Yatağan'daki 3 asırlık fıstık çamlarına göz diktiler... "Devlet utansın!"
Muğla'nın Yatağan İlçesi Gökgedik Mahallesi'nde cam ve seramik sanayisinde hammadde olarak kullanılan 'feldspat madeni' çıkarmak için mahalle içerisinde köylülerin tek gelir kaynağı olan 286 fıstık çamı ağacının kesilmek istenmesi üzerine mahkemeye başvuran köylülerin talebi üzerine, keşif yapıldı.
Muğla'nın Yatağan İlçesi Gökgedik Mahallesi'nde cam ve seramik sanayisinde hammadde olarak kullanılan 'feldspat madeni' çıkarmak için mahalle içerisinde köylülerin tek gelir kaynağı olan 286 fıstık çamı ağacının kesilmek istenmesi üzerine mahkemeye başvuran köylülerin talebi üzerine, keşif yapıldı. Hakim ve bilirkişiler keşif yaparken, köylüler tepkilerini dile getirip, 200 yıldır gelir kaynakları olan her biri 3- 4 asırlık çam ağaçlarına kıyılmamasını istedi.
Her biri 3-4 asırlık 286 fıstık çamını kesmek istiyorlar
Yatağan'ın kırsal Gökgedik Mahallesi yakınlarında 4 yıldır feldspat madeni işleten Global Holding bünyesindeki Straton Madencilik firması, 650 nüfuslu mahalleye 500 metre mesafede yeni bir maden ocağı açmak için harekete geçti. Maden şirketinin, yeni yatırım yapacağı söz konusu alanda her biri 3- 4 asırlık toplam 286 fıstık çamı ağacını kesmek istemesi köylüleri ayaklandırdı. Fıstık çamının en önemli geçim kaynakları olduğunu belirten köylüler, geçen ay bölgeye gelen dozer ve işmakinelerinin çalışmasına engel oldu. Muğla Çevre Platformu (MUÇEP) üyelerininde destek verdiği eyleme,Yatağan Kaymakamı Hayrettin Çiçek müdahale edip, köylüleri ve çevrecileri sakinleştirdi. Bunun üzerine köylüler eylemlerine son verdi.
Mahkeme başkanı ve uzmanlar keşif için köye geldi
Kaymakam Çiçek, CHP'li Yatağan Belediye Başkanı Haşmet Işık, Çevre ve Şehircilik Muğla İl Müdürlüğü ve Muğla Orman Bölge Müdürlüğü yetkilileri ile daha sonra Gökgedik'e gelerek maden ocağı açılmak istenen bölgede incelemelerde bulundu. Ancak, tepkilerine rağmen maden ocağının faaliyetlerini sürdürmesi üzerine 35 köylü, çevre davalarıyla tanınan avukat Remzi Kazmaz aracılığı ile geçen 13 Ekim'de Yatağan Sulh Hukuk Mahkemesi'ne başvurup, maden ocağı açılmak istenen yerde çam ağaçlarının kesilmesiyle telafisi mümkün olmayacak zararın ortaya çıkacağını belirtip, delil tespiti yapılmasını istedi. Talep üzerine mahkeme, bölgede keşif yapılmasına karar verdi.
Raporlar 30 gün sonra
Yatağan Sulh Hukuk Mahkemesi Hakimi Özge Öter ve bilirkişiler kadastro kontrol memuru Turan Gül, Orman Mühendisi Osman Eşe, Ziraat Mühendisi Osman Akçalık, keşif için dün (çarşamba) Gökgedik Mahallesine geldi. Keşif heyeti, köylülerin avukatı Remzi Kazmaz ve çevreciler tarafından karşılandı. Keşif heyeti, kesilmek istenen fıstık çamlarının bulunduğu bölgede 2 saat süreyle incelemelerde bulundu. İncelemelerin ardından bilirkişiler, Muğla Orman İşletme Müdürlüğü'nden ilgili belgeler istendikten sonra 30 gün içerisinde raporlarını hazırlayacaklarını bildirdi.
"Aş yerine taş mı yiyeceğiz"
Köylüler, keşif sırasında, kendileri talepte bulunana kadar bölgede bilirkişi incelemesi yapılmamış olmasına tepki gösterdi. Köylülerden evli, 2 çocuk, 2 torun sahibi 60 yaşındaki Aysel Bayram, mahallelerine 300 metre ilerisine kurulan maden ocağı nedeniyle hayvanlarının ölmeye başladığını, hastalıkların ise arttığını belirtip, "650 köylünün, tek geçim kaynağı olan fıstık çamımızı elimizden almaya çalışıyorlar. Ağaçları kesecekler de bizler aş yerine taş mı yiyeceğiz? Bu devirde, bu yaşta hangi şehre göçüp nasıl 500 bin TL verip ev alarak yaşayacağız? Bunu hangi vicdan kabul eder? Bilirkişi yetmez, devlet büyükleri gelsinler, yerinde durumumuzu görsünler. Bu güzelim ağaçlara, köylüye kıyılır mı? Maden çıkaracak yer mi kalmadı? Gökgedik'e göz diktiler, buna izin vermeyeceğiz" dedi.
"Kandırılmaktan bıktık"
Köylülerden, 5 çocuk, 14 torun sahibi 80 yaşındaki Ayşe Göçmen, "Hayatımız bu fıstık ağaçları. Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceği bu ağaçlar. Zeytinimizi elimizden aldılar, şimdi fıstığımız ile birlikte hayatımızı da elimizden almak istiyorlar. 80 yaşındayım bu yaştan sonra doğduğum büyüdüğüm toprakları fıstığımı bırakıp nereye gideceğim? 'Cahiliz' diye bugüne kadar her gelene, her söylenen söze inandık. İnandık da hata mı ettik? Yeter artık, kandırılmaktan bıktık. Mahallemizin ortasına maden ocağı açılması için ruhsat veren devlet yetkilileri, gelip burayı gördüler mi? Gelsinler halimizi ağaçlarımızı bir görsünler, öyle karar versinler. Masa başında alınan karar ile 260 ailenin hayatı karartılacak. Bizi, yerimizden yurdumuzdan etmesinler. Çünkü gidecek yerimiz, yurdumuz yok, burada doğduk, burda öleceğiz " diye konuştu.
"Zeytin'i bitirdiler sıra fıstık çamına geldi"
Bir başka köylü 6 çocuk, 4 torun sahibi 80 yaşındaki Ali Göçmen, mahallerinde tam 286 ağacı kesmek için işaretlediklerine dikkati çekip, "Kesmeye geldiklerinde izin vermedik. Kimseyi buraya sokmadık. Jandarma, Kaymakam geldi, direndik. Şimdi de hukuk ve adalet önünde hakkımızı arıyoruz. Burada köylünün tek geçim kaynağı fıstık çamı. Yılda yaklaşık 3 ton fıstık çamı elde edip, satıyoruz. Bunun vergisini de veriyoruz. Orman Bölge Müdürlüğü bile alan içerisinde kesim yaparken kesinlikle fıstık çamlarına dokunmuyor, sadece kızılçamları kesiyor. Burada maden uğruna, köylülerin gelir kaynağı olduğunu bile bile çamlara kıymak istiyorlar. Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğini maden uğruna gasp etmelerine izin vermeyeceğiz" diyerek, tepkisini dile getirdi.
"Devlet ile vatandaşın karşı karşıya gelmesini istemiyoruz"
Köylülerin Avukatı Remzi Kazmaz da 200 yıldır fıstık çamlarından gelirini temin eden köylülerin mahallesinin içinde maden aramaya kalkan şirketin tam 650 kişinin geleceği ve geçmişini yok etmeye çalıştığını söyledi. Avukat Kazmaz, "Köylüler tek geçim kaynağı olan fıstık çamlarına sahip çıkmak için bugüne kadar seslerini duyurmaya çalışmışlar. Herkese, devletin ilgili makamlarına da güvenmişler ancak burada bir ÇED Raporu dahi almadan, işi 'oldu, bittiye' getiren maden şirketi hem 286 fıstık çamı ağacını kesilmek üzere işaretletmiş hem de ısrarla mahalleye girerek maden aramak istiyor. Ancak bugüne kadar hiçbir hukuki yol izlenmemiş. Biz vatandaşın, köylünün devlet ile karşı karşıya gelmesini istemiyoruz. Bu insanlar evlerine, aşlarına sahip çıkmak istiyor, bundan daha doğal ne olabilir? Bu nedenle keşif ve tespit yapılarak adalet önünde hukuk önünde burada gerçeklerin görünmesini ve tüm Türkiye'nin öğrenmesini istiyoruz. Bugüne kadar, hayvanlarından, sağlıklarından olmuşlar, yaptıkları tüm itirazlar dikkate alınmamış. Şimdi ise yurtlarından ve aşlarından olmak istemiyorlar. Bilirkişilerin ve adaletin vereceği karara inanıyoruz, Bu kararlar doğrultusunda, Gökgedik köylülerinin 200 yıldır yaşadıkları topraklarda yaşamlarına devam edebilmeleri için raporların ardından yürütmeyi durdurmak için Bölge İdare Mahkemesi'nde dava açacağız. Zaten gelen mahkeme heyeti ve bilirkişiler de bu güzellikteki çam ağaçları görünce, nasıl kıyılacağı konusunda şaşkına döndüler. Yılda 1.5 milyon TL gelir elde ederek vergilerini de veren köylüden ne istiyorlar? Köylünün bütün yasal haklarını sonuna kadar kullanmasını sağlayacağız, yasa dışı haksız hukuksuz yapılmaya çalışılan bu işlere birileri 'dur' demek durumunda. Yoksa köylünün cahilliğinden, saflığından, devlete karşı olan güveninden yararlanıp kimse işi 'oldu, bittiye' getirmeye çalışmasın, buna izin vermeyeceğiz" dedi.
Gökgedik Mahallesi'ndeki kesilmek istenen çam ağaçlarının köyülere atalarından miras olarak kaldığı, bakımlarının kendileri tarafından yapıldığı, ancak kadastro çalışması bugüne kadar yapılmadığı için mülkiyetinin tescillenmediği öğrenildi.
En Çok Okunan Haberler
- Suriyeliler memleketine gidiyor
- İlber Ortaylı canlı yayını terk etti!
- Yaş sınırlaması Meclis’te
- İBB, Bilal Erdoğan dönemindeki taşınmazları geri aldı
- Erdoğan'dan flaş 'Suriyeliler' açıklaması
- ATM'lerde 20 gün sonra yeni dönem başlıyor
- Lütfü Savaş CHP'den ihraç edildi
- Suriye’de şeriatın sesleri!
- 'Onun ne olduğunu iyi biliyoruz'
- Hamaney 'Suriye' sessizliğini bozdu!