Megakent rant kurbanı: 'Çılgın' projeler ve madencilik Kuzey Ormanları'nı tahrip ediyor

Tarım ve Orman Bakanlığı, 234 bin 385 hektarlık orman alanı kalan İstanbul’un ormanlarının iklim değişikliğiyle mücadeleye uygun planlanacağını açıklamıştı. Ancak özellikle kentin kuzeyinde büyük tahribat yaratacak rant projeleri AKP döneminde art arda geldi. Bu projeler arasında üçüncü havalimanı, Kuzey Marmara Otoyolu ve Yavuz Sultan Selim Köprüsü bulunuyor.

Bu projelerin kente verdiği zararlar, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin uzman görüşleriyle hazırlattığı “Koru İstanbul: İstanbul Doğal ve Kırsal Alanları Strateji Belgesi”ne de yansımıştı. Rapora göre, Kuzey Marmara Otoyolu’nun yapımı sırasında 685 hektarlık orman, 660 hektarlık tarım, 220 hektarlık havza kuşakları yok edildi. Üçüncü havalimanı yapımında 4 bin 380 hektarlık orman, 166 hektarlık da tarım alanı tahrip edildi. 

‘ÇILGIN PROJE’ KORKUTUYOR

İktidarın 2011’de “çılgın proje” olarak tanıttığı Kanal İstanbul ise megakent için büyük bir tehdit oluşturuyor. Koruma alanlarının da yapılaşmaya açılacağı proje kapsamında toplam 35 bin 657 hektarlık yani 50 bin 221 futbol sahası büyüklüğündeki alan tehlike altında. 

Projenin hayata geçirilmesi durumunda 13 bin 600 hektarlık orman, 13 bin 400 hektarlık tarım, 1300 hektarlık mera ve 7 bin 357 hektarlık havza kuşakları yok olacak. İnşaatı sırasında ortaya çıkacak 1.1 milyar metreküp hafriyatın ortadan kaldırılması için günde yaklaşık 10 bin hafriyat kamyonu trafiğe çıkacak. Hafriyatın bertaraf edilebilmesi için Karadeniz kıyısında 38 kilometre uzunluğunda dolgu yapılacak. 

‘TEMİZ ENERJİ’ BİLE TEHDİT!

Temiz enerji sınıfında değerlendirilen rüzgâr enerji santralları (RES) İstanbul’un nefesi olan Kuzey Ormanları’na yapılması da tahribata yol açtı. Kentin doğal ve kırsal alanlarında 21 adet RES bulunuyor. Ancak RES çalışmaları kapsamında 493 hektarlık orman alanı yok oldu. 247 hektarlık tarım alanı ise tahrip edildi. Projeler kapsamında ise en az 14 bin hektarlık orman alanı tehdit altında. 

MADENLER YOK ETTİ

İstanbul’daki maden çalışmaları da doğada tahribata yol açıyor. Şehrin kuzeyindeki orman, tarım ve kırsal alanlar taş, kum ve kuvarsit gibi ocakların tehdidi altında. Şimdiye kadar 10 bin 656 hektarlık önemli doğal alanların tahrip edildiği kentte maden ruhsatları da ele alındığında 142 bin 304 hektarlık alan yok olma tehlikesiyle karşı karşıya.

Geçen çarşamba günü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla Resmi Gazete’de yayımlanan karara göre, Antalya, Balıkesir, İstanbul, İzmir, Kütahya, Manisa, Muğla, Mersin, Sivas, Trabzon ve Yozgat’ta bazı alanlar orman sınırı dışına çıkarılmıştı. Orman alanı dışına çıkarılan alanların başında ise İstanbul’un kıymetli bölgeleri dikkat çekmişti.

Cumhuriyet’e değerlendirmelerde bulunan Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği İstanbul Çevre Mühendisleri Odası’ndan Berna Balcıoğlu, iklim değişikliği ve insan eliyle arazi tahribatının toprağın karbon tutma kapasitesini azalttığını ve iklim değişikliğine karşı dayanıklılığın düştüğüne dikkat çekti.

İstanbul’un kuzeyinin mega projelerle zarar görmesinin karbon yatağının yok olmasına neden olduğunu belirten Balcıoğlu, “İstanbul’un kuzey ormanları ve sulak alanları, terleme ve buharlaşma yoluyla kentin iklimini düzenlemekte ve soğuk ada potansiyeli taşımaktadır. Bu ormanların yerini alacak geçirimsiz beton yüzeyler, bu potansiyelin kaybolmasına yol açacak ve özellikle yaz aylarında kenti aşırı sıcaklara karşı savunmasız bırakarak iklim yapısını önemli ölçüde değiştirecektir” uyarısında bulundu.