Esad’ın BAE ziyaretinin düşündürdükleri!

23 Mart 2022 Çarşamba

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın 11 yıl aradan sonra 18 Mart’taki Birleşik Arap Emirlikleri’ni (BAE) ziyareti, Ukrayna’daki Rusya-NATO savaşının gölgesinde kaldı.

Türkiye, 900 kilometre sınırının olduğu Suriye ile büyükelçilik bağlarını 2011’de kesti. Pek çok ülke, Esad rejimini şiddetle eleştirse de diplomasi kapısını kapatmadı. Geçelim...

BAE Dışişleri Bakanı’nın 2018’deki Şam ziyaretinin ardından gelişen yeni dönem ilişkileri dört yıl sonra liderler düzeyinde buluşma ile devam etti. Dubai’deki zirve açıklamasında iki madde dikkati çekiyordu:

1- Suriye’nin toprak bütünlüğü esastır.

2- Suriye’deki tüm yabancı güçler ülkeyi terk etmelidir.

Bu mesajların gittiği yerler açık.

ABD, bu ziyareti onaylamadığını açıkladı. Bunun ancak diplomatik anlamı olabilir! BAE’nin tüm güvenlik altyapısını CIA’nın inşa ettiği, Mısır’dan sonra İsrail’le ilişki kuran ilk Arap ülkesinin BAE olduğu dikkate alınırsa tablo daha da netleşecektir.

BAE’nin anlam ve önemi sadece bunlarla sınırlı değil.

Libya’da Türkiye’nin güvenlik güçlerine en densiz saldırılara imza attılar.

Sedat Peker’i şu anda ülkelerinde barındırıyorlar.

AKP iktidarının iddiasına göre 15 Temmuz’un ardındaki başlıca güç de BAE!

Aynı BAE ile son iki ay içinde karşılıklı en üst ziyaretlerle yüksek ilişki kuran da yine AKP iktidarı.

***

Bütün bunları alt alta koyunca ilişkiler karışık gibi görünüyor ama değil...

Batı, AKP iktidarının mantığı ve kurgusu ile birlikte Türkiye’yi de Ortadoğu ve Arap ülkelerinin bir parçası olarak görüyor.

Onlarla ilişkileri nasıl kuruyorsa, Türkiye ile de öyle kuruyor.

Onlarla nasıl sorun üretip çözüyorsa, Türkiye ile de öyle yapıyor.

Onlara nasıl muamele ediyorsa, Türkiye’ye de aynı davranışı gösteriyor.

Bütün bunların devamında onların yönetim anlayışı neyse, Türkiye’nin de aynı anlayışla yönetilmesini istiyor.

Türkiye’nin bir hukuk devleti olduğunu, kurum ve kuralların işlediğini düşünün! 

Bir karar alınacağı zaman bütün bu mekanizmalar işleyecek...

Ne kadar zor iş!

Erdoğan, uzunca bir süredir Batı ile diyalog kurmakta zorlanıyordu. Bir güvensizlik yerleşmişti.

Bu güvensizlik aşıldı mı?

Hayır...

Batı ile ilişkiler iyileşiyor mu?

Evet!

Nasıl oluyor?

Erdoğan’ın Ukrayna krizi ile birlikte Batı’ya şunu söylediği aşikâr:

- Bölgede sizin işinize en iyi yarayacak lider benim!

Bunun en somut örneğini paylaşalım... Almanya Başbakanı’nın ziyaretinden sonra Erdoğan birden sığınmacıları anımsadı, “Göndermeyeceğiz, biz bakacağız” dedi. Onlara gösterdiği şefkatin bir kısmını da kendi yurttaşımıza gösterse, diyeceğiz ama geçelim...

Almanya’nın özellikle Suriyeli göçünde Erdoğan’dan istediği şu:

- Onları ülkende tut, ben de seni tutayım!

Hollanda Başbakanı’nın dünkü ziyaretini de bütün bunların yanına koyalım...

Devamında da Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun önceki gün BAE’ye gittiğini de vurgulayalım... 

***

Bu tablo, Türkiye ile Suriye’nin yeni dengesini BAE üzerinden Batı’nın kurabileceğini gösteriyor.

Beşşar Esad’ın BAE ziyareti, Arap dünyası ile ilişkilerini de etkileyecek. 

Suriye, Irak, Mısır ve Libya’nın 20. yüzyılın ikinci yarısı boyunca birleşik devletler kurduğu, sonra bu devletleri yıkıp kanlı savaşlar yaptığı dikkate alınırsa, önümüzdeki dönem her şeyin çok farklı olma olasılığı hayli yüksek.

Elbette Türkiye de bu ülkelerle iyi ilişkiler kurmalı.

Kurmalı ama...

Başkalarının kurgusunun parçası olmadan...

Onların iç sorunlarının bir parçası haline gelmeden...

Bütün bu gelişmeleri Türkiye’deki iktidar seçeneği olan muhalefetin de dikkatle izlediğini düşüyoruz.

Dış kurgu değişiyor!



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

ABD gezisi iptal gibi! 25 Nisan 2024
ABD ile Hamas gerilimi! 24 Nisan 2024
Istakozgiller! 23 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları