İhraç edilen akademisyenin başvurusunda olumlu sonuç

<haber-dikey:849377>

Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile ihraç edilen ve baklagil satarak geçimini sağlayan Yrd. Doç. Dr. Savaş Karabulut, İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) uzmanı olmasının engellenmesinin ardından CİMER’e yaptığı başvurudan olumlu sonuç aldı. Karabulut, “Devlet beni güvenlik soruşturmasından geçirdi. İSG için savcılıktan yazı almıştım. Bakanlığın komisyonuna gönderdim. Daha sonra İSG katip sistemine girdim. Sertifika numaram yazıyor, sertifika vermişler. Şu an uzmanım diyebilirim. Bu da demek oluyor ki, 683 sayılı KHK’nin 9 maddesine göre kurulan komisyon beni akladı. Yani OHAL KHK’si da aynı şeyi yapacak” diye konuştu.

Zor yolu seçiyorlar
Çıkarılan kanun ve yönetmeliklerin bile uygulanmadığı bir ortamda, İSG eğitimi alıp başarılı olduğu halde sertifika alamayan ender insanlar biri olduğunu dile getiren Karabulut, “CİMER başvurusuyla bu kararın sebebini sorduğumda, savcılık hakkımda ne bir ‘örgüt üyeliği’, ne de ‘haberleşme programlarını kullananlar’ listesinde adımın olmadığını belgeledi. Aslında yeni adıyla Çalışma Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nın, Adalet Bakanlığı gibi devletin diğer kurumlarından bu belgeyi alması ve işleme koyması daha pratik bir uygulamayken ‘yıldırma, sindirme ve yok sayarak’ işi bu şekilde zorlaştırması kabul edilemez. 683 sayılı KHK’nin 9. Maddesine istinaden kurulan komisyon belgemi inceleyip bankaya uzmanlık için sertifika ücretini yatırmasıyla İSG uzmanı olarak bir sertifika sahibi oldum” diye konuştu.

Biz kazanacağız
“Jeofizik Mühendisi, Otogaz Sorumlu Müdürü ve şimdi de B sınıfı İSG uzmanıyım” diyen Karabulut: “Okumaya devam edeceğim. Ama SGK kayıtlarındaki ihraç fişlemeleri devam ettikçe bir iş bulup bulamayacağım endişesi taşımaktayım. Devletin vatandaşının, işçisinin güvenliği sağlamakta onu zapturapt altına alıp, KHK’lerle fişleyip sefalete terk etmesine karşı bireysel mücadelem her alanda devam ediyor. KHK’ler bitti ve biz kazanacağız. Temiz belgesini OHAL Komisyonu’na gönderdiğim halde karar vermek için hâlâ neyi beklediklerini de bilmiyorum.”