Seferihisar Belediye Başkanı İsmail Yetişkin, Seferihisar Belediyesi projelerinden yangın felaketine, sosyal projelerden yerel yönetim anlayışına kadar birçok sorumuzu içtenlikle yanıtladı.
Yurttaşın en temel taleplerinden Seferihisar’ın geleceğine kadar geniş yelpazede değerlendirmelerde bulunan Yetişkin, özellikle dayanışma ve yerel yönetim anlayışının önemine vurgu yaptı.
‘SEFERİHİSAR TARİHİNİN EN BÜYÜK YANGININI YAŞADIK’
- Seferihisar çok büyük bir orman yangınıyla mücadele etti. Son durum nedir?
Evet, bu Seferihisar tarihinin en büyük yangınıydı. Daha önce yangınlar yaşadık ama bu kadar geniş alan hiç zarar görmemişti. Çok büyük rüzgâr vardı; 120– 130 kilometre hızla esiyordu. Bu yüzden yangının önüne geçmek mümkün olmadı. Hatta uçaklar kaldırılamadı. Rusya’dan kiralanan uçaklar ve yabancı pilotlar vardı. Kendi uçağımız, kendi pilotlarımız olsaydı belki daha cesur davranılabilirdi. Yangında 86 ev tamamen yandı. Biz hemen hasar tespitlerini yaptık. Devlet hane başına 86 bin TL gönderdi, daha sonra da afet bölgesi ilan ederek bir 86 bin TL daha göndereceklerini söylediler. Ama 170 bin lirayla bir ev yapılabilir mi? Mümkün değil. Biz ne yaptık? Seferihisar halkıyla dayanışmaya girdik. Özellikle birinci konut olan evler için elimizi taşın altına koyduk. İkinci konutlar genelde yazlık evlerdi, onların sahipleri zaten başka evlerine gittiler. Ama burada yaşayan yurttaşlarımız için elimizden gelen desteği sağladık.

‘FİDAN KAMPANYAMIZ MUTLAKA HAYATA GEÇECEK’
- Ağaçlandırma çalışmaları için ne gibi planlarınız var?
Orman Genel Müdürlüğü “Yanan alanlara iki yıl dokunulmayacak” dedi. Yani iki yıl boyunca sadece temizlik yapılacak. Biz de dedik ki: Bu süreyi fidan yetiştirmek için kullanalım.
Gelen bağışlarla bir fidanlıkla anlaşacağız. Fidanlarımız iki yıl boyunca yetişecek, ardından ağaçlandırmaya başlayacağız. Bu kampanyayı mutlaka hayata geçireceğiz. Yurtdışından bile çok sayıda destek talebi var. İnsanlar arayıp “Biz nasıl katkı verebiliriz” diye soruyor. Bu bizi çok mutlu ediyor.
‘YURTTAŞ BÜYÜK PROJE DEĞİL, GÜNLÜK SORUNLARININ ÇÖZÜMÜNÜ İSTİYOR’
- Yurttaşın sizden en çok talep ettiği şeyler neler?
Aslında çok büyük beklentiler yok. Yurttaş diyor ki: “Çöpümü topla, yolumu yap, suyumu akıt.” Bizden bekledikleri bu. Esnafın beklentileri de var tabii. Bu yıl turizm kötü geçti. Bunun için bir esnaf masası kurduk. Esnafın sorunlarını yerinde dinliyoruz. Ayrıca EKAP sistemi üzerinden yerel esnafımızın belediye ihalelerine kolayca katılmasını sağladık.
- Çocuklara, gençlere ve ailelere yönelik projelerinizden bahseder misiniz?
Çocuk belediyemizde atölyeler düzenliyoruz. Ürkmez Gençlik Merkezi’nde hem liseye hem üniversiteye hazırlık kursları veriyoruz. İhtiyaç sahibi öğrencilere beslenme çantası desteği sağlıyoruz. Ailelere yönelik ise hem sosyolojik hem de psikolojik desteklerimiz var. Sosyal işler müdürlüğümüz ailelerin evlerine gidip durumlarını tespit ediyor. Ona göre kıyafet, kırtasiye veya farklı ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Geçen yıl öğrencilere 1000 TL kırtasiye desteği sağladık. Bu yıl 1500 TL’ye çıkarmayı planlıyoruz. Böylece ailelerin yükünü hafifletmeye çalışıyoruz.
- Önümüzdeki dönemde mutlaka hayata geçirmek istediğiniz proje nedir?
En büyük isteğim Seferihisar’a bir kültür merkezi kazandırmak. Şu an oturduğumuz belediye binası aslında kültür merkezi olarak yapılmıştı. Ama zamanında yetmeyince belediye buraya taşınmış. Seferihisar’da sanatın, tiyatronun, konserlerin yapılacağı bir merkez yok. Bu kente mutlaka kazandırmak istiyorum. Çünkü kültür-sanat bir kentin gelişmişliğinin göstergesidir.
‘BEN CHP’NİN İÇİNDE DOĞDUM, AYRILMAM SÖZ KONUSU OLAMAZ’
- Bir dönem sizin de CHP’den ayrılacağınız yönünde söylentiler çıktı. Buna ne diyorsunuz?
Bunlar tamamen bilerek çıkarılan söylentiler. Ben partinin içinde doğdum. Gençlik kollarından başladım, yönetim kurulu üyeliği yaptım, ilçe başkanlığı yaptım. Partinin her kademesinde görev aldım. Dolayısıyla bana yapılabilecek en son şeydir bu. Bunu bilerek yapıyorlar. Herkese “CHP’den ayrılıyor” diyebilirler ama bana diyemezler. Çünkü benim geçmişim, emeğim, aidiyetim belli.