Rapor eziyeti

5.5 yaşındaki çocuğunu bu öğretim yılında ilkokula başlatmak istemeyen veliler, rapor eziyeti yaşıyor. Devlet hastanelerinde ağır bir hastalık yoksa çocuk doktorlarından “ilkokula başlayamaz” raporu alamayan anneler, Milli Eğitim Bakanlığı’na “çocuğumun 1 yıl okulöncesi eğitim alma hakkını elinden almayın” çağrısında bulunuyor.

Gülay Varlık, 66 aylık kızını ilkokul 1. sınıfa başlatmamak için rapor almaya çalışan annelerden biri. Varlık, eylül ayında 67 ayını dolduracak kızı Sezin’in, şimdiye kadar hiç okul öncesi eğitim almaması nedeniyle okula başlamasını uygun bulmadığı için dün Göztepe Hastanesi’ne gitti. Sekreterler tarafından çocuk doktorlarına yönlendirilen Gülay Varlık, doktorla görüşmesini şöyle anlattı: “Çocuk doktoru, kızımda kanser, lösemi ve tüberküloz hastalıkları bulunup bulunmadığını sordu. Olmadığını söyleyince, ‘o zaman rapor veremem, günde 15 veli geliyor rapor almak için bu hastalıklar yoksa rapor vermiyoruz’ dedi. Pedagojik açıdan okula başlamasını istemediğimi, hiç okulöncesi eğitim almadığını söyleyince de psikiyatrist ya da nörologlarla görüşmemi, testler yaptırmamı önerdi. Test yapılırsa ve ‘okula uygun değil’ raporu verilirse kızım damgalanmış olacak. Yaptırmazsam okula çok deneyimsiz ve küçük başlayacak, kim bilir ne zorluklar yaşayacak. Neden bizi böyle bir ikileme soktular? Küçücük çocuklara niye test yaptıralım? Bakanlıktan çözüm istiyoruz.”

En az bir yıl okul öncesi şart

Anne Çocuk Eğitim Vakfı (AÇEV) tarafından yapılan açıklamada, 60-72 aylık çocukların ilkokula başlamalarının pedagojik açıdan sakıncalı olduğu vurgulandı. Açıklamaya göre, çocuklar gelişimsel olarak ilköğretime hazır olduklarında okula başlamalılar. Çocuklar okula başlamadan önce en az bir yıl okulöncesi eğitim almalılar. 5 ve 5.5 yaşındaki çocukların büyük bir oranı henüz ilköğretime hazır ya da okuma-yazma becerilerini edinebilecek durumda değiller. Ayrıca ülkemizde bu yaş grubundaki çocuklardan çok azı okulöncesi eğitim almış durumda. Anaokuluna ya da anasınıfına gitmeden ilköğretime başlayacak çocuklar ise risk altında bulunuyor. Okul öncesinde özellikle bilişsel becerilerin desteklenmesi ve ilköğretim yıllarında okuma yazma öğrenmek matematiksel işlemleri yapabilmek için gerekli olan sözel ve sayısal becerilerin çocuklara kazandırılması hedefleniyor. Çocukların sayısal becerilerinin, rakamları tanıma, yön kavrama, sıralama, eşleme, hikâyeyi anlama ve kurgusuna göre sıralama becerilerinin kendi yaşlarına uygun bir eğitimle desteklenmesi önemli. Tüm bunlar çocuğun ilköğretime başladığında okula ve uygulanacak müfredata uyumunu, çabuk öğrenme becerisini ve akademik başarısını sağlayacak. Gerekli becerileri edinerek okula hazır başlayan çocuklar okul ortamındaki beklentileri daha kolay karşılayacaklar. Gerekli sözel ve sayısal becerilerin çocuklara kazandırılması ancak okulöncesi eğitimle gerçekleşir. Ayrıca, çocukların giyinme-soyunma, tuvalet, temizlik, yemek gibi özbakım becerilerinin gelişmesi için de bu dönemde destek almaları gerekir.