50 Cent'in doğuşu...

Dünyaca ünlü siyahi rapçi 50 Cent bir kez daha Türkiye’ye gelmek için hazırlanıyor. Tüm dünyada büyük bir ilgiyle izlenen 50 Cent, ilk albümüyle bile 11 milyonluk bir satış yakalamıştı ve Billboard gibi müzik listelerinde haftalarca bir numarada kalmıştı. Hatta “Candy Shop”, “Disco Inferno” ve “How We Do” şarkılarıyla aynı haftada Billboard’un ilk beş sıralamasında üç şarkısı olan ilk isim olarak tarihe geçmişti. “In da club”, “Candy Shop”, “The Game”, “Disco İnforno” ve “How We Do” gibi şarkılarıyla rap ve R&B müziğinin en önemli temsilcileri arasında gösterilen 50 Cent yarın akşam Turkcell Kuruçeşme Arena sahnesinde sevenleriyle buluşacak. Öncesinde şarkılarıyla olduğu kadar yaşam öyküsüyle de ilgi çeken Amerikalı müzisyenin yaşamında dolaşmaya ne dersiniz?

Filmleri aratmayan bu hikâyenin başladığı yerde, New York’tayız. Asıl adı Curtis James Jackson III olan 50 Cent, uyuşturucu satıcısı olan annesi tarafından New York’ta büyütülüyor. Ta ki sekiz yaşında, annesi öldürülünceye kadar... Böylece büyükannesinin evine yerleşiyor. Yaşlı kadın Curtis’in okul sonrası kurslarına katıldığını düşünürken o karanlık bir dünyanın kapısını aralıyor, 12 yaşındayken uyuşturucu satıcılığı yapmaya başlıyor. Öfkesini dökmek için kendine yollar aramıyor da değil, amatör olarak boksörlük yapıyor. Okul dahil her yere silahla giden Curtis, bir gün Andrew Jackson Lisesi’nin metal dedektörü sayesinde yakalanıyor. Bu olaydan sonra silahını da, uyuşturucu satıcılığını da saklamaktan vazgeçiyor ve büyükannesine durumu açıkca söylüyor. 1994 yılı Curtis için pek iyi bir yıl olmuyor. O yılın 29 Haziranı’nda kokain satarken sivil polis tarafından yakalanıyor. Bu olaydan üç hafta sonra polisler Curtis’in evinde eroin, kokain ve silah da buluyorlar. Üç yıldan dokuz yıla kadar tutuklu kalması istense de altı ayla kurtarıyor. Bütün bunların arasında müzik nerede mi duruyor? Bir arkadaşının bodrum katında! Evet, yanlış duymadınız, Curtis rap yapmaya arkadaşının evinin bodrumunda başlıyor. Asıl serüvense, 1996’da bir arkadaşının onu Run-DMC’den Jam Master Jay ile tanıştırmasıyla başlıyor. Jay ona şarkı yapmayı en ince ayrıntısına kadar öğretiyor.

Ölüm onu ıskalıyor...

50 Cent’in ilk girişimi Onyx isimli grupla birlikte 1998’de çıkardıkları “Shut ‘Em Down” albümü oluyor. Ardından 1999’da ilk solo albümünü hazırlıyor ancak hiç yayınlanmıyor. Jam Master Jay’den ayrılıp Columbia Records ile anlaşan 50 Cent, New York’ta bir stüdyoda iki haftada 36 şarkı yapıyor. Resmi olarak albüm çıkaramasa da, underground âleminde tanınmaya başlıyor. Özellikle de nükteli bir şekilde ünlü şarkıcıları nasıl soyacağını anlattığı ve yarım saatte arabasında yazdığı “How to Rob” isimli şarkısıyla... Jay-Z’nin de dahil olduğu kalabalık bir rap tayfası tarafından şarkıları beğenilen 50 Cent, bir turneye çağrılıyor. Ayrıca Destiny’s Child’ın rol aldığı “Thug Love” isimli filmde bir şarkısının kullanılması düşünülüyor ancak 50 Cent tam o günlerde dokuz kez yakın mesafeden 9 mm bir silahla vuruluyor. Yüzü de dahil... Yine de 13 günün ardından hastahaneden sağ salim çıkmayı başarıyor ve emin adımlarla müzik kariyerine devam etmeye karar veriyor.

Ancak 2001’de yaşanan bu kötü olay Columbia Records ile yaptığı anlaşmanın son bulmasına ve onun müzik camiasında kara listeye alınmasına sebep oluyor. Amerika’da şarkıları üzerine çalışacak stüdyo bulamayınca 50 Cent soluğu Kanada’da alıyor. Orada 30’un üzerinde şarkı kaydediyor. 2002 yılında popülaritesi iyice artan 50 Cent, Guess Who’s Back isimli bir albüm yapıyor. Albümü dinleyen Eminem, 50 Cent’i hemen Los Angeles’a çağırıyor. Bir milyon dolarlık bir sözleşme imzalayan 50 Cent için altın yıllar işte böyle başlıyor. Sonunda 2003’te yaptığı ve ilk dört gün içinde 872 bin satış yapan “Get Rich or Die Tryin” isimli albümüyle büyük bir başarıya imza atıyor. “In da Club” dünyanın dört bir yanında milyonlarca kişi tarafından dinleniyor. 2005’te çıkardığı The Massacre albümü de başarısına başarı ekliyor 50 Cent’in. Bu kez ilk dört günün hasılatı 1.14 milyon oluyor. Ayrıca şarkılar Billboard 200’de altı hafta birinci kalıyor ve üç şarkısı birden listenin ilk beş sırasında aynı hafta kalabilen ilk isim oluyor. 2007’de üçüncü albümü Curtis ve bu yıl da son albümü Before I Self Destruct yayınlanıyor.

50 Cent oldukça ilginç bir isim... Şarkıları tüm dünyada gerçekten büyük bir yankı uyandırıyor, oldukça değişik bir yaşam hikâyesi var ve sicilindeki suçlar da kabarık... Sadece rap, hip&hop ve R&B sevenlerin değil; tüm dünyanın yakından bildiği bir isim... Kısaca dünya onu çok yakından tanıyor... Siz de yarın Turkcell Kuruçeşme Arena’da bu fırsatı yakalayabilirsiniz... l