Somalı madencilerin ailelerinden Şirvan'a ziyaret

Manisa'nın Soma İlçesi'nde 13 Mayıs 1014 tarihinde meydana gelen maden faciasında can veren 301 işçinin bazılarının aileleri, dün Siirt merkezde Şirvan'daki maden faciasında yaşamını yitiren işçi ailelerini ziyaret edip, başsağlığı dileklerini iletti. Soma Şehit Madenci Aileleri ve Sosyal Haklar Derneği'nden 9 kişilik heyet, bugün de facianın yaşandığı Maden Köyü ile Şirvan İlçesinde gitmek istedi. Şirvan İlçesi'nde göçük altında kalarak yaşamını yitiren bazı işçilerin ailelerine taziye ziyaretinde bulunan heyet daha sonra Şirvan Kaymakamlığını ziyaret etti.

"ACINIZI PAYLAŞMAYA GELDİK"

Kaymakamlık çıkışında Somalı aileler adına konuşan İsmail Çolak, Şirvan'daki maden faciasında yaşamını yitiren Yavuz Yıldız'ın babası Ramazan Yıldız'a yanlarında olduklarını belirterek, "Somalı şehit aileleri olarak sizlere başsağlığı ve iyi dileklerimizi getirdik. Çok daha kalabalık gelmek isterdik ancak, malum hava şartlarından ötürü gelemedik ve 5 kişilik Somalı aileler olarak geldik. Acınızı paylaşmaya geldik" dedi.

Somali ailelere ziyaretlerinden dolayı teşekkür eden Ramazan Yıldız da "Soma'dan buraya kadar geldiniz başımızın üstünde yeriniz var. Hepsinin mekânı cennet olsun, oradaki insanlarında mekânı cennet olsun. Misaki Milli sınırlar içerisinde Türkiye vatandaşı olup olmayan kim olursa olsun benim acımı paylaşıyor ise başımın üstünde yeri vardır. Allah insanlarımıza milletimize zeval vermesin gerçekten herkes yanımızda olmak istedi ve yanımızda oldu. Devlet olarak şirket olarak, diyeceksin şirketin kusuru yok mu var ancak bizim tek derdimiz cenazelerimizi çıkarmaktı ve çıkarıldı.
Taziyelerimizi de yaptı. Sizde başımızın üzerine geldiniz başımızın üstünde yeriniz var" dedi.

Baba Yıldız, Türkiye'nin çok güzel bir ülke olduğunu ve birçok dünya ülkesine yardım gönderdiğini ifade ederek, "Soma'yı bırakın, Türkiye Cumhuriyeti'ni bırakın, yani Misaki Milli sınırlarını bırakın, Filistin'e, Suriye'ye, Irak, Latin Amerika ülkelerine kadar yardım gönderen bu ülkede yaşıyoruz ama bu insanlar geleceğimizin parlak olduğunu görünce bizleri rahat bırakmıyorlar. Bu bir gerçektir ki kardeşi kardeşe düşürüyorlar. Ben Kürdüm, ben Kürtlüğüm'den gurur duyuyorum ama ben Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıyım, Türkiye Cumhuriyeti'nin kanunları ve yasaları ne gerektiriyorsa, biz onların içinde yaşamak zorundayız" diye konuştu.

KAR YAĞIŞI NEDENİYLE KÖYE GİDEMEDİLER

Soma'dan gelen madenci ailelerinden oluşan heyet, yoğun kar yağışı nedeniyle 16 kişinin hayatını kaybettiği Maden Köyü'ne gidemedi. Şirvan'da yapılan temasların ardından Maden Köyü yol ayırımında açıklama yapan Sosyal Haklar Derneği ve CHP eski Milletvekili Melda Onur, Soma'da yaşanan acının Şirvan'da da yaşandığını belirterek, şöyle konuştu:

"Soma'da 301 madencinin şehit edildiği gün yaşanan acıların burada yaşandığı, Şirvan'da yaşandığını bu ailelerimizi buradaki aileler ile buluşturmaya getirdik. Karayolu ile 1654 kilometre ama bu 1654 kilometrede Soma ne acıyı yaşadıysa, Şirvan'da aynı acıyı yaşadı. Bizler dünden beri ailelerin yanında olmaya onların acılarını bir nebze olsun hafifletemeyiz ama, aynı acıların 81 vilayetimizde yaşanabileceğini söylemek ve bundan sonraki süreçte destek olmak için geldiğimizi anlattık. Bundan sonra neyi hedefliyoruz aslında şunu hedefliyoruz. Bu maden kazası denen şey aslında son dönemde yaşadıklarımı bunlar birer cinayet, kaza falan değil. Bunlar devletten özel sektöre geçmesi özel sektöründe yaptığı gevşek işleyişle devlet denetimsizliğinden patron şirketi oradan da taşerona uzanan bir ihmaller ağır ihmaller, kasıtlı ihmaller zinciri ile yok edilen hayatlar. Biz bunlara kaza demiyoruz cinayet diyoruz. Bundan sonraki dava süreçlerinde ise kendilerini yalnız bırakmama hem sosyal haklar derneği olarak hemde Somayı aileler önümüzdeki dönem dava sürecinde bu ailelerin yanında olmak istedik. Eğer aileler bizden gerek hukuki yönden ve gerekse manevi yönden biz her zaman hazırız."

Soma'dan gelen heyet daha sonra Siirt kent merkezine döndü.