Hükümet Konağı’na özel 'acil servis’

Kaymakam Çelik’in, “eşinin rahatsızlığını” öne sürerek, acil serviste nöbet tutan iki sağlıkçıdan birini evine çağırmasına sağlık çalışanları tepki gösterdi. Kaymakam Çelik ise "Benim eşim bir veya bir buçuk aydır Ankara’da. Benim aile doktorum da var, onlar ilgileniyorlar” sözleriyle kendini savundu.
Harran Devlet Hastanesi’nde çalışan acil servis hekimlerinin, Harran Kaymakamı Ömer Faruk Çelik’in konağına “özel doktor istemesinden” ötürü şikayetçi olduğu öğrenildi. Adını vermek istemeyen sağlık çalışanları, Kaymakam Çelik’in geceleri saat 23.00 civarında, “eşinin rahatsızlığını öne sürerek, konağa doktor çağırdıklarını” belirterek, yaşananları, “Kaymakam, eşini, her kesiminin hizmet gordüğü Acil Servis’e getirmek ya da 112 Acil Servis ambulansı talep etmek yerine, Başhekim Salih Tavur’u arayıp, konağına doktor talep ediyor. İdari amir nöbeti tutan hekim arkadaşımızı arayan Başhekim, talebinin reddedilmesi üzerine ise telefonu arkadaşımızın yüzüne kapatıyor. Başhekim, doktor arkadaşımızın tereddüt etmesi üzerine de ‘Ben olsam koşa koşa giderdim, neden böyle yapıyorsunuz’ diyor. Bunun üzerine Acil Servis’te nöbetçi hekim ve bir hemşire arkadaşımız Kaymakamlık Konağı’na gönderiliyor. Kaykamakam’ın koruması ise ‘Kimmiş o gelmeyen doktor’ diyerek, diğer arkadaşımızın adını soruyor” sözleriyle anlattı. Acil serviste her gün ortalama 500 hastanın bakıldığını belirten çalışanlar, “Acil hekiminin gece eve gönderilmesinin hem doktorlara hem de o hastaneden hizmet alan yurttaşlara yönelik hakaret olduğuna” dikkat çekti. Çalışanlar, “Başhekim Tavur’un Kaymakam Çelik’in ricasını hiç kırmadığını" ve "sorunları başka yollardan halletmeye çalıştıklarını” da belirtti.

‘İdari baskı fazla’

Şanlıurfa Tabip Odası Başkanı Ömer Melik ise durumu araştıracaklarını söyleyerek “Sağlık çalışanları idarinin baskısını çok fazla hissetmekte. Zaman zaman biz de sıkıntılarla karşılaştımızda ‘Biz, çözmeye çalışıyoruz’ yanıtını alıyoruz” diye konuştu. Başhekim Salih Tavur ise Cumhuriyet’e, “Bana böyle bir şey gelmedi. Böyle bir şeyle ben karşılaşmadım” derken, Kaymakam Çelik kendini, “Böyle bir böyle bir şey yok. Zaten benim eşim bir veya bir buçuk aydır Ankara’da. Benim aile doktorum da var, onlar ilgileniyorlar. Şöyle bir şey söyleyeyim. Başhekim ve bazı doktorlar arasında soruşturma gibi meseleler oldu. Ondan dolayı yıpratmak isteyebilirler. Dikkat etmek gerek, ben bu konuyu araştırayım” sözleriyle savundu.