Politikacıları Niçin Öldürmeliyiz*

31 Aralık 2013 Salı

Çünkü onlar yalancıdırlar. Ve iftiracı. Ve çıkarcı.
Zaaflarımız onların silahıdır. Gafletlerimiz zaferi.
Korkularımızın kuytularında gizlenirler ve çaresizliğimizi sömürürler.
Acımasızdırlar. Ve iştahlı. Ve arsız. Ve terbiyesiz.
Biraz güçsüz düşsek, silindir gibi üzerimizden geçip giderler.
Bir dirhem iktidarla hemen sarhoş olur ve kendilerinden önce yapılmış ne varsa hepsine hoyratça saldırırlar.
Geçmişe ve geleceğe kördürler.
Ne el almayı severler, ne el vermeyi. Her şeyi kendi elleriyle yeniden kurmak ve yıkmak isterler.
Vefasız, nankör ve kalleştirler.
Politikacıları niçin öldürmeliyiz?
Çünkü onlar dilbazdırlar.
Ve dilleri ağızlarına büyük gelir; boğularak ve boğarak konuşurlar.
Lafları dikenlidir; o dikenleri hep bize batırırlar.
Karanlık, korkunç, tehditkâr ve vahşidirler.
Sınırlarını bilmezler ama sınır koymaya heveslidirler.
Kanunları ve yetkileri har vurup harman savururken müsrif; hak ve hukuk dağıtırken cimridirler.
Yapmacıktırlar. Ağlamaları gerekiyor diye ağlar, gülmeleri gerekiyor diye güler, küfretmeleri gerekiyor diye küfrederler.
İçtenliği umursamaz ama içten pazarlığı çok iyi bilirler.
Maske üstüne maske takarlar.
Politikacıları niçin öldürmeliyiz?
Çünkü yalanlarına sadece bizi değil kendilerini de inandırırlar.
Dünya etraflarında dönsün isterler. Dünyayı tersine döndürmek isteyenleri gözlerini kırpmadan yok ederler.
Bizim evlerimize ancak cebimizdeki, kalbimizdeki ya da aklımızdaki bir şeyi almak için girerler. Bizi asla evlerine kabul etmezler.
Her fırsatta sırtımızı sıvazlar, gözyaşlarımızı silerler.
Ama kendilerine zinhar dokundurtmazlar.
Politikacıları niçin öldürmeliyiz?
Çünkü onlar korkaktırlar; arkalarında iz bırakmadan yürümeye çalışırlar.
Kendilerinden güçlü birini görünce kuyruklarını hemen bacakları arasına saklarlar.
Dindardırlar; ama Allah’tan hiç korkmazlar.
Muhafazakârdırlar ama ahlaksızlıktan hiç gocunmazlar.
Bizi kandırarak iktidarda kalmayı kendilerinden öncekilerden öğrenirler ve hiç unutmazlar.
Bir yere gitmeleri gerekirse yollar onlar için boşaltılır.
Ve yollarına çıkan her kimse hunharca hırpalanır.
Ne dostlukları samimidir ne düşmanlıkları.
Politikacıları niçin öldürmeliyiz?
Çünkü pırıl pırıl giyinirler; saçları taralı, sakalları tıraşlı, kirlerini içlerinde gizlerler.
İşin kötüsü çocuklarını da kendileri gibi yetiştirirler.
Politikacıları, söyleyin, nasıl, nasıl kurtaralım?

* Bu yazı Şükrü Erbaş’ın, “köylülük” hakkında söylenebilecek tüm olumsuz özellikleri acımasızca sıraladığı ve neticede “Köylüleri kurtaralım kurtarmasına ama önce onların gerçekleriyle de yüzleşelim” demeye getirdiği “Köylüleri Niçin Öldürmeliyiz” adlı gözü pek ve dili sert o hoyrat şiirine öykünerek yazılmıştır.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları