CHP, 'Saray operasyonu' iddiasını konuşuyor: ‘Amaç dışarıda itibarsızlaştırmak’
CHP kulislerinde Kılıçdaroğlu'nun, "Bu partiyi karıştırmak amacıyla Saray’dan düğmeye basıldı, bu konuda duyum aldık” açıklaması tartışılıyor.
CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun referandumdan sonra patlak veren iç tartışmayla ilgili yaptığı, “Partiyi karıştırmak için Saray’dan düğmeye basıldı”, “Bu konuda duyum aldık” açıklaması kulislerde de tartışılıyor. CHP kulislerinde bu konuda, resmi olarak ‘evet’ kazanmış olsa da özellikle dış kamuoyunda ‘kuşkuyla’ karşılanan referandum sonuçları ile ilgili iktidar çevrelerinin yeni bir ‘planı’ devreye koyduğunu ve bunun için de “CHP içindeki memnuniyetsizler/muhaliflerle ‘temas edebilecek’ isimlerin devreye sokularak, partinin karıştırılmaya çalışıldığı” iddiası dile getiriliyor.
CHP’de Deniz Baykal, Muharrem İnce’nin “olağanüstü kurultay ve cumhurbaşkanlığına aday olmayacaksa yeni genel başkan seçilmesi” yönündeki talepleri, Fikri Sağlar’ın, yandaş medya üzerinden yaptığı “tek adam” suçlaması ve son olarak parti sözcüsü Selin Sayek Böke’ninin istifasına uzanan parti içindeki ‘kavga’ya Kılıçdaroğlu, ‘geride kaldı’ diyerek noktayı koydu. Kılıçdaroğlu, partisinin yönetim organlarında da bu tartışmaların Saray tarafından çıkarıldığını savunarak, kendi arkadaşlarının da buna bilerek veya bilmeyerek alet olduğunu, amacın ‘hayır’ blokunu dağıtmak ve itibarsızlaştırmak olduğunu vurguladı. Önceki gün görüştüğümüz Kılıçdaroğlu, bu konuda fazla konuşmak istemedi, ancak bu iddiasını ‘duyum aldık’ sözleriyle sürdürdü. Dünkü MYK toplantısında da çalışma arkadaşlarını bir kez daha ‘tuzağa düşmemeleri’ konusunda uyardı. CHP kulislerinde Kılıçdaroğlu’nun bu kadar “ısrarla” Saray’ı işaret etmesine ilişkin şu iddialar dile getiriliyor:
Batı ikna olmadı: Resmi olarak “evet” kazanmış olsa da, özellikle Batı, referandum sonuçlarını “kuşkulu” buluyor. AB’nin, referandum sonuçları ile ilgili AGİT gözlemcilerinin nihai raporunu bekleme kararı da bunun en somut gerekçesi olarak gösteriliyor.
Yeni plan devreye konuldu: Batı’ya, hayır cephesinin ‘istikrarsız olduğu’, özellikle bu kesimi temsil eden en büyük siyasi hareket konumundaki CHP’yle ilgili ‘iç kavgalarla boğuşan parti’ imajı verilerek, ‘bizden başka alternatifiniz yok’ mesajı verilmek isteniyor.
Medya ve “temas edebilecek isimler” kullanılıyor: CHP kaynakları, bunun için öncelikle iktidara yakın medyanın parti içi muhaliflere ekranlarını ve sayfalarını açma taktiği izlendiğini savunuyor. Sağlar’ın da bu ‘tuzağı’ görmeyerek, iktidara yakın bir gazeteye Kılıçdaroğlu’nu kişisel olarak hedef alan açıklama yapmasını buna örnek gösteriyorlar. Yapılan plan çerçevesinde, parti içindeki memnuniyetsizler/ muhaliflerle temas edebilecek isimlerin devreye sokulduğu ve bunlar aracılığıyla parti içinde kavga zemini hazırlandığı iddia ediliyor. Kılıçdaroğlu’nun ‘duyum aldık, bunların kim olduğunu biliyoruz’ açıklamalarını da bu planla ilgili kendisine gelen duyumlar olduğu belirtiliyor.
‘Kurultay talebi yok’
Kulislerde, partiden yükselen muhalif seslere karşın, referandumdan sonra Kılıçdaroğlu’nun, parti içinde en “güçlü” dönemlerinden birini yaşadığına dikkat çekerek, kendisi istemedikçe, bir olağanüstü kurultay kararının çıkmasının zor olduğuna dikkat çekiyorlar. Kılıçdaroğlu’nun önemli bir kurmayı bunun nedenini şöyle ifade ediyor:
“Kurultay kararında 3 kesim belirleyicidir: Delege, belediye başkanları ve Parti Meclisi. Şu anda 3’ünün de bir kurultay talebi yok.”
En Çok Okunan Haberler
- Op. Dr. Dericioğlu başında poşetle ölü bulundu
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- 500 bin TL'nin aylık getirisi belli oldu
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- Marmaray'da seferler durduruldu!
- Suriye'de herkesin konuştuğu ölüm listesi
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Apple'dan 'şifre' talebine yanıt!
- Erdoğan'dan işgale 'isimsiz' tepki
- Suriye'nin yeni başbakanından ilk açıklama