4302 Sefarad Yahudisi İspanyol vatandaşı oluyor

İspanya'dan 5 asır önce sürülen Yahudiler, vatandaşlık hakkını geç kalınmış bir özür olarak değerlendiriyor.

Yayınlanma: 12.10.2015 - 10:41
Abone Ol google-news

500 yıl önce İspanya’dan çıkarılan Sefarad Yahudilerin torunları 4 bin 302 kişiye vatandaşlık veriliyor. İlk başvurunun 2005 yılında yapıldığı umutların kesildiği başvurulardan sonuç gelirken, yeni yasa kapsamındaki başvurular da 1 Ekim’den bu yana yapılıyor. Sefarad olan yaklaşık 18 bin Yahudi’nin yaşadığı Türkiye’de de mevcut tablo antisemitizmin endişe verdiği şeklinde.

1492’deki Engizisyon kararının ardından İspanya’dan sürülen ve yıllar içerisinde dünyanın hemen hemen her yerine dağılan Yahudilerin torunu 4 bin 302 kişiye vatandaşlık veriyor. Edinilen bilgiye göre bu kabul gören vatandaşlık talepleri 2005 yılından itibaren yapılan eski başvurular. Bu kapsamda yapılan başvurularda istenilenler pasaport fotokopileri, Sefarad olduklarını kanıtlayan hahambaşılığından alınan mektup, Şalom Gazetesi’ne üyeliği, İspanyol kültürü ile bağı gibi her türlü bilgi, belge paylaşımıydı. Yıllardır sonuç gelmeyen belirsiz bir süreç olduğu için de pek çok Sefarad Yahudisi umudunu kesmişti. Yeni çifte vatandaşlık hakkı tanıyan yasa ise Haziran ayında İspanya Parlamentosu’nda onaylandı ve 1 Ekim’de yürürlüğe girdi. 3 yıl geçerli olacak yeni yasa kapsamındaki şartlar ise daha ağır. Başvuru yapanların Sefarad kökenini ispat etmeleri, İspanyolcayı A2 seviyesinde bilip, İspanya tarihi ve kültürünü belli bir seviyede hakim olmaları bu şartlardan bazılarıyken, kabul görmek için bir sınava tabii tutulacaklar. Türkiye’de yaşayan büyük bir bölümü Sefarad olan yaklaşık 18 bin Yahudi var. Vatandaş olan 4 bin 302 Sefarad Yahudi’sinin de çoğunluğunu Venezüella, Fas ve Türk Yahudileri oluşturuyor.

 

Türkiye’de antisemitizm devam ediyor...

Türkiye’de yaşayan Sefarad Yahudilerinin de antisemitizme maruz kaldıkları gerekçesiyle İspanya’ya göç edeceklerine ilişkin haberler Haziran ayından bu yana medyada yer alıyor. Türk Musevi Cemaati toplu bir göç olayının söz konusu olmadığını bireylerin kendi tercihlerine göre göç edip, etmemeye karar verdiklerini belirtti. Sefarad Yahudileri Besken, Çiprut ve Gabay da mevcut durumu Cumhuriyet’e değerlendirdi.

 

“Hükümet kanadının kötü beyanları endişenlendiriyor”

Jeff Besken 2013 yılında İspanya vatandaşı olma hakkı kapsamında başvuruda bulundu. Şimdi vatandaşlık talebinin kabul edilmiş olması gündemde. Besken aynı zamanda yeni yasa kapsamında da başvuru yapmaya hazırlanıyordu. Besken bu isteğinin sebebini ve Türkiye’deki mevcut durumu şöyle değerlendiriyor:

“Elinde Avrupa pasaportu olmasının bir çok yararı var. İnsanlar pasaport alınca bir daha düşüneceklerdir. Özellikle genç nesil. Ancak şu anda gitmeyi düşünen yok gibi. Biz burada 520 senedir yaşıyoruz. Bu topraklarda doğmuşuz, yetişmişiz ve bu ülke bize çok şey vermiştir. Biz de her zaman ülkemizi çok sevmişizdir. Ancak son zamanlarda Türkiye’de Yahudiler hiç çekmediği kadar zorluk çekmeye başladı. İsrail, Gazze olayları bunu etkilediği gibi maalesef hükümet kanadından da gelen talihsiz söylemler de bu işi çok tetikliyor. Bu kötü beyanatlar son zamanlarda bizi endişenlendiriyor. Biz burdaki her Türkten çok daha fazla Türküz.”

 

“Siyasetin sağı da solu da antisemitizmde birleşiyor”

Henri Çiprut da başvuruda bulunmayı düşünen ancak Türkiye’den İspanya’ya yerleşme isteği olmayan Sefarad Yahudilerinden biri. Avrupa ülkelerine giderken Schengen vizesi alma zorunluluğundan kurtulma dışında pratikte başka faydasının olacağını düşünmüyor. Ancak o da Türkiye’deki antisemitizim yıldan yıla arttığı ve bu konuda hiç bir şeyin yapılmadığı görüşünde. Mevcut durumu Çiprut şöyle değerlendiriyor,

“Bir kısmı açıkça ve bilerek, oldukça geniş, bir kısmı da söylediklerinin açıkça ayrımcılık, ötekileştirme ve nefret dili içerdiğinden habersizce böyle şeyleri yazıyor, çiziyor ve konuşuyorlar. İşin en ironik kısmı, ikinci gruptakiler kendilerinin asla ırkçı olduğunu kabul etmiyorlar. Bu konuda da çok sağlam bir argümanları var. ‘Ben ırkçı değilim, hatta benim çok Yahudi arkadaşım da var, ama..’ derler. İşte o ‘ama’ dan sonrası evlere şenlik. Türkiye’deki Antisemitizm’in ilginç yanı siyasi yelpazenin hem sağında hem de solundaki söylemlerde bolca bulunuyor olması. Farklı kaynaklardan beslenseler de, sanırım diğer her konuda deyim yerindeyse kavgalı kesimleri biz birleştiriyoruz.”

 

“Medyanın kışkırtması tedirgin ediyor”

Türkiye’de yaşayan Sefarad Yahudilerinden Mois Gabay da İspanya’nın tanıdığı vatandaşlık hakkı kararını geç kalınmış bir özür ve istenilen şartların da bu özrü zedeleyen bir tutum olduğunu düşünüyor. Gabay başvurmayı düşünüyor ancak gerekçelerinden biri de “Yurtdışı seyahatlerimi kolaylaştırmak” şeklinde. Çünkü Gabay için kendi ifadeleri ile Türkiye’nin önemi şöyle, “Ülkemi ve yaşadığım şehri seviyorum. Özellikle profesyonel tur rehberi olmamın da verdiği duyguyla tarihi yarımadanın, Bizans ve Osmanlı’dan miras kalan onca değerin bize bir mesajı olduğunu düşünüyorum.” Aynı zamanda Şalom Gazetesi köşe yazarı da olan Gabay, antisemitizmin medya eliyle teşvik edildiğini de şu şekilde değerlendiriyor:

“Özellikle kimi medyanın kışkırtması, taraflı yayınlarla gündemde tutulan ve cezasız kalan antisemitizm, bizi ileriye yönelik tedirgin ediyor. Sadece Yahudi toplumunu değil, tüm azınlıkları eşit vatandaşlık altında toplayacak düzenlemelerin yapılması bunun yanında toplum olarak da birbirimizi daha iyi tanımamız gerektiğini düşünüyorum. Edirne Sinagogu’nun açılması ile yakalanan olumlu havanın, ülkeler arasındaki politik durumların etkisi altında kalmadan samimi bir şekilde ilerletilmesini umuyorum.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler