‘İsrail’i Netanyahu’dan, Gazze’yi Hamas’tan kurtarmak lazım’

Lahey merkezli Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) başsavcısı Kerim Han’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Savunma Bakanı Yoav Gallant, Hamas liderleri İsmail Haniye ve Yahya Sinvar ile örgütün silahlı kanadı İzzeddin el Kassam Tugayları liderlerinden Muhammed Diab İbrahim el Masri hakkında tutuklama emri çıkartılması talebinin yankıları sürüyor.

Yayınlanma: 22.05.2024 - 04:00
‘İsrail’i Netanyahu’dan, Gazze’yi Hamas’tan kurtarmak lazım’
Abone Ol google-news

İsrailli yetkililere yöneltilen suçlar arasında; savaş suçu olarak sivillerin aç bırakılması, kasten büyük acılara veya vücutta ya da ciltte ciddi yaralanmalara sebep olmak, savaş suçu olarak zalimce muamele yer aldı. Hamas mensuplarına ise; insanlığa karşı suç işleme, rehin alma, işkence ve cinsel şiddet eylemleri işlemeye dair suçlamalar yöneltildi. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin (UCM) Başsavcısı Kerim Han tarafından, tutuklama talebi için Ön Yargılama Dairesi’ne başvuruda bulunuldu. Hamas yetkilileri arasında; Hamas Siyasi Büro Başkanı İsmail Heniyye, Hamas’ın Gazze lideri Yahya Sinvar, Hamas’ın askeri kanadı İzeddin el-Kassam Tugayları’nın lideri Muhammed ed-Dayf yer aldı. 

TARAF DEVLETLERE GİRERLERSE LAHEY’E GÖNDERİLECEKLER

Ön Yargılama Dairesi, savcılığın sunduğu kanıtları inceleyecek ve kararını verecek ancak, İsrail ise mahkemeye yargı yetkisini veren Roma Tüzüğü’nü imzalamış devletlerden birisi olmadığı için UCM’ye taraf değil. Buna karşın Filistin Devleti, UCM’nin yetkisini tanımış durumda. UCM’de bundan sonra yürütülecek süreci ve tutuklama taleplerini Cumhuriyet’e değerlendiren hukukçu Rıza Türmen, UCM’nin taleplere gelen sürece değin uzun ve kapsamlı çalışmalar yürüttüğünü belirterek, “Şunu açıklığa kavuşturmak lazım. Henüz ortada tutuklama müzekkeresi yok. Tutuklama müzekkeresi çıkarılmasına ilişkin savcı talebi var. Bu yetki 3 yargıçtan oluşan Ön Yargılama Dairesi’ne ait. Daire gerekirse duruşma yapabilecek ve karar verecek. Reddederse mesele kapanır. Kabul ederse UCM’ye taraf devletler bu kişiler kendi ülkelerine geldiklerinde onları yakalayıp Lahey’e gönderme yükümlülüğü altındalar. UCM’ye gönderildikten sonra ise yargılanıp cezalarına çarptırılacaklar” dedi. 

‘BU DENGEYİ DIŞ POLİTİKAYA YANSITMAK LAZIM’

UCM’nin denge politikası gütmek için iki tarafa da ceza vermediğini; gerçekten iki kararın da samimi olduğunu değerlendiren Türmen, “İki taraf da bunları yaptı. Bağımsız soruşturmalar yürütüldü. Tanıklar dinlendi, insanlarla konuşuldu, olay yerleri gezildi, aylarca delil topladılar. Bu suçlardaki dengeyi bence dış politikaya da yansıtmak lazım. Devletler bir tarafı suçlarken öbür tarafın yaptıklarına gözlerini kapamamalı. Çoğunlukla bu oluyor. İki tarafın da yaptığı çok ağır suçlar var” diye konuştu. 

İSRAİL’İN YALNIZLIĞI VE KARA LEKESİ

Söz konusu kişilerin UCM’ye taraf devletlerden birine seyahat etmediği sürece tutuklanmayacağını anımsatan Türmen, ancak bunun İsrail’in yalnızlığını gösterdiğini ve bunun siyasi sonuçları da olan bir hukuki kara leke olduğunu söyledi. Türmen, İsrail ve ABD'nin UCM’yi etkilemeye çalıştığını ve UCM’yi etkileye çalışmanın Roma Statüsü’nce bir suç olduğunu ifade etti.

Türmen, “Bunlar hukuki kararlar ve çabalardır. Bence bu girişimler Filistin sorununun çözümüne ışık tutuyor. Filistin sorununun çözümü için iki şey lazım. Bir tanesi; Gazze’yi Hamas’tan kurtarmak, ikincisi İsrail’i Netanyahu ve onun sağcı ortaklarından kurtarmak. Bu iki şey olmadığı sürece Filistin sorununa çözüm bulamazsınız. Ancak bu iki şey gerçekleşirse o zaman iki devletli çözüm ufukta gözükebilir” ifadelerini kullandı. 

PUTİN’E KARAR ÇIKMIŞTI

UCM, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Rusya Çocuk Hakları Komiseri Maria Lvova-Belova hakkında 17 Mart 2023’te ‘savaş suçu’ işlediği iddiasıyla yakalama kararı çıkartmıştı. Akabinde Rusya İçişleri Bakanlığı da Putin’in tutuklanması yönünde karar alan UCM Başsavcısı hakkında arama kararı çıkarmıştı.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon