepki
- Polis engelledi, Özel yurttaşlara çağrı yaptı
- Ahmet Özer'in gözaltına alındığı görüntüler ortaya çıktı
- Esenyurt Belediyesi'ne kayyum!
- Özgür Özel Esenyurt'ta konuşacak
- Mansur Yavaş'tan ilk 'Ahmet Özer' tepkisi
- Akşener’den kayınbiraderi hakkında suç duyurusu
- Tepkili veliler şikâyet etti
- Yurttaşlar Özel'in Demirtaş ziyaretini nasıl karşıladı?