Prematüre bebekleri bekleyen sağlık sorunları neler?
Prof. Koç: Prematüre yani erken dünyaya gelen bebekleri bekleyen bazı sağlık sorunları oluyor. Solunum sorunları, beyin kanamaları, görme problemleri, bağışıklık sistemlerinin gelişmemiş olması sebebiyle enfeksiyonlara eğilim gibi sorunlar, bu bebeklerde daha sık karşımıza çıkabiliyor.
Dünyada her yıl 13 milyon, ülkemizde ise yaklaşık 150 bin bebek prematüre olarak dünyaya geliyor ve bu bebeklerin bir milyonu birinci yaş gününü göremeden, hayatını kaybediyor. Prematüre doğumda bebeklerin sorunlarının, taburcu sonrası da devam ettiğini belirten uzmanlar, “Bu bebeklerde beyin, karaciğer, böbrek, kalp, akciğer, bağırsaklar gibi hayati öneme sahip organ ve organ sistemlerine ait bozukluklar ortaya çıkabiliyor. Uzun dönemde; görme, işitme, kronik akciğer hastalığı, algılama, hareket bozukluğu, dikkat dağınıklığı, öğrenme güçlükleri gibi nörogelişimsel sorunlarla da karşılaşabiliyorlar” dedi.
1.5 kilonun altındalar
Türk Neonatoloji Derneği Başkanı Prof. Dr. Esin Koç, gebelikte 37. hafta tamamlanmadan gerçekleşen doğumların prematüre olduğunu belirterek “Tüm dünyada doğumların yüzde 8-12’si ise 37’nci hafta tamamlanmadan gerçekleşmektedir. Ülkemizde bu rakam yüzde 12 civarındadır, yani yaklaşık 150 bin bebeğin prematüre olarak doğduğunu düşünebiliriz. Doğumların yüzde 2’sinde ise bebekler 32 haftadan önce ve bizim çok düşük doğum ağırlığı dediğimiz 1500 gramın altında doğmaktadır” diye konuştu.
Stres faktörü
Koç, prematüre doğum nedenlerini şöyle sıraladı: “Erken doğum çok sayıda nedene bağlıdır. Bunlardan en önemlileri çoğul gebelik ve bebeğin anne rahminde içinde bulunduğu sıvının fazla olduğu polihidramnios durumlarıdır. Suyun erken gelmesi, genital ve idrar yolları enfeksiyonları da erken doğum eylemini başlatan önemli nedenlerdir. Plasentanın doğum kanalını kapatması ya da erken ayrılması gibi durumlarda da doğum eylemi erken başlayabilir. Annenin gebelikte ortaya çıkan, gebeliğe ait bazı hastalıkları ya da önceden sahip olduğu kronik hastalıklarının kötüleşmesi gibi durumlarda da hekim erken doğum kararı alabilir. Tüm erken doğumların yaklaşık yüzde 30’luk kısmı doktor kararıyla gebeliğin sonuçlandırılması şeklinde gerçekleşir. Bebeğin anne karnında başlayan bazı genetik hastalıkları da erken doğum nedenidir. Anne adayının çok küçük ya da ileri yaşta olması, düşük sosyokültürel düzeyde bulunması, yetersiz beslenmesi, aşırı yorgunluk ve aşırı stres varlığı, kansızlık, sigara ve alkol kullanımı gibi bazı önlenebilir nedenler de doğum eylemini erken başlatmada etkili olabilir. Pasif ya da aktif sigara maruziyeti prematüre doğum için bilinen bir risk faktörüdür.”
Anneler eğitilmeli
Prematüre bebeklerin bakımının zor olduğunu, yenidoğan yoğum bakımların bu süreçte önemli olduğunu vurgulayan Prof. Koç, “Türkiye’de toplam yenidoğan yoğun bakım yatak sayısı doğum sayısı ile karşılaştırıldığında gelişmiş ülkeler düzeyindedir. Türkiye’de yenidoğan uzmanlığı eğitimini almış hekim sayısı, özellikle son beş yılda katlanarak artsa da 2018 yılı sonunda eğitimi bitecek hekim sayısı yaklaşık 370 kadar olacaktır. Yapılan bir çalışmada her 10 bin bebeğe 4.3 gibi bir neonatolog varlığında yenidoğan bebek ölümünün anlamlı şekilde azaldığı gösterilmiştir. Ülkemizdeki doğum sayısına göre bu orana ulaşmak için yaklaşık 550 neonatolog bulunmalıdır. Bununla birlikte, çok yoğun emek ve özveri isteyen yenidoğan yoğun bakım hemşireliğinin ekonomik, hizmet ve idari anlamda desteklenmesi gerekmektedir” dedi. Koç, özetle şöyle devam etti:
“Erken doğan bebeklerde yaşanan ilk sorun, akciğerlerin gelişmemesine bağlı olarak ortaya çıkan solunum problemi, daha sonra kronik bir hastalığa dönüşebilir. Özellikle beyin kanamaları çok kolay gelişebilir. Yine bu bebeklerimizde körlüğe kadar götürebilecek, prematüre retinopatisi (ROP) adını verdiğimiz bir görme problemi ile de karşılaşılabilir. Sindirim ve bağışıklık sisteminin gelişmemiş olması sebebiyle nekrotizan enterekolit (NEC) görülebilmektedir. Bağışıklık sistemlerinin gelişmemiş olması sebebiyle enfeksiyonlara eğilimi de yüksek olup, her an ağır enfeksiyonlara da rastlanabilmektedir. Uzun dönemde öğrenme problemleri, işitme ve görme sorunları, yaşıtlarına göre gelişim gerilikleri yaşanabilir. Erken doğum yapan annenin hem ailenin diğer bireyleri, hem de sağlık personeli tarafından çok iyi desteklenmesi gerekir. Ancak aslında anne iyi desteklenirse tüm bu engelli maratonun asıl yürütücüsü olabilir. Bizim için prematüre bebeklerde anne sütü olmazsa olmazımızdır. Anne sütü yokluğu ya da yetersizliğinde ise normal formül sütlerin değil bu bebeklere özgü formül sütlerin kullanılması gereklidir. Tüm anneleri bu yönde eğitmeliyiz.”
En Çok Okunan Haberler
- Korgeneral Pekin'den çarpıcı yorum
- Köfteci Yusuf'tan gıda skandalı sonrası yeni hamle
- Petlas Yönetim Kurulu Üyesi Özcan, uçakta olay çıkardı
- Komutanları olumsuz görüş vermedi, görevlerinden oldu
- '100 yılda bir görülebilecek akımın başlangıcındayız'
- Restoranlarda 'harcama limiti' uygulaması başladı
- Milletvekilleri Genel Kurulu terk etti!
- Colani’nin arabası
- 148 bin metrekarelik alan daha!
- Erdoğan'dan Suriyeliler açıklaması