Dinçer'in kararı, Anayasa görüşmelerine bağlı

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer, yaklaşan 1 Mayıs öncesi işçi konfederasyonlarının yöneticilerini Bakanlıkta kabul etti. Kabule, Türk-İş Genel Başkanı Mustafa Kumlu, Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu ve DİSK Genel Başkan Yardımcısı Ali Cancı katıldı.

Dinçer, kabulün ardından gazetecilerin, ''1 Mayıs'ta Taksim'de olacak mısınız?'' sorusu üzerine, ''Konfederasyonlarımız bana davetlerini iletti. Zaten gerek de yoktu. Birlikte kutlamamız gereken bir gün. Henüz onlara cevap vermedim. Anayasa görüşmelerine bağlı olarak kararımı vereceğim ve kendileriyle, kamuoyuyla paylaşacağım'' diye konuştu.

"Herşeye destek olacağız"

Dinçer, Bakanlıkta işçi konfederasyonlarının yöneticilerini kabul etti. Kabulün ardından açıklama yapan Dinçer, işçi konfederasyonlarıyla birlikte 1 Mayıs hazırlıklarını gözden geçirdiklerini söyledi.

1 Mayıs kutlama programı hakkında konfederasyon yöneticilerinin bilgi verdiğini anlatan Dinçer, bakanlık olarak yapabilecekleri her şeye destek olacaklarını ifade etti.

Konfederasyonların kendilerinden bir talepte bulunmadığını ve konfederasyonların kendi hazırlıklarını tamamladıklarını belirten Dinçer, İstanbul Valisi Muammer Güler ile görüştüğünü, memnuniyet verici bir durumla karşı karşıya olduklarını dile getirdi.

Sendikaların büyük bir sorumluluk içinde İstanbul ve Ankara'da yaptıkları çalışmalarda uyum içinde ve hassasiyetlerini ortaya koyarak hareket ettiklerini ifade eden Dinçer, ''Bizden sadece manevi destek talepleri var ama biz hem maddi hem manevi olarak yanlarında olduğumuzu ifade ettik. Birlikte olacağız'' diye konuştu.

Dinçer, sadece işçi konfederasyonlarıyla görüşmesinin nedeninin sorulması üzerine, şöyle konuştu:
''Çünkü devlet memurları sendikalarıyla alakalı olarak, sorumlu başka bir bakanlığımız var. Üçlü danışmayı iki grupta yapıyoruz. İşçi sendikalarıyla üçlü danışmayı ben yapıyorum, devlet memurları sendikalarıyla üçlü danışmayı da Devlet Bakanımız Hayati Bey yapıyor. Bu bakımdan diğer bakan arkadaşımızın da ben, benzer bir çalışmayı yapacağını tahmin ediyorum.''

Ömer Dinçer, şimdiye kadar 1 Mayıs'ın, tüm toplumun, özellikle de İstanbul'un tedirginlik içinde beklediği, hadise çıkmasın, üzüntüler artmasın diye dua edilen bir gün olduğunu ifade ederek, ''Büyük ihtimalle bu sene artık tedirginlikler yaşadığımız bir gün olmaktan çıkarıp, umutla coşkularımızı paylaştığımız, sevinçlerimizi paylaştığımız bir bayram günü gibi kutlamak istiyoruz'' dedi.

Dinçer, sendikaların 1 Mayıs'ta İstanbul halkının da haklarına riayet edeceklerine dair sorumluluk içinde hareket edeceğini kaydetti.

"Güvenlik endişesi içinde olunmamalı"

Sendikaların ve işçilerin 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününü kutlayan Dinçer, şöyle devam etti:
''Özellikle sendikal haklar konusunda özgürlük alanını ne kadar genişletirsek, sendikalarımız o kadar çok sorumlu hissedeceklerdir kendilerini. 1 Mayıs'ta yapılacak toplantıda da daha çok sorumluluğu üstlenmiş görünüyorlar. Bu açıdan bakıldığında ben, bir güvenlik endişesi içinde olmamak gerektiği kanaatindeyim.''

Dinçer, ''Geçen yıllarda da konfederasyonlar, 'kontrol altına alırız' sözü vermişlerdi. Önceki yıllarla şimdi arasında ne değişti? Niye izin verdiniz?'' sorusuna, ''Türkiye değişti ve değişiyor'' yanıtını verdi.

Bakan Dinçer, Taksim meydanına sınırlı giriş izni verilip verilmemesi konusundaki soru üzerine, ''Her şey o gün serbest. Herkes o gün serbest olacak'' dedi.