Geçmişin soluk aldığı yer Safranbolu
Zengin kültürel mirası ve onu korumadaki başarısı Safranbolu'ya 'Dünya Kenti' olma özelliğini kazandırmış ve Safranbolu UNESCO tarafından 'Dünya Miras Listesi' ndeki yerini çoktan almış. UNESCO tarafından 'Dünya Miras Listesi' ndeki yerini korumak adına bu yıl 9. su düzenlenen Altın Safran Belgesel Film Festivali geçtiğimiz günlerde büyük bir katılımla gerçekleşti.
Adını safran bitkisinden alan Safranbolu, ekonomik ve kültürel gelişimini Osmanlı zamanında tamamlamış. 17’nci yüzyılda İstanbul-Sinop kervan yolu üzerinde önemli bir konaklama merkezi halini alan yöre, bölge ticaretinin gelişmesine büyük katkılar sağlamış. Hatta çeşitli kaynaklarda, İstanbul- Kastamonu arasındaki yoğun ilişkilerin ilk adımlarının bu dönemlerde atıldığı dahi yer alıyor.
Kent kültürünün izleri
Safranbolu denince akla ilk gelen hiç şüphesiz ki, Safranbolu evleri... Safranbolu evleri, geleneksel Türk mimarisinin paha biçilmez zenginliklerini bugünlere taşıyan en önemli sivil mimarlık örneklerinden... Mimari yapısı kadar kentsel konumuyla da dikkatleri üzerine çeken Safranbolu Evleri, Türk kent kültürünün izlerini yaşatıyor. 18’inci ve 19’uncu yüzyılın geleneksel yaşantısının geçmişini, kültürünü, ekonomisini, teknolojisini ve sosyal yaşamını her yönüyle yansıtan sade ama zarif evler, yörenin iki bölümünde toplanıyor. Bir tarafta, ‘Şehir’ diye bilinen ve kışlık olarak kullanılan kesim; diğer tarafta ise ‘Bağlar’ adıyla bilinen ve yazlık olarak kullanılan kesim yer alıyor. Yönetim merkezi ‘Kale’de bulunuyor. Alışveriş merkezi ise ‘Çarşı’ olarak anılıyor. Akçasu, Gümüş, Musalla, Kıranköy, Takhane Safranbolu’nun diğer semtleri...
Şehirden Safranbolu evlerine doğru ilerledikçe, tarihi dokunun sahip olduğu kültür birikimi ve geçmişin zenginliği göze çarpıyor. İleri seviyedeki ustalığın ürünü olan Safranbolu evlerinin hemen hemen hepsi bir bahçe içinde bulunuyor. Çoğunlukla üç katlı olan bu yapılar, altı ya da sekiz odadan oluşuyor. Geniş hacmiyle döneminin ihtiyaçlarına uygun bir estetikle tasarlanmış olan bu evler, bugün de hayranlık uyandırıyor. Safranbolu’da bulunan yaklaşık iki bin geleneksel Türk evinden, sekiz yüzü koruma altında bulunuyor.
Cennet köşeleri
Tarihi eserleri ve kimliğini kaybetmemiş evleri kadar doğal güzellikleriyle de Safranbolu göz dolduruyor. Ayrıca, yolu düşüp de kamp kurmak isteyenleri de ortada bırakmıyor. Yörenin tüm güzelliklerinin toplandığı Sarıçiçek Yaylası, bu talebi karşılayacak en doğru adresler arasında yer alıyor. Safranbolu’ya 8 kilometre uzaklıkta bulunan Sarıçiçek Yaylası’nda isteyenler dağa tırmanabiliyor. Safranbolu’ya 50 kilometre uzaklıkta bulunan Uluyayla ise Safranbolu’nun görülmeye değer bir başka güzelliği… Ortasındaki gölet ve içinde yeraltı nehri olan bir mağarayı kucaklayan Uluyayla, asırlardır ilgi odağı... Yörenin vadileri de oldukça ilgi çekici. Bu vadiler piknik yapmaya elverişli olduğu kadar yürüyüş, tırmanma ve bisiklet gibi diğer turistik etkinliklere de olanak sağlıyor. İncekaya Su Kemeri ve Kanyonu, görkemli evlere sahip Yörük Köyü, Bulak ve Hızar Mağaraları, Hacılar Obası, Üçbölük Köyü civarındaki Kaya Mezarları, Düzce Kanyonu, Gürleyik piknik alanı kentin diğer turizm alanlarından...
Gezmeyi sevenlere
Tarihi eserler kentin Çarşı kesiminde yoğunlaşıyor ve burası Safranbolu’nun en turistik kısmı olarak biliniyor. Çarşı kesimi, kuzeydeki Kale ile güneydeki Hıdırlık tepelerinden kolaylıkla izlenebiliyor. Mezarlık ise en iyi panoramik görüntüyü veren yerlerden... Mezarlıktan bakıldığında 4 bin yıllık geçmişiyle insanı zamanda yolculuğa götüren tümülüs görünüyor. Kale ve çevresi ise Safranbolu’nun ilk yerleşim alanları olarak önem taşıyor. Tepede bulunan Eski Hükümet Binası, halen çalışmakta olan iki yüz yıllık Saat Kulesi ve artık kullanılmayan Hapishane Binası kentin görülmeye değer tarihi eserlerinden bazıları... Eski dönemlerde açık hava namazgâhı olarak kullanılan ve üzerinde iki anıt mezar bulunan Hıdırlık Tepesi’nden kentin anıtsal eserleri bir arada görünüyor ve burada manzara, çarpıcı bir etki uyandırıyor. Kentte yirmi beşin üzerinde cami bulunuyor ve camilerin hepsi tarihi değeri ve mimari yapısıyla büyük değer taşıyor. Köprülü Mehmet Paşa ile Sultan III. Selim’in Sadrazamı İzzet Mehmet Paşa’nın yaptırdıkları camiler en çok adı geçenler…
Geleneksel lezzetler
Geleneksel Türk mutfağının zengin çeşitleri Safranbolu mutfağında da karşımıza çıkıyor. Domates salçası, tarhana, ayım denilen erişte, asma yaprağı salamuru, dut pekmezi, üzüm pekmezi, üryani erik kurusu, tavşut denilen elma kurusu, dut kurusu çok seviliyor. Elma-ayva-kızılcık suyundan yapılan marmelat kışın sulandırılarak içiliyor. Evlerde sac ekmeği denilen yufka yapılarak, serin bir yerde saklanıyor; ihtiyaç oldukça sulandırılarak yumuşatılıyor. Yeşil fasulye ve etli dolma da şehrin doyumsuz lezzetlerinden… Arnavut kaldırımlı sokakları, yan yana dizilmiş evleri, evlerin detayları kentin üzerinde gizemli ve büyülü bir atmosfer yaratıyor. Safranbolu, gezmeye gelenleri yıllar hatta yüzyıllar öncesine sürüklüyor. hayri@cumhuriyet.com.tr
En Çok Okunan Haberler
- Son anket: AKP eridi, fark kapanıyor
- Adliyede silahlı saldırı: Ölü ve yaralılar var!
- Ayşenur Arslan’ın Colani ile ilişkisi
- Serdar Ortaç: 'Ölmek istiyorum'
- Hatay’da yaşayan Alevi yurttaşlar kaygılı
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- NATO Genel Sekreteri'nden tedirgin eden açıklama
- İBB'den 'Pınar Aydınlar' açıklaması: Tasvip etmiyoruz
- İmamoğlu'ndan 'Suriyeliler' açıklaması
- Edirne'de korkunç kaza