Elçin Orçun: 'Şarkılar bana göz kırptı'

Türk müzik sahnesinin en özel seslerinden Elçin Orçun ikinci albümü “İra” ile karşınızda.

Yayınlanma: 30.07.2023 - 12:00
Elçin Orçun: 'Şarkılar bana göz kırptı'
Abone Ol google-news

Türkiye’de son yıllarda yükselişe geçen rap, R&B ve hip hop türlerinin öncü isimlerinden olan Elçin Orçun ikinci albümü “İra” ile deneysel, akıcı ve kişisel anlatısını yansıtacak seslerin peşine düştü.

Kişisel dünyasını belki de en açık şekilde yansıttığı şarkılarını barındıran albümü “Bir kırılma noktası” olarak tanımlayan Orçun’a sözü bırakalım.

- "İra" aşk ve ilişkilerle ilgili çok cesur sözler barındıran bir albüm. Bir dönemin yaşanmışlıklarının getirdiği birikimleri barındırdığı aşikâr. Bu yaşanmışlıkları sözlere dökmek zor muydu?

Öncelikle ilgine çok teşekkür ederim. “İra”, bir şeyi benzerinden ayırt etmeye yarayan özellik demek. Albüme başlamayı niyet ettiğimde duygularımı her zamankinden farklı bir yaklaşımla anlattığım şarkıların bana göz kırpması ile süreç başladı. Açıkçası bu hayatta bazen konuşmaktan daha kolay gelebiliyor bana şarkı yapmak... Duyguları söze dökmekten daha zor olanı yayımlamak oluyordu benim için. Bu yüzden albüm bir kırılma noktası da benim için. Utangaçlığımı kırmak için sandığımdaki en özel şarkılardan bir derleme.

- Müzikal anlamda "dinleyici dostu" bir albüm “İra”. Şarkıların altyapılarını oluşturma sürecinden biraz söz edebilir misiniz?

Müzik yolculuğumda emin olduğum tek bir konu var, gerçekten kalbini ortaya koyan insanlarla bu işi yapma isteğim. Tam da bu yüzden hem insanlığına hem de müzikal kimliğine hayranlık duyduğum Hakan Özlücan ile yaklaşık bir buçuk yıllık bir kamp sürecine girdik. Mümkün olan en sade anlatımla duygu diktesi barındırmayan bir dünya yaratmak istedik. Sevgili Güven Gültekin’de albümde aranjör olarak yerini aldı, herkesin içine sevgisini kattığına emin olduğum bir süreç ve muazzam bir deneyimdi…

- Albüm çok fazla türe ait ritme uğruyor ve müzikal penceresi oldukça geniş. Albümünüzü henüz dinlemeyenler için "İra"yı nasıl anlatırsınız?

Zengin dokular ve eklektik ses manzaralarıyla unutulmaya yüz tutmuş romantizm dolu bir albüm derim.

- Bana kalırsa Türkiye'nin bağımsız müzik sahnesinde en özel seslerinden birine sahipsiniz. Vokal tarzınız müziğe adım attığınız ilk günden beri nasıl şekillendi ve dönüştü?

Kızaran yanaklar... (Gülüyor) İlk kayıtlarımı almaya başladığımda 16 yaşındaydım, kendi şarkıları olan ve mikrofona bu şarkıları söylemeyi çok seven bir gençtim kendi kendimin çırağı oldum. Açıkcası içimden gelen müziği takip ediyorum başından beri. İçgüdüsel olarak yaklaşıyorum konuya… “Hip hop”tan daha alternatif, daha özgün bir müzik yapma arayışına geçtiğimden beri de sesimle beraber sörf yapıyoruz, arayışımız keşiflerimiz devam ediyor.

- Müzik dinleyicileri Elçin Orçun'un bu kadar çok müzikal çalışmanın içinde yer almış olmasına karşın bugüne kadar neden sadece iki solo albümü olduğunu merak ediyordur.

Göründüğümün aksine biraz çekingen bir tipim, gerçek potansiyelimin çok küçük bir kısmını kullanabildiğimin farkındayım. Yırtıcı bir kuş olmayı tercih etmedim hayatta. Fikrine bile ısınamadım. Yakın dostlarım fazla üretmeme rağmen az paylaşmamdan şikayetçi. Biraz detaylarda kayboluyordum eskiden, artık bu durum değişti. Kendimi bir anlatıcı olarak konumlandırdığımdan beri çok daha iyi hissediyorum. Birlik enerjisi benim besin kaynağım. Aslında bütün hikâye bu enerjiyi hissedebileceğin bir ekibinin olmasıyla tamamlanıyor. Şu an birbirinden değerli yol arkadaşlarımla beraber kuruluyoruz kendi obamıza daha yeni… Ve bu duygular utangaç halimin “daha özgüvenli bir Elçin”e dönüşmesinde inanılmaz yardımcı oluyor. Isınma turlarını attım da yeni başlıyorum gibi hissediyorum.

SAHİCİ VE ŞİFACI

- Bir dinleyici olsanız neden Elçin Orçun konserine giderdiniz?

Çok tatlı soru. (Gülüyor) Ben bir dinleyici olsam Elçin Orçun konserine çok sahici olduğu ve şifalanmak için giderdim… Dünya üzerindeki tüm kırıklıkları iyileştirme özelliğine sahip sihirli bir deneyim sözü garanti ediliyormuş. (Gülüyor) Ayrıca henüz çıkmamış parçaları ilk kez dinlemek, her an çıkabilecek sürpriz konuklar için. BEATEN FAME de dahil olmak üzere tüm konserler canlı. Bu yüzden her turda yeni bir macera. Bunu kesinlikle deneyimlemek için giderdim.

- Sözü açılmışken, pek çok dinleyici sizi BEATEN FAME ile de biliyor. O tarafta durumlar nasıl?

BEATEN FAME kendimize bilerek yarattığımız özgür oyun alanımız. Orası sürekli kaynayan sürekli dumanı üstünde tüten ilham kaynağımız gibi… Stüdyomuz güncelledik, Güven yeni mucitlikler peşinde. Çok farklı sesler deniyoruz, dostlarımız için şarkılar yapmaya başladık. Bizler bu toprakların gururlu, umutlu müzik işçileriyiz. Aydınlık bir geleceği hayal etmeyi bunun için çok çalışmayı atalarımızdan öğrendik ve umut devam ettiği sürece müziğimiz de dünyadan galaksiye yayılmayı sürdürecek.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler