Cuma hutbesi Başbakan'ın konuşması gibi

Gündeme bomba gibi düşen Dışişleri Bakanlığı’ndaki Suriye savaş planlarıyla ilgili ses kaydı sonrasında tartışmalar sürerken, Diyanet'in Cuma hutbesinde de ses kayıtları için AKP'nin söyledikleriyle örtüştü.

Yayınlanma: 28.03.2014 - 13:47
Abone Ol google-news

Bu tartışmaya Diyanet İşleri Başkanlığı da katıldı. Bugünkü Cuma Namazı hutbesinde “Günümüzde birçok hata, hürriyet kavramının yanlış anlaşılmasından kaynaklanmaktadır.” denilerek Twitter ve Youtube yasakları adeta savunuldu. Diyanet’in hutbesinde dün yayınlanan ses kaydına da gönderme yapılan ifadelerr yer aldı. Diyanet hutbesinde "Kitle iletişim araçlarıyla dünyamızın küçüldüğü, geminin dibini delmek isteyenlerin çoğaldığı, teknik imkânları kullanıp tabiatın ekolojik dengesini dahi bozacak kadar ileri gittikleri günümüzde insanlık" ifadeleri yer aldı.

SOSYAL MEDYADAN DA TEPKİ

Cuma hutbesinde söylenenlerin Başbakan Erdoğan'ın konuşması gibi değerlendiren bazı yurttaşlar tepkilerini de sosyal medyaya yansıttı. Bazı kullanıcılar Cuma Hutbesi'nin Başbakan'ın konuşmasından farkı olmadığını ileri sürerek, 'AKP'nin seçime bir gün kala dini bu kez de seçim için kullandığı için tepki gösterdi.

 

Diyanet'in Cuma hutbesi sosyal medyayı salladı - FOTO GALERİ

 

"GEMİNİN DİBİNİ DELMEK İSTEDİLER"

Yayınlanan ses kaydı sonrasında AKP’li yöneticiler bunu “vatana ihanet” şeklinde yorumlarken, Cuma hutbesinde bu yorumları destekleyen şöyle bir bölüm yer aldı:

Peygamber Efendimiz (s.a.s), Cahiliye karanlığındaki kalplere iman nurunu yerleştirmek için elinden gelen gayreti gösteriyordu. Bir yandan hâl ve hareketleriyle getirdiği hidayeti yaşayarak sunarken bir yandan da etkili ve üstün hitabetiyle ilâhî mesajı en hikmetli kelimelere döküyordu. Bir gün insan ve toplum için hayatî bir önem taşıyan “hürriyet ve mesuliyet” duygusunu ashâbına güzel bir benzetmeyle şöyle anlatıyordu: Toplumsal sorumluluğun ve bireysel hürriyetin sınırlarını belirleyen bu hadis-i şerifte Sevgili Peygamberimiz (s.a.s), çok beliğ bir üslupla yaşadığımız dünyayı bir gemiye, bütün insanları da bu gemide yol alan yolculara benzetir. Yolcular kendi içlerinde iki kısma ayrılır. Bir kısmı Allah’ın koymuş olduğu sınırları gözeten ilim, irfan, akıl ve erdem sahibi insanlar; diğer kısmı ise bu sınırları çiğneyen, heva ve arzularına esir düşmüş, hürriyeti başıboşluk ve sorumsuzluk olarak telakki eden, sonu hem kendisinin hem de insanlığın felaketi olacak bir hürriyet anlayışına sahip olan kimselerdir.

Gemi hareket etmeden önce bu iki grup insan kura ile gemide yolculuk yapacakları yerleri belirlemiş, birinciler üst kısımda, ikinciler ise alt kısımda yerlerini almışlardır. İlahî rotada seyreden gemi, tam denizin ortasına vardığında aşağıdakiler güya yukarıdakileri gidip rahatsız etmemek gibi masumane görünen bir bahaneyle su ihtiyaçlarını gidermek için geminin dibini delmek isterler.

İşte bu hâl karşısında yukarıdakiler bütün insanlığın ortak malı olan bu geminin delinip su almasına mani olmadıkları takdirde yukarıdakilerle aşağıdakiler hep birlikte helak olacaktır. Ancak önlerine durup hikmetli bir yolla engel oldukları zaman sadece kendileri değil aşağıdakiler de batmaktan kurtulacaklardır.”

"ESARETE VE FELAKETE SÜRÜKLER"

Hutbenin devamında sosyal medyaya getirilen yasaklar "Günümüzde birçok hata, hürriyet kavramının yanlış anlaşılmasından kaynaklanmaktadır. Zira çoğu kimseye göre hürriyet, kişinin her yapmak istediğine sahip olmasıdır. Ancak unutmayalım ki böyle bir anlayış hem kişiyi hem de toplumu esarete ve felakete sürükler." şeklindeki ifadelerle savunuldu.

İşte o ifadeler:

Hutbemin başında okuduğum ayet-i kerimede Rabbimiz “İnsan, kendisinin başıboş bırakılacağını mı zannediyor?”[2] buyuruyor. İslam’a göre hürriyet, başıboşluk demek değildir. Sorumsuzluk demek hiç değildir. Hürriyet, kötülük yapma ve günahlara dalma özgürlüğü demek değildir. Hürriyet, insanın, sadece başkasının köleliğinden, sadece başkasının emir ve direktiflerine göre yaşamasından kurtulması demek de değildir. Hürriyet, Allah’tan başkasına boyun eğmemek, O’ndan gayrısına teslim olmamak anlamına gelir. İslâm’da hürriyetin çok geniş bir anlam dünyası vardır. Hatta İslam alimleri iffet, içtihat, sabır, hilm, af, cömertlik, kanaat ve takva gibi yüce hasletleri hep hürriyetin birer şubesi olarak değerlendirmişlerdir. Zira iffet, cinsel arzulara esir olmamaktır. İçtihat, tembellik ve rahata esir olmamaktır. Sabır, korku ve sıkıntıya esir olmamaktır. Hilm, öfkeye esir olmamaktır. Af, intikam duygusuna esir olmamaktır. Cömertlik ve kanaat, mal sevgisine ve paraya esir olmamaktır. Takva ise nefsin hevasına ve şeytana esir düşmemektir. İslâm’ın insana kazandırmak istediği hürriyet, en başta kendi hevâ, heves, tutku ve arzularına kul ve köle olmaktan kurtulması anlamındaki hürriyettir. Ahlâkî ve vicdanî hürriyettir. İrade hürriyetidir. İrade hürriyeti kazanılmadan diğer hürriyetler korunamaz.

Kardeşlerim!

Günümüzde birçok hata, hürriyet kavramının yanlış anlaşılmasından kaynaklanmaktadır. Zira çoğu kimseye göre hürriyet, kişinin her yapmak istediğine sahip olmasıdır. Ancak unutmayalım ki böyle bir anlayış hem kişiyi hem de toplumu esarete ve felakete sürükler.

Kitle iletişim araçlarıyla dünyamızın küçüldüğü, geminin dibini delmek isteyenlerin çoğaldığı, teknik imkânları kullanıp tabiatın ekolojik dengesini dahi bozacak kadar ileri gittikleri günümüzde insanlık, Kur’an-ı Kerim’in ve Sevgili Peygamberimiz (s.a.s)’in özgürlük ve sorumluk konusundaki mesajlarına her zamankinden daha fazla muhtaçtır.

Aziz Kardeşlerim!

Hepimiz, Rabbimizin bize emanet ettiği ortak gemide ebediyete doğru seyrüsefer halindeyiz. Rabbimiz, can emanetini sahibine teslim edinceye kadar bu gemiyi delmeden ve deldirmeden, sahil-i selâmete erebilmeyi cümlemize nasip ve müyesser eylesin!”

Diyanet'in Cuma hutbesinin twitter'daki yankıları şöyle:

Mahmut ?@mahmutyaman92

Diyanet işleri varsa yüreğiniz haftaya "Rüşvet alanda verende melundur" "Beytü-l maldan hırka bile aşıran şehit olmaz" cumlelerini soyleyin

TEK TÜRKİYE ?@tekturkiye79

Diyanet bu saatten sonra her Cuma hutbesinde 1 tane Tape dinletse de "dilsiz şeytan" imajini yikamayacak @ihsanylmz @tuncayopcin @myikar

vaya ?@vayacondioss 

28 mart 2014. seçimden 2 gün önce diyanet eliyle, Allah'ın evi camilerde, hutbeyle alttan alttan algı yönlendirmesi yapıldı siyaset için.

Cassandra ?@cassandra_2129 

"İzzet ve haysiyetimi kaybettim, hükümsüzdür." İmza: Diyanet

fatih yaşlı ?@fatih_yasli 

diyanet de politik aile şirketine bağlı olduğu için, bugün cuma namazında ulusal güvenlik hutbesi okunmuş.

Kozmik Bilgiler ?@kozmikbilgiler

Diyanet bugünkü hutbeyi BB'ye yazdırmış olsaydı bu kadar açıktan AKP'ye oy isteyemezdi..!

Son Vesayet ?@SonVesayet 

AA,TRT,Diyanet,Mit anlayın siz AKP'ye değil DEVLET'e aitsiniz!Politikanızı yayınınızı,susmanızı ve hutbenizi AKP belirleyemez!

Ünal Tanık ?@tanikunal

Cuma hutbesini iktidar bildirisine çeviren Diyanet, "Biz de tarafız" demiş. Yolsuzluk kelimesini alınmasınlar diye lugatlarından silmişler.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler