Yurt Atayün'den İran'a suçlama

22 Temmuz operasyonu kapsamında geçtiğimiz Cuma günü mahkemeye sevk edilen 49 kişiden aralarında eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün'ün de bulunduğu 11 kişi salı gecesi tutuklandı. Tutuklanan 11 kişinin mahkeme sorgu tutanaklarına geçen ifadeleri ortaya çıktı.

GÖZALTI SÜRESİ DOLDU TALEBİNE RET

Yurt Atayün'ün avukatı Cemalattin Mutlu'nun, müvekkilinin gözaltı süresinin hakim karşısına sevk edilmeden saat 01.30'da dolduğunu belirterek müvekilinin serbest bırakılmasını talep ettiği öğrenildi.

Talebi karara bağlayan Sulh Ceza Hakimi İslam Çiçek'in ise 'şüphelilerin ifade işleminin 01.25'de son bulduğunu, UYAP'taki teknik arıza sebebiyle tutuklama sevk işlemlerinin saat 02.05'te yapıldığını' kaydederek talebi reddettiği belirtildi.

'CASUSLUK ALÇAKLIKTIR'

Mahkemede sorgusunda devletin belgelerini ele geçirmek ile ilgili suçlamada kendisine delil gösterilmesini isteyen Atayün'ün, "Siyasi ve askeri casusluk suçunun işlenmesi alçaklıktır, şerefsizliktir. Kim bu suçu işliyorsa cezalandırılmalıdır" dediği öğrenildi. Savcının kendisini sorgulamadan mahkemeye sevk ettiğini belirten Atayün'ün "Adalete olan güven duygum zedelenmiştir" ifadelerini kullandığı öğrenildi.

'HAKİMLİĞİ ZAN ALTINDA BIRAKMIŞTIR'

Hakimin sorgu arasında 'Kaç ismail kaç' dediği bir kişi ile görüşmesinin güvenilirliğine gölge düşürdüğünü belirten Yurt Atayün'ün, "Bu durum hakimliği zan altında bırakmıştır" dediği belirtildi.

'OPERASYONLARIN BİLGİLENDİRME NOTU ÇAPKIN'A VERİLİR, O DA SAYIN BAŞBAKANA ARZ EDERDİ'

Atayün'ün, görev yaptığı dönemde tüm işlemlerden üstlerinin haberi olduğunu vurgulayarak hakim ve savcıların verdiği kararları uyguladığını söylediği ifade ettiği öğrenildi.

Yurt Atayün'ün sorgusunda, "Ergenekon ve KCK operasyonları hakkında Hüseyin Çapkın'a bilgi verirdim. 7 Şubat krizi olarak adlandırılan çalışmalarda suça karışan MİT görevlilerinin yapmış oldukları operasyon kapsamında tespit edilen ihmalleri sayın Başbakan Erdoğan'a, İl Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın tarafından arz edildi. Görev dönemimde yapılan bütün operasyonların bilgilendirme notu Çapkın'a verilir, o da bu notları Sayın Başbakana arz ederdi. Sayın başbakanımızdan gelen perspektife göre çalışmalarımız hukuka uygun olarak savcılık talimatlarına göre yürütülürdü" dediği kaydedildi.

SELAM SORUŞTURMASI

Selam Tevhit örgütüne yönelik soruşturmanın içinin boşaltılmaya ve sulandırılmaya çalışıldığını öne süren Atayün'ün "Bu soruşturmada görev yapanlara yönelik iftira ve haksız isnatlar yapılmıştır" şeklinde konuştuğu ifade edildi.

'OPERASYONUN SİYASİ OTORİTENİN TALİMATI...'

Savunmasında kendisi ile birlikte gözaltına alınan TEM Şube'den 74 polisinin Ergenekon ve KCK soruşturmasında görev aldığını hatırlatan Atayün'ün "Kelepçelenerek basın önünde deşifre edilmem, bu operasyonun siyasi otoritenin talimatı ile yapıldığını açıkça göstermektedir.74 polise böyle bir operasyon yapılması bir kısım çevrelere bir söz verdikleri ve bunu yerine getirmek için işlem yaptıkları kanaatini uyandırmıştır şahsımda" ifadelerini kullandığı öğrenildi.

REDDİ HAKİM TALEBİ

Atayün sorgusu sırasında hakim İslam Çiçek'in reddini talep etti. Atayün, yolsuzluk soruşturmasında 6 şüpheliyi serbest bırakan ve sosyal paylaşım sitesinde Başbakan Erdoğan'ın fotoğrafını beğenen bir hakimin kendisi hakkında kararı önceden verdiğini düşündüğünü belirtti. Atayün, tarafsız olacağını düşünmediğini belirterek Hakim İslam Çiçek'in, sorgu hakimliğinden çekilmesini istedi. Ancak hakim kendisi ile ilgili bu talebi reddetti.

HAKİM ÇİÇEK: ATAYÜN SORGUYU GEREKSİZ YERE UZATIYOR

Hakim İslam Çiçek'in, Atayün'ün 4 saate yakın ifade verdiğini belirterek, şüphelinin 'hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek, özel hayatın gizliğini ihlal etmek, resmi belgede sahtecilik, suç uydurma, devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal ve askeri casusluk temin etmek' suçlarından suçlandığını ancak şüphelilerin bu suçlara yönelik savunma yapmadığını kaydettiği öğrenildi.

Sorguyu gereksiz yere uzattığı ve savunma hakkını kötüye kullandığını tutanağa geçiren Hakim Çiçek'in Atayün'e sorulara cevap vermesi için yeniden 1 saatlik süre verdiği ancak Atayün'ün bu 1 saatlik sorguda da kendisine isnat edilen suçların delilinin gösterilmesini istediği kaydedildi.

'İRAN'IN YÜRÜTTÜĞÜ GİZLİ FAALİYETLER' İDDİASI

Selam soruşturması ile igilli suçlandığını ifade eden Atayün'ün, soruşturmada kanuni yetki ve sorumluluğun savcıya ait olduğunu belirttiği öğrenildi. Selam örgütüne yönelik yürüttüğü soruşturmaya ilişkin de savunmasında Atayün'ün, "Soruşturma safhasında maruz kaldığım gözaltı ve nezarethanede yaşadığım tüm olumsuzluklar İran ülkesinin ülkemizde yürüttüğü gizli faaliyetlerdir" dediği ifade edildi.

ÖZÜR TALEBİ

Atayün'ün sorgusunda, "gözaltına alındığım günün ertesinde gerek yazılı gerekse internet medyasına yansıyan haberlerde, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'a gazeteciler tarafından sorulan 'Operasyonlar devam edebilir mi?' sorusuna 'edebilir' cevabı kamuoyunun malumudur, bu cevapta yapılan bu soruşturma ve sorgulamanın siyasi otoritenin talimatı olduğunun açık göstergesidir, hata eden insanın af dilemesi erdemliktir, ancak hata yapmayan, suç işlemeyen bir insanın af dilemesi izahtan varestedir, af dilemesi gereken biri var ise vermiş olduğu siyasi emirler, talimatla, hukuksuzca, yasalara aykırı ve keyfi olarak, suç uyduran, sahte delil üreten, ifadeye davet üzerine giderek teslim olmama rağmen, tüm görevlilere defaatle sizlere direnmiyorum, kaçmayacağım, kendim teslim oldum diye söylememe rağmen, beni kelepçeleten tüm hukuksuz talimatları veren, uygulatan, kanuna muhalif olarak siyasi otoritenin emirlerini uygulayan benimle birlikte gözaltına alınan 74 arkadaşımdan, eşlerinden, evlatlarından, ailelerinden, yakınlarından, Türk Milleti'nden özür dilemesi gerekir, ancak dileyecekleri özür işledikleri suçu örtmez" dediği öğrenildi.

'BU BİR TALİMAT O YÜZDEN YAPMAK ZORUNDAYIZ' DEDİLER'

Tutuklanan şüphelilerden en son Van Emniyet Müdürlüğü Terörle Şube Müdürü olarak görev yapan Serdar Bayraktutan'un, mahkeme ifadesinde "Emniyet ifademde 38 soru soruldu. Bunlardan sadece özgeçmişim beni ilgilendiriyor. Bilgim olmamasını da suç olarak gördüler" dediği belirtildi.

Kaçma şüphesi olmamasına rağmen kendisine kelepçe takıldığını söyleyen Bayraktutan'un, “'Bu bir talimat o yüzden yapmak zorundayız' dediler bana. Yürütülen soruşturmanın hiçbir yerinde rol almadım" diye ifade verdiği kaydedildi.