Mahkeme sonucu beklenmedi, 40 yıllık kızılçam ağaçları kesildi

Tarım Orman-İş Sendikası, yürütmeyi durdurma ve işlemin iptali davası açılmış olmasına rağmen jandarma eşliğinde Antalya Beycik Köyü’ndeki kızılçamları kesen Orman Genel Müdürlüğü’ne ‘sorumlu sizsiniz’ dedi.

Yayınlanma: 21.01.2021 - 14:56
Mahkeme sonucu beklenmedi, 40 yıllık kızılçam ağaçları kesildi
Abone Ol google-news

Tarım Orman-İş Sendikası, Antalya Beycik Köyü’nde yapılacak orman kesimlerine karşı, yerel çevre hareketleri tarafından yürütmeyi durdurma ve işlemin iptali davası açılmış olmasına karşın jandarma eşliğinde ormana gelerek alandaki tüm kızılçamları kesen Orman Genel Müdürlüğü’ne (OGM) yönelik bir basın açıklaması yayımladı. Açıklamada, mahkeme sonucu beklenmeden, aralarında 100 yıllık ağaçların da bulunduğu ortalama 30-40 yaşlarındaki kızılçam orman ağaçlarının kesildiği ifade edilirken, yalnızca yaban hayatının değil, bölgedeki endemik bitkilerin de büyük zarar gördüğünün altı çizildi. Ekosistem bütünlüğüne aykırı olarak orman amenajman planlarında belirtilen etanın çok üzerinde kesim yapıldığı belirtilen açıklamada, OGM’nin bu yıl da amenajman planlarına aykırı olarak 15 milyon metreküp yerine 40 milyon metreküp odun üretimini hedeflediği ifade edildi.

“MEYDANA GELEBİLECEK BİR OLAYDA SORUMLU SİZSİNİZ”

Sendikadan yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Kesilen orman parçasının üst kısmında bulunan Tahtalı dağı kütlesi, Beycik köyüne doğru büyük bir eğimle gelmektedir. Bu arazi yapısı sel ve taşkına her zaman açıktır. Sel ve taşkınını önleyebilecek tek doğal dokunun ‘gençleştirme’ adı altında kesilmesi sonucu, Beycik köyü sel ve taşkına karşı daha açık bir hale gelmiştir. Buradaki ormanı kesmek resmen cinayettir. Burada önümüzdeki süreçlerde meydana gelecek sel ve taşkınlarda en küçük bir zararın oluşması durumunda tek sorumlunun OGM olacağını ilan ediyoruz.”

DURMUŞ: “SORUNUN ARKASINDA RANT VAR”

Cumhuriyet’e konuşan Tarım Orman-İş Sendikası Genel Başkanı Şükrü Durmuş, “OGM birçok ilde olduğu gibi adına ‘suni temsil’ dedikleri sistemle, var olan ağaçların tamamını kesip, yerine yeniden tohum ekiyor. Sermayenin değil, gerçek orman emekçilerinin bir lafı vardır, “Tarlada pırasa yetişir, ormanda ağaç”. Bunlar tarla ormancılığı yapıyor. Böyle bir çalışmanın yapılabilmesi için o alanda erozyon riskinin olmaması gerekir. Burada ise korkunç bir risk var. Antalya Beycik Köyü tamamen yamaç bir yerde ve burada bir taşkın olduğunda araba büyüklüğündeki taşları sürükler şekilde su akıyor. Peki şimdi ne olacak? Bir yıl sonra bu toprak burada tutunamayacak. Sorunun arkasında rant var. Bunun adı açıkça cinayettir” dedi.



Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler