Bakan Tekin, tarikatların okula girmesini sağlayan protokollerin süreceğini söyledi

Karma eğitimi hedef alan, imamları okullara sokan, mescitleri anaokulunda dahi zorunlu kılan, müfredatı dinselleştiren Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin cemaat ve tarikatları sivil toplum örgütü saydı. Tekin, yasaya karşın AKP’yle birlikte güçlerini artıran cemaat ve tarikatlarla yaptıkları protokolleri sürdüreceklerini açıkladı.

Yayınlanma: 19.12.2023 - 04:00
Bakan Tekin, tarikatların okula girmesini sağlayan protokollerin süreceğini söyledi
Abone Ol google-news

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, yasayla yasaklanmasına karşın varlığını sürdüren ve AKP iktidarı döneminde de güçlerini artıran tarikatları savunarak bakanlık olarak işbirliğini sürdüreceklerini söyledi. 

TBMM’de süren bütçe görüşmeleri sırasında bakanlığın, tarikatlarla ilişkisini ve protokolleri eleştiren muhalefet milletvekillerine yanıt veren Tekin, “Sizin tarikat, cemaat dediğiniz, bizim STK dediğimiz yapılarla toplasanız 10 tane protokolümüz vardır. Bu protokollerle bize hizmet eden, bize destek olanlara da teşekkür ediyorum. Onlarla protokol yapmaya devam edeceğiz. Çünkü onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor” iddiasında bulundu. Başta eğitimciler olmak üzere Tekin’e “Hem anayasayı hem de yasaları çiğneyerek suç işliyor” tepkisi gösterildi. Tekin hakkında suç duyurusunda da bulunulacak. 

FETÖ ÖRNEĞİ ORTADA

Eğitim-İş Genel Başkanı Kadem Özbay, Tekin’in açıklamasının “itiraf” niteliğinde olduğunu ve “hükümetin eğitimi gericileştirme konusunda artık aymazlık seviyesine geçtiğini gösterdiğini” vurguladı. Tarikat ve cemaatlerle protokollerin sayısının, Tekin’in açıklamasından katbekat fazla olduğunu vurgulayan Özbay, “Din, toplumda bir sömürü ve rant aracı haline getirilemesin diye tekke ve zaviyeleri kapatan Cumhuriyetin kurucu iradesinin var ettiği Meclis’in çatısı altında, anayasaya göre laik eğitim hizmeti vermekle yükümlü olan bir Milli eğitim bakanı, laik eğitimin ve cumhuriyetin düşmanı olan gerici yapılarla işbirliği yaptığını ve yapacağını açıkça ilan etmiştir. Bakan, cesur bir çıkış yapıyormuş imajı takındığı anda dahi hakikati tüm çıplaklığıyla söyleyememiştir” dedi. 

“Çocukların dağa çıkma tehlikesi varsa, koskoca Milli Eğitim Bakanlığı bunun önüne geçmek için tarikatlara mı muhtaçtır” diye soran Özbay, “Eğitimden orduya kadar her yere sızmasına izin verilen FETÖ’nün, dağa değilse de şehre inebildiği ve haince bir darbe girişimine kalkışılabildiğine dair acı tecrübemiz daha hâlâ sıcakken FETÖ’den boşaltılan alanlara başka tarikatların enjekte edilmesi bile bile lades değil mi? Anayasaya göre Türkiye Cumhuriyeti’nde ancak laik eğitim verilebilir. Milli Eğitim Bakanı, açıklamasıyla anayasayı ve Milli Eğitim Temel Kanunu’nu çiğnediğini ve çiğnemeye devam edeceğini milyonların önünde ilan etmiştir. İtiraf niteliğindeki bu açıklamayı yargıya taşıyacağız” ifadelerini kullandı. 

"AKILLANMIYORLAR"

Atatürkçü Düşünce Derneği (ADD) Genel Başkanı Hüsnü Bozkurt ise “Yasaklanmış olan tarikat ve cemaatler için ‘STK’ demek, bu ülkenin kuruluş felsefesine, Aydınlanma devrimlerine, laik eğitime, laik toplum yapısına, laik Cumhuriyete savaş açmaktır. STK diyerek, bunları meşrulaştırıyor” tepkisini gösterdi. FETÖ’nün 15 Temmuz darbe girişimini anımsatan Bozkurt, Tekin’in “Onlar çocukların dağa çıkmasını engelliyor” açıklamasına işaret ederek “Türk ordusuna Fethullah Gülen’e teslim ettiniz, darbe girişimini dağdan inip mi yaptılar? Akıllanmıyorlar. Ders almıyorlar. Kabul edilebilir değil. Suç duyurusunda bulunacağım. 677 sayılı yasaya göre tarikat ve cemaatler yasaklanmadı mı? Cemaate, STK dersen, yasayı tanımamış oluyorsun. Yasayı tanımıyorsan, anayasayı da tanımıyorsun. Resmen anayasayı tağyir, tebdil ve ilga suçu işliyorlar” diye konuştu. 

"HUKUK DIŞI YAPILAR" 

ÇYDD’den yapılan açıklamada ise Tekin’in açıklamalarının, “eğitimde uzun süredir devam eden tarikatlaşma ve cemaatleşme tehdit ve tehlikesinin açık bir göstergesi” olduğu vurgulandı. Tarikat ve cemaatlerin hukuk dışı yapılar olduğuna işaret edilen açıklamada ifadelerin, devletin laik ve demokratik niteliğine açıkça aykırı ve anayasanın ihlalin kabul edilmesi olduğu vurgulandı. 

Laiklik Meclisi de Tekin’e istifa çağrısı yaptı. Açıklamada, “Sivil toplum adı altında yıllardır cumhuriyetin değerlerini, başta laiklik olmak üzere ayaklar altına alan siyasi iktidar ve destekçileri, dindar ve kindar nesil yetiştirme hedefini Yusuf Tekin eliyle hızlandırmıştır. Tekin, sadece anayasanın laiklik ilkesini değil, 1925 yılından beri yürürlükte olan ‘677 sayılı Tekke ve Zaviyelerle Türbelerin Kapatılmasına ve Türbedarlıklarla Birtakım Unvanların Yasaklanmasına İlişkin Kanun’u da ihlal etmektedir. Yıllardır STK adı altında meşrulaştırılan, ‘ancak piyade alayı kadar sivil olan’ bu çağdışı odakların temsilcileriyle toplantılar düzenleyen, açıkça işbirliği yapmaya devam edeceğini ilan eden Tekin, hem anayasayı hem de yasaları çiğneyerek suç işlemektedir. Tarikatlar ve uzantılarıyla yapılan bütün protokoller iptal edilmelidir” ifadeleri kullanıldı. 

Eski İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray ise “Anayasanın laiklik ilkesini ihlal suçundan yargılanmalı” çağrısı yaptı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler