Halka arkadaş ve halkın malı

10 Mayıs 2023 Çarşamba

Cumhuriyet gazetesinin 99. kuruluş yıldönümünde internetteki arşivde mevcut olan en eski 7 Mayıs tarihli sayıya baktım. 7 Mayıs 1930 tarihli gazetede “Cumhuriyet 7 yaşında başlığı” ile haber yapılmış. O haberde 1924’te Arapça harflerle yayımlanan ilk gazetenin görüntüsü kullanılarak altına o dönemdeki yazım kuralları ile aynen şu ifadeler yazılmış:

“‘Cumhuriyet’ bugün yedinci yaşına ayak basıyor. 1924 mayısının 7’sinde çıkmağa başlıyan gazetemiz taşıdığı kutsî ismin mefhumunu neşriyat hayatında kendine bayrak yapacağını vadetmişti. Halkın ve hakkın daima yüksek, daima pâk olmasını temine giden bu mefkûrenin bugün sahife haline gelmiş eserlerini seyrederken vicdanımızda cezbeli bir haz var.

Yedi senelik hayat tarihimiz, dinmiyen bir şevkin, sinmiyen bir zevkin ulvî gayeye akışını naklediyor. ‘Cumhuriyet’ kendimin diye ele aldığı okuyucuları için, ihtiyaçları ve onların çareleri için bütün sahifelerini bir mücahede destanı yaptı. Fikir yolunda vasıta, vatan işlerinde özlü bir kaynak olmağa çalıştı.

Halka arkadaş ve tamamen halkın malı olmak... Biz bununla iftihar ediyoruz.

Her gün yeni bir tekâmül gösteren ‘Cumhuriyet’ bundan sonra da kendileri için hiç bir şeyi esirgemiyerek çalışacaktır.”

99 YILDIR SÜREN DEVRİMCİ MÜCADELE

Yukarıdaki satırları okuduğumda aradan geçen onca yılda gazetemizin geçirdiği evreleri, başına gelen kumpasları, çevrilen ayak oyunlarını düşündüm. Çoğunu bizzat yaşamadım ama tanık olduklarım, duyduklarım, okuduklarım ve bildiklerim var.

Emin olduklarım var! Mesela...

Cumhuriyet, bir holding patronunun değil, çalışanların gazetesidir.

Bir siyasi partinin gazetesi değildir.

Bağımsız bir gazetedir.

Cumhuriyet gazetesini Atatürk’ün isteğiyle kuran Yunus Nadi’dir.

Bilinen bir anı vardır. 1920’de işgal polisinin İstanbul’a egemen olduğu sırada bir gün işgal polisi Yunus Nadi’nin evini basar. Yunus Nadi, bir sandığa saklanır; eşi Nazime Nadi de sandığın üstüne oturur. Polis etrafı denetlerken Nazime Nadi yerinden kıpırdamaz. İşgal polisi gittikten sonra Nazime Hanım oturduğu yerden kalkıp sandığın kapağını açar, Yunus Bey öyle kurtulur.

Ardından Yunus Nadi, eşi ile çocuklarını İstanbul’da bırakarak Ankara’ya gider ve Kurtuluş Savaşı mücadelesinde Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında yer alır.

Bu nedenle İlhan Selçuk’un “Cumhuriyet gazetesinin tarihçesinde Ulusal Kurtuluş Savaşı direnişiyle Kemalist devrimin harcı karılmıştır” sözü, gerçeğin en çarpıcı ifadesidir.

AYDINLANMA VE LAİK CUMHURİYETİN KALESİ

Elinizde tuttuğunuz ya da artık yeni yüzyıla uygun olarak internet sitesinde gezindiğiniz Cumhuriyet gazetesi, 99 yıldır okuyucularının “kendimin” diyerek sahiplendiği bir gazetedir. Bunu yazılarınıza gelen yorumlardan, önerilerden, uyarılardan, kitap fuarlarında karşılaştığınızda size söylenenlerden, okuyucunun gazetenin yayın politikasına gösterdiği olumlu/ olumsuz tepkiden anlarsınız.

Cumhuriyet gazetesi, tarihi boyunca emperyalizm işbirlikçilerinin, halk düşmanı rantçıların, yobazların, gericilerin, siyasal İslamcıların hedefi oldu. Bu yüzden birçok yazarımızın canı alçakça suikastlarla alındı.

Ama bu gazete teslim olmadı; Aydınlanma ilkelerinden ve laik Cumhuriyet devrimlerinden hiç vazgeçmedi.

Çünkü Cumhuriyet gazetesi için asıl hedef, daima halka arkadaş ve tamamen halkın malı olmak. Biz 99. yılda bununla gurur duyuyoruz!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları