Hava koşulları sofralık zeytini vurdu

Marmarabirlik Yönetim Kurulu Başkanı Asa, yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Yardımcısı Arınç'ı konakladığı Gönlüferah Otel'de ziyaret ettiklerini kaydederek, son haftalardaki olumsuz hava koşullarının zeytin üretimini etkilediğini vurguladı.
Zeytinin henüz kararmadan soğuk havanın etkisiyle buruştuğunu ifade eden Asa, alımlara başlamalarına rağmen henüz beklenen miktarda ürün gelmediğini, zeytinde ''var yılı'' olmasına rağmen, yaşadıkları bu sorunun görülmüş bir şey olmadığını aktardı.
Ortaya çıkan zararın tarım sigortası kapsamında yer almadığını, dolayısıyla üreticinin çok zor durumda olduğunu vurgulayan Asa, Başbakan Yardımcısı Arınç'ın, ne yapılabileceğine yönelik sorusu üzerine, üreticilerin kooperatiflere teslim ettikleri ürünün belgeleri üzerinden Marmarabirlik aracılığıyla destekleme yapılabileceği yanıtını verdiğini söyledi.
Açıklamada, Başbakan Yarrdımcısı Bülent Arınç'ın zeytin üreticilerinin sorununa ilişkin ''Üreticimizin mağduriyetini gidermek için elimizden geleni yaparız'' dediği belirtildi.

Rapor

Başbakan Yardımcısı Arınç'a sunulan raporda, bölgedeki toplam zeytin rekoltesinin 181 bin tona ulaştığı, tüm imkanlar zorlanarak alım miktarının 55 bin 500 ton olarak belirlendiği ve Marmarabirlik'in kurulduğu 1954 yılından bu yana en yüksek alımın hedeflendiği belirtildi.

Rekoltenin çok yüksek olması ve zeytinin piyasa fiyatının belli olmaması nedeniyle önceki yıllarda olduğu gibi yine ''avans fiyat'' ile alıma karar verildiği ve 17 Kasım 2011 tarihi itibariyle ürün alımına başlandığı anımsatılan açıklamada, belirlenen avans fiyatların muhtemel piyasa fiyatlarının da üzerinde olacağının düşünüldüğü, serbest piyasa alıcılarının fiyat bile vermeyeceği en küçük daneli ürünlerin Marmarabirlik tarafından değerlendirildiği vurgulandı.

Bölgede henüz serbest piyasada ürün alım-satımına başlanmamasına ve yağlık hariç herhangi bir fiyat oluşmamasına rağmen, bazı ticari ve şahsi menfaat sahibi çevreler tarafından Marmarabirlik'in hedef gösterilmeye ve yüksek miktar, yüksek fiyat ve peşin ödeme sistemiyle uçuruma sürüklenmeye çalışıldığı anlatılan raporda, diğer ürünlerle birlikte zeytinde yaşanan kayıp nedeniyle hükümetin üreticilerin Ziraat Bankası ve Tarım Kredi Kooperatiflerine olan borçlarının ertelendiği hatırlatıldı.

''Rekoltenin önemli bir kısmı sofralıktan yağlığa dönüşebilir''

Buna paralel olarak ortakların birliğe olan borçlarının da bu kampanyadaki ürün teslimatlarından tahsil edilmek üzere, bir yıl ertelendiği belirtilen raporda, şöyle denildi:

''Bu yıl yaşanan hava koşulları sebebiyle bölge genelinde zeytinde kararma problemi baş göstermiş olup ürün istenilen büyüklüğe ulaşmamıştır. Beklenen yağmurların yağmaması halinde rekoltenin önemli bir kısmının sofralıktan yağlığa dönüşeceği tahmin edilmektedir. Ciddi maddi kayba yol açan ve TARSİM kapsamı dışında kalan bu afet durumu ve bahse konu borç yükü üreticiyi çok zor durumda bırakmaktadır.''

Zeytin ve zeytinyağı sektörünün üretim, işleme ve pazarlama konularında ciddi sorunların olduğu, bu nedenle sektöre teşvik verilmesinin uygun olacağının düşünüldüğü ifade edilen raporda, destek priminin sadece zeytinyağına değil sofralık zeytine de verilmesi halinde sektöre zarar veren kayıt dışılık azalacağı gibi prim destek sisteminin oluşturacağı doğrudan ve dolaylı vergilerin devlet için ek kaynak ve istihdam imkanları yaratacağı belirtildi.

Raporda, şunları kaydedildi:

''Sofralık zeytinin tamamına prim verilmesinin mümkün olmaması halinde, zeytinlerin ağaçta yeşil olarak buruşması ve danede görülen irilik kaybı nedeniyle rekoltenin önemli bir kısmının yağlık vasfına dönüşeceği ve bundan dolayı üreticinin uğrayacağı mağduriyet göz önüne alınarak birliğimize teslim edilecek yağlık zeytinlere kilogram başına destek verilmesinin üreticimizin mağduriyetine bir nebze de olsa çözüm olacağını düşünmekteyiz. TBMM'de önceki dönemde kurulan araştırma komisyonu raporunun hayata geçirilmesi, sektörümüzü önemli ölçüde rahatlatacaktır.''