Müezzinoğlu: Nöbetçi savcı ayarlandı

Müezzinoğlu, Edirne Sağlık Müzesi'nde gazetecilerin İstanbul merkezli operasyonla ilgili sorularını yanıtlarken, Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu, kim hangi mevkide olursa olsun hukuk devletlerinde yanlış yapanın cezasını hukukun vereceğini söyledi.

Türkiye'de yapılan operasyonun "yanlış yapana karşı" yapılan bir operasyon olmadığını, milli iradeye karşı yapılan bir operasyon olduğunu belirten Müezzinoğlu, şöyle konuştu:
"Şu anda Türkiye'de tarihi geçmişte birçok örneklerini gördüğümüz, farklı bir siyasi operasyon görüyoruz. Bu operasyon esasında milli iradeye yapılan bir operasyondur. Milli iradenin hak ve hukukuna yapılan bir operasyondur. Hukuk veya yasa dışı hadiseler operasyonu değil, bazı yasa dışılıkları bir paket halinde iktidarı yıpratma kampanyasına dönüştürme operasyonudur. Burada arzu edilen şey Türkiye'deki istikrarı bozmaktır. Türkiye'deki milli iradeyi hukukunu zedelemektir ama bunu daha önce denemelerinde nasıl başaramadılarsa bu tezgahı kuranlar yine başaramayacaklardır."

"Nöbetçi savcıyı ayarlıyorsunuz"

Bakan Müezzinoğlu, yapılan operasyonla milleti kimsenin kandıramayacağını, milletin sağduyusunun her şeyi göreceği söyledi.

Kamuoyunun operasyondaki hukuksuzluklara da dikkat etmesini isteyen Müezzinoğlu, "14 ay süren bir süreci gece nöbetçi savcıyı ayarlama hukuksuzluğuna da kamuoyu dikkat etmelidir. 14 ay sürdürüyorsunuz, üç tane birbirine benzemez davayı bir torbaya topluyorsunuz ve nöbetçi savcıyı ayarlıyorsunuz. Bu senaryoyu milletimizin sağduyusu görür. Yanlış yapanlarında cezasını vermek hukukun görevidir. Bu anlamda kim olursa olsun hukukun önünde de eşittir" diye konuştu.

Müezzinoğlu, suç ispat edilinceye kadar kimseye suçlu olarak bakılmaması gerektiğini, operasyon sürecinde gözaltına alınan ve daha sonra serbest bırakılan kişilerin bile kamuoyuna suçlu gibi lanse edildiğine dikkati çekti.

"Tezgahı kuranlara hesap sorulması lazım"

Müezzinoğlu, milletin seçtiği, yüz binlerce oy almış bir belediye başkanını hiç kimsenin bu pozisyona düşürmeye hakkı olmadığını belirterek, belirli senaryolarla millete bedel ödettirilmeye çalışıldığını söyledi.

Bu tezgahı kuranlara hukuk devletinin hesap sormazı gerektiğini vurgulayan Müezzinoğlu, şöyle devam etti:
"4-5 gün süresince gözaltına olan kişiler suçlu gibi lanse edildi ama bunların bugün birçoğu serbest bırakıldı. 4 gün boyunca bunların aileleri, çocukları, şerefleri ve haysiyetleriyle oynayanlara kim hesap soracak? Bu tezgahı kuranlara hukuk devletinin hesap sorması lazım. Bunun adı hukuk olmaz. Bunun adı farklı bir senaryo olur. Bu senaryolarla millete çok bedel ödettirdiler. Esasında yeniden millete bedel ödetme senaryolarıdır bu."

Bakan Müezzinoğlu bir gazetecinin "Cemaat kadroları tasfiye ediliyor diyebilir miyiz?" sorusu üzerine, milli iradenin hak ve hukukuna yanlış yapan kimseye Ak Parti'nin bugüne kadar müsaade etmediğini, bundan sonra da etmeyeceğini belirterek "Kadro tasfiyesi değil. Millete yanlış yapan ne yanımızda ya da millete yanlış yapma noktasında duramaz" dedi.

112 istasyonlarıyla ilgili iddialar

Müezzinoğlu, bir başka gazetecinin "Türkiye genelinde 4 bin 112 acil sağlık istasyonlarıyla ilgili iddialar var. Bu konuda neler söylemek istersiniz?" sorusuna yönelik ise Türkiye'de şeref ve haysiyet cellatlığı yapan kişiler olduğunu dile getirdi. Bakan Müezzinoğlu açıklamasını şöyle sürdürdü:
“Bugün biri gelse dese ki 'Ey Sağlık Bakanı, ben bir ismimi vereceğim bir bağış veya yardımda bulunmak istiyorum.' Bağış ve yardım yönetmeliğine uygun olarak size o izni veririz. Onun öncülüğünü yapan şahıs bugün dese ki 'Ben şu isimdeyim, şu yardım veya şu bağışta bulunmak istiyorum.' Bağış ve yardım yönetmenliğine uygun olarak buyurun derim. 2011 Aralık ayında müracaat ediyor, 'Biz böyle böyle 112 istasyonlarına hayır ve bağış yapmak istiyoruz.' Yönetmenliğe uygun olarak yapabilirsiniz diye belge verildi. Bütün belge bu. Rüşvetle ilgili, yolsuzlukla ilgili konuştukları belge de bu. Bugün gel yine vereyim ama 6 ay sonra sağlık bakanlığı görüyor ki birileri bu belgeyi kullanarak yanlış yapıyor. O zaman hemen yetkiyi elinden alıyor."

Müezzinoğlu, bağış yönetmeliğinin yanlış kullanılma ihtimali olduğunu, bundan sonra bu yapıya izin vermediğini söyledi.

Kanun ve yönetmeliğe uymayan kişilerin bedelini ödeyeceğini aktaran Müezzinoğlu, "Peki bizimle alakası ne. O yanlış yapanlar çıkar hesaplarını kendi aralarında yapmışlar, şimdi paylaşamıyorlar. Suçlu Sağlık Bakanlığı. Arkadaşlar kanun ve yönetmenliğe uymayan kişiler bedelini çeker. Ben yaptıysam ben de çekerim. Burada tüm kamuoyunda söylüyorum. Ey beyefendi, bir çay paralık tespitin
varsa, belgen varsa ben buradan istifa ederim ama sen o erdemi gösterecek misin?
Yıllardır o erdemi göstermediğin için bugün de beklemiyorum" diye konuştu.