‘Adli yılı Saray’da açmak yargıyı bitirir’

Adli yıl açılış töreninin 1 Eylül’de Beştepe’deki Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gerçekleşmesine hukukçulardan tepki yağdı. Hukukçular, açılışın Saray’da yapılacak olmasının yargı ile birlikte savunmanın yürütmeye teslim edileceği anlamına geldiğine dikkat çekerken, İstanbul, Ankara ve İzmir baroları törenin Saray’da yapılması durumunda davete katılmayacaklarını söylüyor. Türkiye’nin 3 büyük kentinin baro başkanları ve hukukçular Cumhuriyet’e konuştu...

İstanbul Baro Başkan Yardımcısı Mehmet Durakoğlu: Törenin Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda düzenlenmesi kuvvetler ayrılığı ilkesi ile bağdaşmaz. Bu konuda oluşturulmuş gelenekler vardır. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu arasındaki ihtilaf nedeniyle aralarındaki ilişkinin yeniden düzeltilmesinin formülü bu değil. Bu durum kabul edilebilir değil. Ülkenin bu durumunda çok daha özen gösterilmesi gereken bir durumdayız. Bize henüz davetiye gelmedi, gelse de katılmayız.

Ankara Baro Başkanı Hakan Canduran: Cumhurbaşkanlı’ğı bir anlamda yürütmenin başı gibi görünüyor. ‘Yarı başkanlık varmış’ gibi bir algı var Türkiye’de. Bu törenin yargı organının başı olan Yargıtay’ın belirleyeceği bir yerde yapılmasının doğru olduğu kanaatindeyim. Bize bir tebligat yapılmadı. Eğer tebligat gelirse de yönetim kurulunda değerlendireceğiz.

İzmir Baro Başkanı Aydın Özcan: Ortak aklın harekete geçerek hukukun üstünlüğüne, yargının bağımsızlığına uygun olarak kutlanması gerektiğine inanıyorum. Açılış töreninin Yargıtay’ın ev sahipliğinde yapılmasının uygun olduğu düşünüyorum. Kuvvetler ayrılığı ilkesine sahip ülkemiz için en doğru olan bu. Bize davet gelmedi. Gelse de Cumhurbaşkanlığı Sarayı’ndaki davete katılmayacağız.

Avukat Celal Ülgen: Yargı yılı açılışının Beştepe’de yapılmasını gereksiz ve yargı bağımsızlığı ilkesinin ihlali olarak yorumluyorum. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yargı yılı açılışı yapmak yargı bağımsızlığı ve savunmanın bağımsızlığı ilkesine gölge düşürür. Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yargı yılı açılışı yapan bir yargının başka ülkelerden suçluların iadesini istemesinin de sonuçsuz kalma olasılığı gözden ırak tutulmamalıdır. İlk itiraz olarak Cumhurbaşkanı’nın tarafsız olduğu söylenebilir. Ama bu itiraz daha ilk “tarafsızlık” sözcüğünün ilk harfinde ile bile anlamsız kalır. Devlet başkanı gibi davranan bir Cumhurbaşkanı olmasa bile Cumhurbaşkanı anayasanın yürütme bölümünde yer almaktadır. Bu yanlıştan bir ön önce dönülmesini ve “müjde” gibi yansıtılan bu müdahalenin giderilerek savunma ve yargı bağımsızlığına gölge düşmeyecek bir ortamda yargı yılı açılışının gerçekleşmesini bekliyor ve umut ediyorum.

‘Evren döneminde bile olmadı’

Eski İstanbul Barosu Başkanı avukat Turgut Kazan:

Saray’da yargı yılı açılışı olamaz. Açılışta yürütme adına konuşma yapılamaz. Yargıtay ve Danıştay başkanlarının çay toplama ve alkışlı Hacıbektaş gösterisiyle yargı bağımsızlığı bitmişti. Şimdi, Metin Feyzioğlu eliyle yeni bir adım atılıyor. Artık, yargı yılı başkanların ve Cumhurbaşkanı’nın konuşmasıyla açılacak ve yargıyla birlikte savunma da, yürütmeye teslim edilmiş olacak. Sadece Kenan Evren döneminde, Adalet Bakanı Cevdet Menteş, önceki Yargıtay başkanı olduğunu belirterek, kendisine söz verilmesini istedi. Ama Yargıtay (o darbe döneminde bile) yürütme erki temsilcisinin konuşması isteğini geri çevirmiştir.