Büyük zafer günlerinin Gazi Meclisi’nden bugüne

30 Ağustos 2022 Salı

Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Gazi Meclis çalışmaları içinde, kurtuluş kuruluş savaşımları ötesinde, Meclis çatısı altında, savaş alanlarında yaşanmışlara ilişkin birbirinden değerli o kadar çok bilimsel çalışmanın sıradan insanın anlayacağı dilde anlatımları öylesine çok ki.. Birbirinden değerli ki.. Üzerlerinden ayırım yapmaya kalkışmayı emek verenlerin tümüne saygısızlık olarak görürüm.. Bana ulaşmış olanları belge bilgi olarak saklanabilmeleri adına Cumhuriyet arşivimize aktarırken saatler geçiyor doyamıyorum.

Bugün okuyacağınız yazımı erkenden dizgiye ulaştırmak niyetiyle masa başına oturmuşken, yine son dakikaya kalmış oldum. Umarım sizleri okurken yormayacak bir yazıyı sunmayı başarırım. Dünya tarihçilerinin doğrulamak zorunda kaldıkları üzere, Atatürk’ün üstün planlama yetenekleri ile, sabırla, adım adım yürüttüğü stratejilerin bütünlüğü sayesinde, olanaksızlıklar içinde olabilemez sanılan başarılarda sınır tanımayan sonuçlara ulaşılmış. Bir avuç Aydınlanmacı kadronun varlığı, yetenekleri, emekleri sonuna kadar değerlendirilip kullanılmış. Bilim insanlarının ağızlarını açık bırakan sonuçlara, zaferlere nokta konulamamış.

Başta Amerika, AB ülkeleri, dünyanın bütün emperyal güçlerinin hayranlıkla onaylamak zorunda kaldıkları sonuçlara ulaşılmış. O günlerden bugünlere gelinirken bu güç odaklarının hepsi için farklı biçimlerde geçerli olmak üzere, Gazi’nin emeği liderlik olarak en başta, en değerli, Anadolu’nun yoksul, yoksun köylülerine kadınları erkekleri hep bir arada akıtılmış alın terlerine saygılarımız bizim. Kıskançlığı, unutturulmak en azından olabildiğince hafife alınması için kurulan emperyal tuzaklar onların..

Bugünlere gelinirken en yakın tarihimizden çarpıcı en son tuzakları hiç ama hiç asla unutmayalım..

***

2002 yılı sonrası gelişmeleri milat, başlangıç olarak anımsarsak Erdoğan liderliğinde kurulan iktidarların cephe ittifakında, milli görüşten kopuverme, o tarihler için geçerli Gülen cemaati ile kurulan sürpriz ittifakların anlamını doğru okumaya çalışalım. O yıllarda azıcık şaşırmamış mıydık? Dünya tarihçilerinin yazılı belgeleri ile kayıt altına alınmış belge, bilgiler nasıl olup da bir kenara atılıyor, Cumhuriyetin kuruluşu ile taçlandırılmış Gazi Meclis’in zaferleri, liderinin başarıları karalanmaya çalışılıyordu?

Sizin duygularınızı bilemem ama kendi adıma, yaratılmaya çalışılan Mustafa Kemal Atatürk düşmanlığının amacını kavramakta zorlanıyordum. Değiştirilemeyecek gerçeklikler üzerinden algı çarpıtmalarının bu boyutları nasıl, hangi boyutlarda, kirli emperyal çıkarlara hizmette kullanılacaktı? Başarabilirler miydi? Yoksa bizlerin inandığı üzere boşa kürek mi çekmekteydiler?

İnsanların beynine sokulan ahtopot elleriyle o kadar kirli oyunlarının sonunda başarılı olabilme şansları olabilir miydi? Doğrusu ilk uzun yıllarda, uzun soluklu kirli çıkarlar adına yapılmış emperyal hesaplarda harcanan emek, paraların karşılığını basbayağı alıyorlardı. İlk sürpriz kırılmaları verilmiş sözlerinin, iktidar yolunun açılmış olmasının gerekçeleri üzerinden, garanti kabul edilmiş tezkerenin geri dönüşü ile olmadı mı? Laf aramızda, aksine sözlerle iktidarlarının önü açılmışken tezkerenin geri dönüşü sayesinde iktidarlarına zaman kazandıran nefes aldıran yılları kazanmış oldular. 

Gerisini Fethullah Gülen’in önünde eğilinirken darbe atağının bedeli olarak FETÖ olarak açığa çıkması süreçleri.. Rekor kırılmış uzun iktidar sürecinin gerçeğinde hakkımızın uyanmasında tek şans olduğunu düşünmeye başlayalı çok uzun zamanlar yaşandı. Sefalet indeksimize göre iki yılda yaşanan katlamalar ürkütücü, artış yüzde 99.5’lere ulaşmış. Altı yılda, yaşamda ödemekte olduğumuz bedeller, pahalılık 4.2 kat artmış. Vurgun yağma boyutları ürkütücü, tekil örnekle Çaykur’un bankalara üç yılda 1.3 milyar kredi faizi ödemek zorunda bırakıldığını verebiliriz..



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları