Delik kalple 30 yıl

‘Hiçbir belirti hissetmedim. Son zamanlarda aşırı öksürüyor ve çabuk yoruluyordum. Gribe yakalandığımda 15 gün yorgan döşek yatıyordum’

Delik kalple 30 yıl
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 17.11.2017 - 05:11

Bronşit ve öksürük şikâyetiyle doktora başvuran 30 yaşındaki Hanife Deniz, kalbinin doğuştan delik olduğunu öğrendi. 30 yaşına kadar kalbindeki deliğin fark edilmediğini söyleyen Deniz “Hayatımda hiçbir belirti hissetmedim. Son zamanlarda aşırı öksürüyor ve çabuk yoruluyordum. Gribe yakalandığımda 15 gün geçmiyordu ve yorgan döşek yatıyordum” dedi.

Biri 9 diğeri 6 yaşında olan 2 çocuk annesi Hanife Deniz, şikâyetleri üzerine doktora gittiğini ve “Göğsümü dinlediler ve ‘Üfürüğünüz var’ diyerek beni kalp doktoruna sevk ettiler. Kalp doktoru da baktı ve bana kalbimde delik olduğunu söyledi. İlk olarak kasıktan girilerek deliğin kapatılabileceğini söylediler. Bu işlemi gerçekleştirdiler ancak ameliyat başarılı geçmedi” diye konuştu.

2 günde taburcu oldu

İlk müdahalenin başarısız sonuçlanmasının ardından araştırma yapan ve Anadolu Sağlık Merkezi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü Direktörü Prof. Dr. Haşim Üstünsoy ile iletişime geçtiklerini anlatan Deniz “Ameliyat olmaktan çok korkuyordum. Ameliyattan çıkamayacağımı düşünüp korkuyordum. Ameliyat nasıl olacak, ne yapılacak diye çok endişelendim, çocuklarımı düşündüm. Çocuklarım için ameliyat olmak zorundaydım, yapacak bir şeyim yoktu. Ameliyattan önceki gün vazgeçmeyi bile düşündüm” değerlendirmesini yaptı. Robotik cerrahi yöntemiyle kalbindeki deliği kapattıklarını anlatan Deniz, özetle şunları kaydetti:

“Bu yöntem sayesinde ameliyat olduktan 2 gün sonra taburcu oldum. Çok şükür şimdi çok iyiyim. Ameliyattan sonra çarpıntım yok, nefesim artık kesilmiyor. Ayrıca yüzüme renk geldi. Kalbimdeki delik doğuştan. Hiç fark etmedim. 30 yıl kalbimde delikle yaşadım. Hayatımda hiçbir belirti hissetmedim. Sadece son zamanlarda öksürük ve çabuk yorulma yaşıyordum. Ayrıca gribe bile yakalansam 15 gün geçmiyordu ve yorgan döşek yatıyordum. Ameliyattan önce çok korktum, panik atak geçiriyorum sandım. Ancak ameliyattan sonra korktuğum kadar bir ağrım olmadı. Biraz kalp çarpıntısı oldu ve kısa bir süre konuşmakta güçlük çektim. Çocuklar hasta olduğumu biliyorlardı, onlara anlattık. ‘Gitme anne, ya gelemezsen’ diye ağladılar. Zor günlerdi. Şimdi çok mutlular. Çocuklarımın yanına, evime gitmek için sabırsızlanıyorum.”

Ameliyat 6 saat sürdü

Deniz’in eşi Fevzi Deniz de “Son ana kadar ameliyat olmak istemiyordu, ‘Beni zorla ameliyat ettiriyorsunuz’ diyordu. Oysa ameliyat olması gerekliydi, bu nedenle eşimi ikna ettik. Ben eşime göre biraz daha soğukkanlıyım ancak yaklaşık 6 saat süren bir operasyon sırasında dışarıda beklemek stresliydi. Zaman geçmek bilmedi. Eşime bu hastalıktan ölenler olduğunu söyleyenler olmuş. Moral vermek yerine ölenleri anlatmışlar. Bu da eşimin korkmasına neden olmuştu” açıklamasında bulundu.

4 küçük kesiden girildi

Anadolu Sağlık Merkezi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümü Direktörü Prof. Dr. Haşim Üstünsoy ise hastanın kendilerine geldiğinde çabuk yorulma ve sık solunum yolu enfeksiyonu şikâyetleri olduğunu anımsatarak, şunları kaydetti: “Bu şikâyetlerle gittiği başka bir merkez de kalbinde duyulan üfürüm üzerine yapılan ekokardiografide ‘Atriyal Septal Defekt (ASD)’ olarak tanımladığımız, doğumsal kalp anomalisi tespit edilmiş. Hastanemize başvuran hastanın defektinin ameliyatsız (kateter yolu ile) kapatmaya uygun olmaması nedeni ile, cerrahi açıdan daha az girişimsel olan robotik cerrahi yöntemi kendisine önerildi. Bu yöntem robotik kollar aracılığı ile cerrahın ameliyat masasından biraz uzakta bir konsol aracılığı ile hastayı ameliyat etmesi temeline dayanır. Hastamızda da bu yöntem kullanılarak 4 adet küçük kesi arasından robotik kolların kalbe yönlendirilmesi ile kalpteki delik başarı ile kapatıldı. Ameliyatın üçüncü günü taburcu edildi. Eğer ameliyat olmasaydı kalp ve akciğer yetmezliğine kadar ilerleyecek bir hastalık söz konusu olacaktı.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler