CHP'li Yüksel'den Başbakan'a soru önergesi

CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, 646 ve 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameleri ile verilen yetkileri eleştirerek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, "Bu düzenlemelerin nihai amacı Hazine'ye ait taşınmazları imar planı ya da imar planı değişikliği yaparak satmak mıdır?" diye sordu.

Yayınlanma: 23.08.2011 - 11:20
Abone Ol google-news

CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, 646 ve 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameleri ile verilen yetkileri eleştirerek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, "Bu düzenlemelerin nihai amacı Hazine'ye ait taşınmazları imar planı ya da imar planı değişikliği yaparak satmak mıdır" diye sordu.

CHP İzmir Milletvekili Alaattin Yüksel, TBMM Başkanlığı'na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Yüksel, 646 ve 648 sayılı KHK'ları Meclis gündemine taşıyarak, şu soruları yöneltti:
"646 ve 648 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerle getirtilmiş olan bu düzenlemelerin gerekçeleri nelerdir? Bu düzenlemeler, aslen yerel yönetimlere ait olan plan hazırlama ve onama yetkileriyle, ruhsat ve yapı kullanma izni verme yetkilerine hazine arazileri yönünden el konulması anlamına gelmez mi?  Bu düzenlemeler, seçilmiş yerel organların baskı altına alınması ve merkezi bir dayatma karşısında bırakılması sonucunu doğurmayacak mıdır? Böyle bir uygulama hangi demokrasi anlayışı içinde yer alır? Demokratik rejimlerin temellerinden biri olan yerel yönetimlerin ve yerel meclislerin yetkilerini merkezi idarede toplamak 'ileri demokrasi' anlayışınızın mı bir sonucudur?

Belde belediyelerinin Hazine'nin özel mülkiyetinde ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazlar üzerinde plan yapma/yaptırma ve onama yetkilerinin tümüyle ortadan kaldırılarak valiliklere devredilmesi, Çevre ve Şehircilik Bakanınız Sayın Erdoğan Bayraktar'ın ısrarla dile getirdiği belde belediyelerini tamamen kapatma fikrinin ilk uygulaması mıdır?

Bu düzenlemelerin nihai amacı Hazine'ye ait taşınmazları imar planı ya da imar planı değişikliği yaparak satmak mıdır?

Halkın ortak kullanım alanlarını oluşturan ve kentlerin nefes almasını sağlayan Hazine'ye ait arazilerin, halkın oylarıyla seçilen yerel meclisler bertaraf edilerek ranta açılması Türkiye'deki kentleşme sorunlarının daha da artmasına neden olmayacak mıdır?

Kentlerde bulunan Hazine'ye ait arsa ve arazilerin planları yapılarak rant için satılması yerine, kentin ihtiyaç duyduğu teknik ve sosyal altyapı için kullanılması koşuluyla yerel yönetimlere devredilmesi daha doğru ve kamu yararına uygun bir tutum değil midir?
Hazinenin özel mülkiyetinde ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan taşınmazların sayısı ve büyüklüğü nedir? Bunların hangilerinin ya da hangi nitelikte olanlarının satışı düşünülmektedir?"


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler