İşte sadaka ekonomisi

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın “Sadaka kültürümüzde meşru” açıklamasıyla bir kez daha gündeme gelen yardım ve bağış kuruluşları artık sivil toplum kuruluşları arasında önemli bir yer tutuyor. İstanbul Serbest Muhasebeciler Mali Müşavirler Odası’nın (İSMMMO) yaptığı araştırma hükümetin 2004’te getirdiği gıda bankacılığına yüzde 100 vergi muafiyetinin bu alanda devlet olanaklarıyla haksız rekabet yaratıldığını ortaya koyuyor.

İşte sadaka ekonomisi
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 04.01.2009 - 15:58

Araştırmaya göre, Türkiye genelinde faaliyet gösteren yaklaşık 80 bin 212 dernek ve 4 bin 471 vakıf bulunuyor. Derneklerin 14 bin 744ü cami yaptırma ve Kuran kursu düzenleme gibi dini hizmetlere yönelik.

Türkiyede Sivil Toplumkonulu araştırmaya göre Türkiyede devlet, bağış toplama noktasında sivil toplum kuruluşları arasında haksız rekabet ortamı yaratıyor. STK’ler finansman sıkıntısı içinde kıvranırken, küçük bir bölümün bağış toplama noktasında bazı avantajlara sahip olması sağlanıyor.

Pek çok ülkede STK’leregenel anlamda çeşitli teşvikler verilirken, sivil toplumun genelini kapsayacak şekilde yapılıyor. Türkiye de ise başta KYÇK (Kamu Yararına Çalışan Kuruluş) statüsünün verilmesi örneğinde olduğu gibi karar verme mekanizmasının (Bakanlar Kurulu) siyasi olması, gıda bankacılığı alanında faaliyet gösteren kuruluşlara bağış toplamada vergisel avantajlar sağlanıyor. İSMMMO Başkanı Yahya Arıkan, şu değerlendirmeyi yaptı: Vergi veren, hesap sorabilen toplumsal yapıda demokrasi kültürü de gelişir. Vergi ve hesap sorma yerine yardım alma ve verme anlayışının oturtulması toplumsal gelişimi de olumsuz etkiler. Teşvik STKlerin geneli için sağlanmalı ve belirleyici mekanizma siyasi tercihlere bırakılmamalı.”

 

Teşvik gıda bankacılığını patlattı

2004 yılında fakirlere yardım amacıyla; gıda, temizlik malzemesi, giyecek ve yakacak maddesi bağışlayan şahıs ve şirketlerin daha az vergi ödemesinin yolunu açan hükümet, kuruluş sözleşmesinde gıda bankacılığı yazan vakıf ya da derneklere bağış yapılmasını cazip hale getirdi. Bağışın tamamının gelir ve kurumlar vergisi matrahından indirilebildiği gıda bankacılığı yapan kuruluşların KYÇK olması da gerekiyor. Düzenlemeye göre örneğin Mehmetçik Vakfı’na 300 bin TL bağış yapan bir gelir vergisi mükellefi sadece yüzde 5’ini vergiden düşerek 285 bin TL’nin vergisini öderken bir gıda bankasına bağış yapan bir lira bile vergi ödemiyor.

Bu düzenleme sonucunda 2004’ten sonra aralarında Deniz Feneri, Rahmeteli, Şefkat Eli gibi derneklerin de olduğu 20 gıda bankacılığı yapan dernek kuruldu. 10 vakıf da bu alanda faaliyette. Buna göre 2007 yılı beyannamelerine göre bu 20 derneğin almış oldukları bağış ve yardım toplamı 897 bin 051 TL.

 

Kadın ve çevre alanında çalışana KYÇK statüsü yok

 

Türkiyede, kamu yararına çalışan kuruluş statüsünü elde etmek için, kâr amacı gütmeyen kuruluşların ülke genelinde kamu yararına faaliyetlerde bulunması gerekiyor.

Böyle bir şart öne süren başka bir Avrupa ülkesi bulunmuyor. Türkiye gibi bir ülkede, ülke genelinde faaliyetler yürütmek hem gerektiğinden fazla bir yükümlülük getiriyor, hem de uygulanması mümkün olmayan bir durum yaratıyor. Zaten, ihtiyacın üst düzeyde olduğu toplumlarda böyle bir gereksinim, faaliyetin yerinde ve harcanan zamana değer bir çalışma olmasını engelliyor.

Örneğin, belirli bir şehirde veya bölgede deprem sonrası insani yardım sağlamak üzere kurulmuş olan kâr amacı gütmeyen bir kuruluşun veya kirlenmiş bir nehri temizleme faaliyetine katılmış olan bir çevre örgütünün kamu yararına kuruluş statüsünü elde etmesi, teşviklerdeki sınırlamalar dolayısıyla engelleniyor.

Türkiyede kadın, çocuk, çevre, haklar ve yaşlılar gibi belli başlı sivil toplum alanları kamu yararı statüsünün neredeyse dışında bırakılmış.

 

Cami dernekleri ağırlıkta

Yaklaşık 80 bin derneğin kuruluş amacına göre dağılımında 14 bin 744 sayısıyla cami yaptırma, Kuran kursu açma gibi birçok dini hizmetlerin gerçekleştirilmesine yönelik faaliyetler üstlenenler ilk sırada.

Ekim 2008 tarihi itibarıyla 4 bin 471 vakfın kuruluş amaçlarına göre dağılımına baktığımızda, yüzde 42’lik büyük bir bölümü (1906) sosyal yardım alanında faaliyet gösteriyor. Eğitim alanında 1105, kültür alanında 605, hayır işlerinde ise 519 vakıf görev yapıyor. Kamu yararına çalışan kuruluşlarda uzmanlık eksenli kuruluşlar ve sağlık örgütleri ağırlıkta.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon