Marilyn Monroe'nun gizemli ölümü

Yapımcı-yönetmen Emma Cooper, The Mystery of Marilyn Monroe: The Unheard Tapes adlı belgeselinde 60 yıl önce yaşamını yitiren Marilyn Monroe’nun ölümündeki gizli kalan, örtbas edilen bulguları özgün, düşündürücü bir anlatımla irdeliyor.

Yayınlanma: 15.07.2022 - 11:19
Marilyn Monroe'nun gizemli ölümü
Abone Ol google-news

"Gerçek bir yaşam öyküsünü nasıl yazıyorsun? Çünkü gerçekler nadiren ortaya çıkar. Genelde yanlış şeyler yazılır."

Marilyn Monroe.

5 Ağustos 1962’de dünyanın en büyük yıldızı Marilyn Monroe 36 yaşında evinde ölü bulundu. Dört Ağustos gecesi Marilyn’in evinde neler olmuştu ? Genç kadın intihar mı etti, bu bir kaza mıydı yoksa öldürüldü mü? Monroe’nun ölümüyle ilgili komplo teorileri ve spekülasyonlar hala sürüyor. Ölümünden 20 yıl sonra Los Angeles savcısı Marilyn’in ölümüyle ilgili dosyayı yeniden açtı (1982). BBC muhabiri, araştırmacı gazeteci Anthony Summers 1980’de Marilyn’in ölümüyle ilgili bin kişiyle görüştü, 650 röportaj yaptı.

Summers’ın Goddess: The Secret Lives of Marilyn Monroe adlı kitabı 1985’te yayımlandı. Summers 3 yıl süresince araştırma yaptı, gösteri dünyasının küresel figürü Marilyn’in öldüğü geceyle ilgili bilgileri topladı. Bu bilgiler bugüne dek kamuoyuna hiç aktarılmadı, Yapımcı-yönetmen Emma Cooper (The Disappearance of Madeleine McCann) Summers’ın kitabını okuduktan sonra Marilyn’in belgeselini çekmeye karar verdi.

Kendini çağdaş bir feminist olarak tanımlayan Emma Cooper belgeseli The Disappearance of Madeleine McCann’in senaryosunu Anthony Summers ile birlikte yazmıştı. “Marilyn’in döneminde Hollywood tam bir kurtlar sofrasıydı. Marilyn gereken oyunları oynadı, oyuncu olmaya odaklanmıştı, yükselmeye çok kararlıydı. İstediği noktaya emin adımlar atarak ulaştı. Yazgılarını kendi şekillendiren çok sayıda parlak kadının öncüsü oldu Marilyn.

Onu mutsuz çocukluğu ve Hollywood mahvetti” diyor Emma Cooper. Cooper, 27 Nisan 2022’den itibaren özel dijital platform Netflix’te gösterilen The Mystery of Marilyn Monroe: The Unheard Tapes adlı belgeselinde erkeklerin hegemonyasında Hollywood’da şöhret olmanın ne denli zor olduğunu, dışarıdan seksi, mutlu, ışıltılı görünen Marilyn’in ne denli yalnız, sevgisiz, kimsesiz olduğunu, Kırılgan, duygusal bir yapıya sahip olduğunu, aile özlemi çektiğini özgün, düşündürücü bir anlatımla irdeliyor.

Belgeselin anlatıcısı olarak meslekdaşı Anthony Summers’ı seçen Cooper, belgesel görüntüler, canlandırmalar, röportajlar kullanarak 60 yıl sonra bile Marilyn’in ölümünün sır olarak kaldığını, kasten örtbas edildiğine dair kanıtlar olduğunu, 1982’den bugüne dek bu bulgunun değişmediğini vurguluyor.

Anthony Summers, Marilyn Monroe’nun gizemli ölümünü araştırırken genç kadının 1946’da erkeklerin egemenliğindeki Hollywood’la tanışmasıyla başlatıyor. Kadınların sömürüldüğü, stüdyo patronlarının, menajerlerin yataklarından geçtiği bu zamanda Marilyn sistemi kendi çıkarına kullanmayı başardı. Asphalt Jungle’da (Elmas Hırsızları/1950) yönetmen John Huston onun için “Marilyn rolü için her şeyi kendi kişisel deneyimlerinden çıkardı, onlardan yararlandı. Ruhunun derinliklerine uzanır, oradan eşsiz ve olağanüstü bir şeyler çıkarırdı. Kendi kadınlığına dair bir şeyler bulurdu. Oyunculuk tekniği yoktu. Hepsi gerçekti. Kendini çok geliştirdi. O bir ikon, efsane, mega stardı. Aynı zamanda kırılgan, stüdyo patronları, ünlü kocaları tarafından kullanılmış bir kadındı” demişti.

Babasını hiç tanımamıştı, annesi Marilyn küçük yaştayken akıl hastanesine kapatıldı. Çocukluğu koruyucu ailelerin yanında geçti, iki yıl yetimhanede kaldı. Joe DiMaggio, Arthur Miller gibi ünlü ve saygın erkeklerle evlendi, DiMaggio, Seven Year Itch’in (Yaz Bekarı/1955) setinde ona fiziksel, Miller ise psikolojik şiddet uyguladı. Zeki bir kadındı, hedefleri vardı. Sanatsal itibar ve bağımsız olmak istiyordu, Marilyn Monroe Production’ı kurdu.

1960’larda kendini çok mutsuz hissetmeye başladı, uyku hapı bağımlılığından ötürü kliniğe yattı (1961). Psikiyatristi Dr. Ralph Greenson, ona yalnız kızların hissettiği reddedilmişlik, sevgisizlik duygusuyla boğuştuğu analizini koymuştu. 1961’de Arthur Miller’dan boşandı, bebeğini kaybetti. ABD başkanı John F.Kennedy ve kardeşi Robert Kennedy ile birlikte olmaya başladı. 1950’lerde Robert Kennedy ile sevgili olmuştu, bu kez Marilyn-John- Robert üçgeni kurulmuştu. Soğuk Savaş döneminde FBI, Marilyn’in dosyasına komünist yazmıştı. Anthony Summers, John F.Kennedy, Robert Kennedy, mafya, Beyaz Saray dosyaları, FBI dosyaları, gerçekleri birleştirince Marilyn’in ölümünün kasten örtbas edilip, intihar etti söylentisinin çıkarıldığını keşfetti. Summers’ a göre Marilyn Monroe’nun ölümüyle ilgili bir sır varsa merkezinde seçkin, ünlü erkekler yer alıyordu.

Summers’ın röportaj yaptığı kişiler arasında ünlü yönetmenler John Huston, Billy Wilder, aktris Jane Russell, oyuncu Peggy Feury, fotoğrafçı Milton Greene, oyuncu Dean Martin’in eşi Jeanne Martin, Hollywood menajeri Al Rosen, özel dedektif Fred Otash, yakın arkadaşı Arthur James, Eunice Murray (Marilyn’in hizmetçisi), oyuncu Peter Lawford, izleme-dinleme uzmanları, eski CIA, FBI çalışanları yer alıyor.

"Şöhret vefasızdır, ödülünü verir ama zorlu yanları da vardır. Ben kazandım Şöhret... Elveda..."

Marilyn Monroe.


İlgili Haberler

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler