Baroktan 20.Yüzyıla klasik yolculuk

Müzikte ve yaşamda iki farklı kuşağı aynı sahnede buluşturan konserin ilk bölümünde Ayşegül Sarıca klasik müzik tarihinin incileri G. F. Handel’in “Chaconne”, J. S. Bach’ın “Partita” ve L. v. Beethoven’in “6 Vals” eserlerini büyük bir ustalık ve incelikle seslendirdi. Sarıca, alkışları Riccardo Pick-Mangiagalli’nin “Olaf’ın Dansı” eserini teknik zorluğunu unutturan usul usul akan güçlü yorumuyla yanıtla.

Toros Can ise, birbirinin çağdaşı, savaş karşıtı, Nazilerce eserleri yasaklanan iki besteci Alman P. Hindemith’in “1922 Süiti” ve Komünist Manifesto’nun da bestecisi, Çek asıllı Alman E. Schulhoff’un “Partita” adlı eserlerini seslendirdi. Toros Can’ın çalacağı eserler ve bestecileri tanıtarak konsere başlaması ve yorum kalitesi dinleyicilerin pek de alışık olmadığı bu eserleri dikkatle izlemesini sağladı. Can konserini bu iki eserin ona çağrıştırdığı Debussy’nin “Küçük Zenci” (Petit nègre) bisiyle noktaladı.

Toros Can’ı dinleyiciler arasında dinleyen ve ilk defa böyle bir konser verdiğini söyleyen Ayşegül Sarıca, “Toros Can müthiş bir piyanist. Güzel bir konser oldu. Çok mutluyum” diyerek Evin İlyasoğlu’na teşekkür etti.

Albert Long Hall Klasik Müzik Konserleri 12 Nisan Çarşamba akşamı Berlin Deutsche Opera Oda Orkestrası ile devam edecek. Topluluğun solistleri: Natalie Buck (soprano), Tadeusz Milewski (bariton), Daniel Draganov (Keman) ve Selim Aykal (Fagot).