Hatip Dicle İmralı yolcusu

DTK Eşbaşkanı Hatip Dicle, isminin geçtiği İmralı’da kurulacak sekretarya ve Bingöl cinayetini değerlendirdi

Yayınlanma: 24.10.2014 - 03:20
Abone Ol google-news

Demokratik Toplum Kongresi Eşbaşkanı Hatip Dicle, isminin de geçtiği İmralı’ya kurulacak sekretaryada yer alıp, adaya gitmesi halinde Abdullah Öcalan’la 21 yıl sonra görüşmüş olacağını söyledi. Sekretaryada yer alması durumunda yine bir tür “cezaevi görevi” olarak İmralı’da kalmasının da gündemde olmasıyla ilgili olarak da Dicle, “15 yıl hapislik nasıl demokrasi ve özgürlük mücadelesinin bedeliyse bunu da aynı şekilde kabul ederim. Bu bizim halkımıza borcumuz” dedi. Dicle, Bingöl-Karlıova’da Hüda-Par üyesinin öldürülmesi konusunda ise “Tam Hüda-Par ile diyalog başlatmışken işlenen bu cinayet çok karanlık. Hükümet aydınlatmak zorunda” diye konuştu.

AKP’nin mesajları farklı, adımlar farklı

Hükümet içinde Kobani olayları sonrası HDP’yi ve özellikle eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ı hedef alan, çözüm sürecinin zarar gördüğüne yönelik açıklamalar ve buna karşın Öcalan’ı öne çıkaran söylemler dikkat çekerken, birdenbire İmralı’ya sekretarya konusu hızla gündeme girdi. “Öcalan’ın koşullarının iyileştirilmesi” çerçevesinde sekretarya adımı atılırken, AKP’den yapılan açıklamalarda bunun gerçekleşmediği mesajları verilmeye çalışıldı.

Hatip Dicle, 1994 yılında DEP genel başkanlığı yaptıktan, dokunulmazlığı kaldırılıp yargılandıktan sonra 10 yıl hapis yattı. 2004 yılında serbest kalan Dicle, 2009’da KCK davalarından tutuklandı ve 5 yıl daha yatarak toplam 15 yılını cezaevinde geçirdi. Dicle, DTK eşbaşkanlığıyla birlikte yeniden aktif siyasete ısınırken, ismi İmralı’da kurulacak ve sürekli görev yapacak sekretarya için gündeme getirildi.

Görüşmeler sürüyor

Hatip Dicle, Cumhuriyet’in sorusu üzerine sekretarya konusunda, “Şu aşamada ben de Sırrı Süreyya Önder arkadaşımızın açıklamasından duydum. Henüz arkadaşlarla oturup bir değerlendirme olmadı. Sanırım şimdi değerlendireceğiz. Ancak bildiğim kadarıyla sekretaryanın yapısı ve çalışma koşulları konusunda tam bir netlik yok. Bildiğim, hükümetle de görüşmeler sürüyor” dedi.

Benim borcum

Dicle, kendisinin de içinde olacağı belirtilen İmralı’daki sekretaryada görev alacakların, gece de dönmeden sürekli adada kalabileceklerine ilişkin çalışma yönteminin, 15 yıllık hapisliğin ardından yine cezaevi görevi olması konusunda da, “Ben Türkiye’de demokrasinin daha gelişmesi, gerçek bir demokrasi olması nedeniyle 15 yıl hapis yattım. Demokrasiye katkı olacaksa her zaman bu bedeli öderim. Benim için cezaevi yılları nasıl özgürlük ve demokrasi mücadelesinin bedeliyse, böylesi bir cezaevi görevini de aynı şekilde kabul ederim. Bu aynı zamanda benim Türk ve Kürt demokrasi güçlerine ve halkımıza olan burcumuzdur” diye konuştu.

21 yıl önce görüştüm

Sekretaryada yer alması durumunda Öcalan’la 21 yıl sonra ilk kez yüz yüze görüşmüş olacağını da belirten Dicle, “Ben kendisiyle en son 1993’te görüştüm. O zaman CumhurbaşkanıÖzal’ın araya girmesiyle partili milletvekilleri için Lübnan’a gidip Öcalan’la görüştük. Özal bizim o zaman ateşkes ilan etmeye hazırlanan Öcalan’a mesaj iletmek için gitmemizi istemişti. Kendisiyle son görüşmem odur” dedi.

Tam diyalog başlamışken

Hatip Dicle, Bingöl-Karlıova’da Hüda-Par üyesi Fethi Yalçın’ın önceki gün öldürülmesi konusunda ise şunları söyledi:

“Tam biz Diyarbakır’daki sivil toplum örgütleri aracılığıyla Hüda-Par ile diyaloğa geçmişken bu cinayetin işlenmesi ilginçtir. Zamanlaması çok dikkat çekici. Oldukça karanlık bir olay. Üstelik öldürülen kişinin kardeşi bizim partilimiz. Bunun mutlaka aydınlatılması gerekir. Bunu aydınlatma görevi de hükümetindir. Geçmişte uzun süre PKK-Hizbullah çatışması altında olaylar tezgâhlandı. Bizim böyle karanlık eylemlerle Kürtler arasında çatışma yaratılmak istendiğine dair sezgilerimiz var ve bu çok tehlikeli. Hükümetin dikkatini çekiyorum. Aydınlatmak zorunda olan. Hükümetin aydınlatmak zorunda olduğu bir başka cinayet ise Adana’da Azadiya Velat çalışanının öldürülmesidir. Görgü tanıklarının anlatımları var ama hükümet harekete geçmiyor. Bu çok büyük bir tehlike.”

Öcalan’ın konumu - Erdoğan’ın villaları

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Öcalan’ın koşullarının iyileştirilmesi konusundaki hazırlıklar kendisine sorulduğunda, “kalkıp da özel villa tahsis edecek hal yok” açıklaması yapmıştı.CHP Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Bekaroğlu, Erdoğan’ın bu açıklaması için, “Bir iyileştirme konulunca pazarlığın villadan açılması çok ilginç. Çünkü akıllarında hep villa var. İşleri güçleri villa. Villayla meşguller” değerlendirmesini yaptı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler