'Mücadeleyi' Anadolu'da sürdürecek!

HSYK 2012 Yılı Adli Yargı Kararnamesi doğrultusunda, İstanbul Hakimliği'nden Çankırı Hakimliği'ne atanan eski Yargıçlar ve Savcılar Birliği (YARSAV) Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, "Çankırı'ya atanmak hukuk mücadelesi için Anadolu'ya geçmek anlamını taşımaktadır. Bu iradeden asla taviz vermeden mücadele Anadolu'ya geçerek hukuk adına sonuna dek sürdürülecektir" dedi.

'Mücadeleyi' Anadolu'da sürdürecek!
Abone Ol google-news
Yayınlanma: 14.06.2012 - 15:37

Sulh Ceza Mahkemesi hakimi olarak görev yaptığı Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı önünde, kararname doğrultusunda görev yerinin değiştirilmesiyle ilgili basın mensuplarına açıklama yapan Eminağaoğlu, gazetecilere, adalet tanrıçası olarak bilinen Themis'in, gözü yerine ağzı kapatılmış ve terazisinin dengeleri değişmiş şeklindeki heykel resminin yer aldığı tabloyu gösterdi.

Hakim Ömer Faruk Eminağaoğlu, "Adalet tanrıçasının gözü açtırılmış doğrudan iktidara bakmaktadır. İktidar ne ifade etmektesyse adalet onun gözüyle görmekte ve ve ağzı kapatılmıştır. Ağzı kapatıldığı için yargının önüne ne konuyorsa karar olarak o çıkmaktadır" diye konuştu. Eminağaoğlu, "İşte HSYK ataması kararnamesi de yargıdaki böyle bir operasyondur. HSYK 2010 Anayasa değişikliği ile yapılandırıldıktan sonra 50 yıllık süreçte en kapsamlı atama kararnamesini çıkarmıştır. Son 2 yıl içinde ise yargıç ve savcıların yarıdan fazlasının görev yerini değiştirmiştir. Coğrafi güvence gözetilmeden yapılmasına 12 Mart ve 12 Eylül döneminde tanık olduk. Bugün HSYK coğrafi güvenceleri gözetmeden hakim ve savcıların görev yerini değiştirmektedir. Bu yargı üzerinde yapılmış en büyük baskıdır. Bu darbe uygulamalarıdır" ifadesini kullandı.

"Darbe uygulamalarının başka isimlerle sürdürülmesine hayır diyoruz"
diyen Eminağaoğlu, yargıç ve hakimler için coğrafi güvence istediklerini ve istek dışı atamalardan vazgeçilmesi gerektiğini belirtti.

"Darbenin her türlüsüne nereden gelirse gelsin hayır diyoruz"

Yargı içi vesayete son verilmesi çağrısı yaptığını ifade eden Ömer Faruk Eminağaoğlu, "HSYK varlık nedenini hatırlayarak yargı yolu kapalı bu gibi işlemlerle 12 Eylül darbe konseyi gibi hareket etmekten vazgeçmelidir. Yargıç ve savcılar kendi haklarını arayamadan adaleti kendileri tatmadan adaleti dağıtmaya zorlanmaktadırlar ki bu şekilde gücün hukuku uygulanmak istenmektedir. Türkiye bu çelişkinin yaşandığı dünyadaki ilk sıradaki ülkedir. Üniformanın bulunup bulunmaması değil, anlayışların sorgulanması gerektiğini bir kez daha ifade ediyorum. Darbenin her türlüsüne nereden gelirse gelsin hayır diyoruz" diye konuştu.

"Yargı orta oyununa çevrilmiştir"


Disiplin cezasıyla atandığının ifade edildiğini belirten Eminağaoğlu, Yargıtay 4. Ceza Dairesinin verdiği beraat kararını basın mensuplarına gösterdi. Hakkında hukuk dışı dinleme işlemleri yapıldığını savunan Eminağaoğlu, "Sonuçta hakkımda takipsizlik kararı verilmiş, imha kararı verilmesi gerekirken tırnak içinde söylüyorum suretlerin imhasına karar verilmiş. Çoğaltılan başka suretler başka yerlerde muhafaza edilmiş. İşte o suretlerden dolayı bana disiplin cezası verilmiştir. Yargı bir orta oyununa çevrilmiştir. Ama Yargıtay yargıyı bu şekilde orta oyununa çevirenler hakkında suç duyurusunda bulunmuştur. HSYK suç duyurusunu işleme koyması gerekirken bana disiplin cezası vermiştir" diye konuştu.

"Çankırı'ya atanmak hukuk mücadelesi için Anadolu'ya geçmek anlamını taşımaktadır"

"Biz darbeci bir HSYK istemiyoruz" diyen Hakim Ömer Faruk Eminağaoğlu, "HSYK 1960 öncesi süreçleri hatırlamalı, darbe anlayışından vazgeçmelidir. HSYK'yı bugün Türkiye Cumhuriyeti'nde bu hukusuzluğuna karşı başvuracak herhangi bir merci kalmamıştır. Nereye gidiyoruz. Biz herkes için hukuk istiyoruz. Herkes için hukuk istediğimiz için yargıda örgütlenerek yola çıktık ama dünyada Uganda'da bile yargı böyle bir baskıya muhattap olmadı. Dünyada ilk defa yargı sendikası kapatılıyor. Bugün Cumhuriyet hukukunu uygulayan her türlü baskılara karşı hukukun üstünlüğünü gözeterek görev yapan meslektaşlarımıza yönelen bu baskılar da artarak sürmektedir. Bedel ödeyen bizler bunun bedeli ne olursa olsun huku mücadelesine devam edeceğiz. Çankırı'ya atanmak hukuk mücadelesi için Anadolu'ya geçmek anlamını taşımaktadır. Bu iradeden asla taviz vermeden mücadele Anadolu'ya geçerek hukuk adına sonuna dek sürdürülecektir. Yargı üzerindeki her türlü baskıya artık son verilmelidir. Bütün meslektaşlarımız bu süreçte bedel ödemekten dolayı hiçbir şekilde pişmanlık ya da üzüntü duymamaktadır. Ödenmesi gereken ne bedel varsa bu yolda olduğumuzu ve bu iradeyi sergilediğimizi belirtiyorum" ifadesini kullandı.

"Avrupa'nın en büyük adliyesini yapmak marifet değil"


Açıklamasını beraberinde getirdiği gözü yerine ağzı bağlı adalet tanrıçası tablosunu göstererek bitiren Eminağaoğlu, "İşte Türkiye bu, Adliye'ye en büyük adalet tanrıçasını dikmek, Avrupa'nın en büyük adliyesini yapmak marifet değil. Adaleti yaşatabiliyor musunuz, adaleti getirebiliyor musunuz, gösteriş değil, yaşanana bakmak gerekir" ifadelerini kullandı. Eminağaoğlu'na görev yeri İstanbul'dan Elazığ'a değiştirilen Cumhuriyet Savcısı Erhan Özen de eşlik etti. Eminağaoğlu'nun yanında bulunanlar açıklamanın sonunda alkışlarla destek verdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler