Elçi ve 2 polisin öldürülmesine “büyük ihmaller” neden olmuş

Bir garip ihbar ve bir garip takip

İşte her şeyi başlatan ihbar:
"Mahsum, Süleyman'ın taziyesinde"Takside silahlı saldırı faillerinin olduğu bilinmesine rağmen önlem alınmadı

Tahir Elçi’nin öldürülmesinden önce polislerin şehit olmasında büyük zafiyet, önemli soru işaretleri var
Dosyadaki yazışma ve ifadeler büyük ihmali gözler önüne seriyor.

Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin öldürülmesi ile ilgili soruşturmada Elçi’nin basın açıklaması yaptığı sokağa giren 2 YDG-H’linin takibe alınması ve bindikleri taksinin durdurulması ile ilgili çarpıcı ayrıntılar çıktı.Soruşturma dosyasında 2 YDG-H’linin bir önceki gün polis ekiplerine yönelik saldırının faillerinden Mahsum Gürkan’ın, aynı saldırıda öldürülen Süleyman isimli kişi için kurulan taziye evinde olduğunu belirten bir ihbarla başladığı belirtilirken şüphelileri taşıyan taksinin nasıl tespit edildiğine ilişkin bilgi yer almadı. Polis ekiplerinin takip ettikleri taksiyi neden Elçi’nin basın açıklaması yaptığı ve birçok polis ekibinin bulunduğu Balıkçılarbaşı mevkiine gelmeden önce durdurmadıkları sorusuna Emniyet “trafik yoğunluğu" yanıtını verdi. Dosyadaki ifade, fezleke ve yazışmalarda taksinin Gazi Caddesi’nde Diyarbakır Barosu’nun düzenlediği basın açıklaması için önlem alan polis ekiplerine saldırı düzenleyebileceği düşüncesiyle durdurulmasının istendiği belirtildi ancak silahlı saldırı faillerini taşıdığı bilinen taksiye 3 polis tarafından önlem alınmadan kontrolsüz şekilde yaklaşılmasının yanıtı ise verilmedi.

 “Taziye evinde” ihbarı ile başladı

Diyarbakır Başsavcılığı’ndan Diyarbakır Emniyet Müdürlüğü’ne gönderilen 29 Kasım 2015 tarihli yazıda olayın gelişimi şöyle anlatıldı: “28 Kasım 2015 günü saat 10.57 sıralarında gelen (muhtemelen yazışmada bu istihbarın gün ve saati yanlış yazılmış) ‘Terörist dün sabaha karşı polise yapılan silahlı saldırının içinde yer alan Mahsum Gürkan. Dün aynı olayda ölen Süleyman’ın Karanfil 8 civarındaki Kulplular taziye evindeki taziyesinde. Bu şahsı alırsanız dünkü olayı aydınlatırsınız’ şeklindeki ihbara istinaden yapılan çalışmalarda şahsın 21 TT … plaka sayılı aracın içinde olduğu şeklinde bilgiler elde edilmesi üzerine araç Balıkçılarbaşı’nda durdurulmuş, aracın kontrolünü yapmak üzere aracın yanına giden polis memuru Ahmet Çiftaslan ile Cengiz Erdur’a araç içerisinden silahla ateş edilmesi üzerine adı geçen görevliler şehit olmuştur.”“Trafik yoğunluğundan” durdurulamamış.

Diyarbakır Emniyeti’nden Başsavcılığa gönderilen fezlekede ise, “basın açıklamasının yapılacağı saatlerde ve öncesinde” İstihbarat ve Terörle Mücadele şubeleri arasında koordine kurularak bir gün önceki silahlı saldırıya ilişkin olarak ‘Mahsum Gürkan ve bir şahsın’ yakalanmalarına yönelik çalışmalar yapıldığı belirtildi.

Fezlekede şöyle denildi:“Bu bağlamda şüphelilerin 21 TT … plakalı takside olabilecekleri ve aracın Kayapınar ilçesinden Sur ilçesine doğru hareket halinde olduğu, aracın ilgili ekipler tarafından takip edildiği, Sur ilçesine yakın olduğu, bu sebeple 24-30 (terörle mücadele ekibi) tarafından taksinin alınması ve incelenmesi yönünde bölgeye telsiz marifetiyle ekipler sevk edilmiştir. 24-370 nolu ekip hareket etmiş, Turistik Caddesi üzerinde görülen taksi takibe alınmış ancak trafik yoğunluğundan dolayı hareket kabiliyetinin zayıf olmasından aracın burada yakalanması mümkün olmamıştır. “Tek araç geçebiliyordu”Taksinin Kervansaray Oteli önünden Gazi Caddesi’ne döndüğü görülmesi üzerine saat 10.50 de haber merkezine hitaben ‘Merkez Kervansaray arka tarafından Balıkçılarbaşı tarafına gelen ticari TT …. plakalı aracı alıp incelerse iyi olur’ şeklinde telsiz anonsu yapılmıştır.  Taksinin Gazi Caddesi üzerinde takibine devam edilmiş, fakat caddenin tek yön ve sadece tek aracın geçebileceği darlıkta olmalı nedeniyle  ticari taksi ile 34-370 kod nolu ekip arasında 7-8 araçlık sivil vatandaşlara ait araç geçilerek aracın alınması mümkün olmamıştır. Saat 10.50 sıralarında Balıkçılarbaşı mevkiinde bulunan 24-36 ve 24-374 kod nolu ekiplerce taksinin görülmesi üzerine şahısları kontrol etmek üzere 24-36 kod nolu Grup Amir Vekili Ahmet Çiftaslan, 24-374 kod nolu ekip Grup Amir Vekili Cengiz Erdur ve 25-140 nolu ekipte gazcı personel olarak görev yapan 384805 sicil numaralı çevik kuvvet polisinin ticari taksiye yanaşmaları ile birlikte, aniden taksi içerisinde ön sağ yolcu koltuğunda oturan  şahıs ile arka koltukta oturan şahıs güvenlik görevlilerine silahlı saldırı gerçekleştirmiştir."

Takipteki polisin ifadesi

Gürkan ve Yakışır’ın bulunduğu taksiyi araçla takip ederek durdurmakla görevlendirilen ekipteki bir polis  de savcılığa verdiği ifadede, basın açıklaması nedeniyle Balıkçılarbaşı’nda görevlendirildiklerini, taksiyle ilgili ihbarın bu sırada geldiğini söyledi.  İfade tutanağında adı yazılmayan ve sicil numarası ile ifade veren polis, Beyaz Toros’la gerçekleştirilen saldırı eylemenin faillerinin, İstasyon Caddesi’nden Turistik Caddesi’ne giriş yapan 21 TT …. plakalı taksi içinde olduğu yönünde bilgilerin geldiğini ve 24-36 kod nolu Terörle Mücadele ekibi tarafından “taksinin alınması ve incelenmesi yönünde” telsiz anonsu yapıldığını söyledi. Polis memuru ifadesinde şunları anlattı:Ekiplere saldırı ihtimali…“Bunun üzerine 24-370 kod nolu ekip olarak Melik Ahmet Caddesi istikametinden Turistik Caddesi istikametine doğru hareket ettik, aracı cadde üzerinde takibe aldık.

Aracın görüş alanımız dışında olması ve trafiğin yoğun olması nedeniyle aracın durdurulması ve kontrolü mümkün olmadı. Araç trafikte bizden uzaklaşarak Mardin Kapı yakınında Gazi Caddesi istikametine dönüş yaparak Balıkçılarbaşı istikametine yakınlaştığında, şahısların bölgede bulunan ekiplerimize yönelik saldırı olasılığı değerlendirilerek araç telsiz marifeti ile 10. 45 sıralarında Balıkçılarbaşı mevkiinde bulunan ekiplerce durdurularak taksi ve içerisindeki şahısların incelenmesi yönünde haber merkezine bilgi aktardım. Balıkçılarbaşı mevkiinde bulunan 24 -36 ve 24-374 kod nolu ekiplerce aracın usulüne uygun bir şekilde durdurulduğunu, araç içinde şahıslar tarafından kendilerine yönelik silahlı saldırı gerçekleştirildiğini olay yerinde bulunan 24-36 nolu grup amir vekili Ahmet Çiftaslan ve Cengiz Erdur isimli güvenlik görevlilerinin yaralandığını (sonradan şehit oldular) gördüm. Kaçan şahısların basın açıklamasının yapıldığı Dört Ayaklı Minare istikametine kaçtığını, araç sürücüsünün ise Melik Ahmet Caddesi istikametine kaçtığını olay yerine intikal ettiğimde öğrendim."