Barış Terkoğlu'ndan canlı yayına damga vuran konuşma: Bir küçük çocuğa bir eşe söylenmiş 'seni seviyorum'un peşindeyiz

Abone Ol google-news

Yazarımız Barış Terkoğlu, makamında canına kıyan Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan hakkında Halk Tv canlı yayınında duygusal bir konuşma yaptı.

17 Haziran 2021 Perşembe, 10:45

Halk Tv'de yayınlanan 'Sözüm var' programına katılan Barış Terkoğlu, 2017 Temmuz ayında makamında canına kıyan Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan hakkında duygusal bir konuşma yaptı. 

"Ben büyük bir hesabın peşinde değilim" diyerek söze başlayan Terkoğlu şöyle konuştu:

Ben giyilmemiş bir gömleğin peşindeyim. Nedir o giyilmemiş gömlek? Çarşamba günleri benim için zor bir gün hem yazı yazıyorum, hem programa hazırlanıyorum, hem çocuk bakıyorum. Öyle koşturuyorum. Tam programa çıkıyorum geçen hafta kapıyı açtım, 'Oğlum seni seviyorum' dedim kapattım. Oğlan geldi kapıyı açtı, seni seviyorum deyip 'baba asansör gelene kadar sohbet edelim mi?' dedi. Seni seviyorum lafı karşılıksız bir laf. Ve biz çok karşılıksız seviyorum. Hiçbir şey beklemiyoruz. Ve düşündüm asansör gelene kadar sohbet... Sohbet edememiş o gün. Aynı gömleğin peşindeyim. Şu olaya kadar İstanbul'da Silivri'de bir emniyet müdürünün intihara sürüklenmesini konuşabildik mi?

"O İNSAN İNTİHARA SÜRÜKLENMİŞTİR"


"O geceki mesajlaşması, intihar etmeden önceki. O gece bir araba durduruluyor 'bırak' deniliyor filan. Telefon konuşmalarını İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da kendi koruma müdürüne arattığını kabul etti. 00.40, bu saati geçmiş karısına mesaj atıyor 'Geç oldu işler çok gelemem' diyor. 00.53'te mesajlaşıyor, karısının ütü yaptığını öğreniyor. Ve ona "benim eşyalarımı da ütüle diyor. 03.22'de karısını arıyor tabii ki uyumuş açmıyor telefonu 'sesini duymak istedim' diyor. 03.24'te son mesajı var, 'seni çok seviyorum birtanem' deyip intihar ediyor. Ben bunu okuduğumdan beri çok etkilendim. İnsan sevdiğine 'seni seviyorum' der. Ve insan o gün ölmeye karar verdiyse eşine gömleğini ütületmez. 'Gömleğimi ütüle yarın onu giyeceğim' diyen insan intihar etmez. O insan intihara sürüklenmiştir. "

"O GİYİLMEMİŞ GÖMLEĞİN KİM PEŞİNE DÜŞÜYORSA O BU ÜLKENİN VATANSEVERİDİR"

Sözlerine devam eden Terkoğlu, "Biz bu ülkenin bir polis müdürünü o gece intihara sürükleyen şeyi bugün oturup tartışamıyorsak, bunu başkalarına bırakıyorsak, bu konuşamıyorsak kaç senedir olay yaşandığından beri. Sağcı olmuşuz, solcu olmuşuz, bilmem neci olmuşuz, hiçbir önemi yok. Bunun hesabını kim soruyorsa adalet ordadır. O ütülenmemiş, o giyilmemiş gömleğin kim peşine düşürüyorsa o bu ülkenin vatanseveridir. Bu ülkenin vatanı o gömleğin üzerinde kurulacak giyilmemiş gömleğin üzerinde. Biz işte o gömleğin peşindeyiz. O seni seviyorumun bir küçük çocuğa bir eşe söylenmiş 'seni seviyorum'un peşindeyiz." ifadelerini kullandı.

NE OLMUŞTU?

Soruşturma dosyasına giren Müdür Çalışkan’ın intihar ettiği gece eşiyle yaptığı yazışmalar ve telefonuna gelen aramalar ise dikkat çekti. Çalışkan olay gecesi birçok kez dönemin İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Terörle Mücadele Şube Müdürü Kayhan Ay tarafından arandı. 23.37’de ise Mustafa Çalışkan kendi kişisel telefonundan Hakan Çalışkan’ı aradı. Çalışkan gece 00.40’ta ise eşine attığı mesajda, “Geç oldu. İşler çok gelemem” dedi. Eşiyle 00.53’te yaptığı yazışmada ise eşinin ütü yaptığını öğrenmesi üzerine Çalışkan, kendisine ait bazı eşyaların ütülenmesini istedi. Saat gece 03.22 olduğunda ise Çalışkan eşini aradı. Eşinin açmaması üzerine mesaj atarak, “Sesini duymak istedim” diye yazdı. Çalışkan’ın eşine son mesajı ise 03.24’te attığı, “Seni çok seviyorum bir tanem” oldu.

EKREM GÜLEN NE DEMİŞTİ?: SORDULAR DA CEVAP MI VERMEDİK

Bakan Soylu’nun katıldığı bir canlı yayında o dönemki Koruma Daire Başkanı Ekrem Gülen’e “olayla ilgilenin” dediğine dair itirafta bulunmasının ardından ise Gülen’e ulaşıldı. Ekrem Gülen, “Hakan Çalışkan’ı arayarak şüphelilerin bırakılması için üzerinde baskı kurduğunuz iddia ediliyor” sorusuna şu yanıtı verdi: “Kim beni neyle suçluyor? İfade başvurusu oldu da ifadeye mi gitmedim? Hakkında suçlama olan bir insan Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan adresi, evi ulaşılabilir olan birisi. Devlet kurumları soru sordu da biz cevap mı vermedik? Benim bu konuyla alakalı hiçbir şeyim söz konusu değil” demişti.

“Çalışkan’ın üzerinde baskı kurduğumu kim söylemiş? Hangi devlet kurumu söylemiş?” ifadesini kullanan Gülen özetle şunları söylemişti: “Bakın ben devlet memurluğu yaptım. Şimdi başka bir görev yürütüyorum. Ne adli, ne idari makamlar ne de dava dosyasında benimle alakalı bir durum söz konusu değil. Bir insanı aramış olmak hangi suçu doğurur? Olay bu kadar basit. Şimdi biz sizinle telefonda konuştuk, kapattık hangi suç gerçekleşti? Bizler günde yüzlerce kişi ile telefonda konuşuyoruz. Aramamda hiçbir suç unsuru yoktur. Bakın siz beni Facetime’dan (bir arama programı) aradınız. Bakın ben Hakan kardeşimizi Facetime’dan mı aramışım? Normal bir şekilde aradım.” 

SOYLU, ÇALIŞKAN'A İLİŞKİN SORULARA YANIT VERMEKTEN KAÇINMIŞTI

Günlerdir tüm Türkiye tarafından açıklamaları konuşulan suç örgütü lideri Sedat Peker’in, Silivri Emniyet Müdürü Hakan Çalışkan’ın intiharında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun rolü olduğunu iddia etmesi ve kendisine verilen koruma polisine ilişkin “koruma polisimi sen vermedin mi?” şeklindeki açıklamaları gündeme bomba gibi düşmüştü.

Soylu katıldığı bir televizyon programında Hakan Çalışkan’ın intiharına ilişkin soruları net olarak yanıtlamazken dosyanın kendisinin üzerinde ‘Demokles’in Kılıcı’ gibi sallandırıldığını belirtmişti. Kimlerin sallandırdığı konusuna ise değinmemişti. Sedat Peker’e özel polis koruması verilmesiyle ilgili olarak ise Soylu, “16 Ocak 2015’te DHKP-C tehdidi ile kendisine koruma veriliyor. Şimdi esas iş bundan sonra. İstanbul Emniyet Müdürü Selami Altınok, terörden sorumlu müdür de Mustafa Çalışkan. Nurettin Demir Kadıköy Emniyet Müdürü. Özgür Taşdemir emniyet müdürü ihraç edildi. En irtibatlı olduğu kişi Sedat Peker. 2015 yılında sanal bir tehditle Nurettin Demir kardeşinden kalan DHKP-C mirasıyla bir kurgu yapar ve koruma verilir” ifadelerini kullanmıştı. Bu açıklamaların ardından Mustafa Çalışkan’a yönelik soruşturma başlatılacağı ve açığa alınacağı iddia edilmişti.