Mantığın çivisi, hukukun cılkı

04 Kasım 2016 Cuma

Bu ülkede niyeti en baştan belli bir politikacı...
İpliği ta en baştan pazara çıkmış bir cemaatin açık desteğiyle en yüksek mevkiye kadar tırmanıp iktidarı ele geçirdi.
Bu süreçte kâh arkasında kâh yanında duran cemaate istediği her türlü imtiyazı verdi;
Bunu da bir meziyetmiş gibi kürsülerden ilan etti.
Sonra o cemaatle alenen çıkar çatışmasına girdi.
Bu çatışmanın bedelini çatır çatır ülkeye ödetti.
Ülkeyi belaya kendisi sürüklememiş gibi şakşakçılarına hayali kahramanlık destanları yazdırdı.
Bu arada anayasayı, hukuku takmamakla böbürlendi.
Geldiği mevkinin tarafsızlık ilkesini rahatça hiçe saydı.
Tek adamlığa yükselebilmek için ülkeyi resmen cayır cayır yaktı.

***

Halkı, kadınların özgürleşmesinin ancak kapanmalarıyla olabileceğine inandıranların peşinden giden kifayetsiz bir sağduyu...
Darbelerden alınan yaraların ancak laikliğin tepetaklak edilmesiyle sarılabileceğine ikna olan yaralı bir irade...
Askeri vesayeti kaldırmanın, alnında “İslami vesayet” yazanlara kalmasından işkillenmeyen eksik bir akıl...
Hepsi bir olup Atatürk ve İnönü’den iki ayyaş diye bahseden bir liderin önünü aça aça ülkeyi bugüne getirdiler.
Yıllarca Türkiye İran mı olur, Afganistan mı olur...
Sokaktaki kıyafetimize karışılır mı, karışılmaz mı...
Cumhuriyet inançlıları hor gördü mü, görmedi mi diye tartışanlar;
Cevabı artık bulmuş olmalılar.
Türkiye İran ya da Afganistan olmadı;
Ama yıllardır Gülen haberleri yapıp cemaatle uğraşan hatta bu yüzden başı beladan kurtulmayan Cumhuriyet gazetesi iktidarın ithamıyla bir anda FETÖ işbirlikçisi oldu.
Bölücü terör destekçisi oldu.
Kerameti kendinden menkul meşum darbeye çanak tutar oldu.
Gazetecilik külliyen suç oldu.
Suçlar ve cezalar...
Suçlular ve suçlayanlar birbirine karışır oldu.
FETÖ işbirlikçisi olmakla suçlanan Cumhuriyet’i suçlayan savcının FETÖ sanığı olmasını haber yapan gazeteci haber yapmaktan suçlu oldu!

***

Bugüne kadar olan bitenlerin sorumluluğunu Cumhuriyet rejimine, Atatürk devrimlerine, sol politikaların yetersizliğine yükleyenler;
Bugün olanların sorumluluğunu neye yükleyeceklerini şaşırmış durumdalar.
Olan biteni anlamak için artık akıl yürütmenin hiç faydası yok.
Olan biten, zerre kadar mantık da içermiyor.
Sadece iyice palazlandılar ve sonra da bodoslama daldılar.
Rejimi yıkmanın hoyratlığına kapıldılar.
O yüzden artık gazeteciliği külliyen suç ilan etmekteler.
Ve farkında değiller;
Bunu yaparken kendi suçluluklarını şuursuzca kayda geçirmekteler.
O yüzden olan bitende, hiç aramayın, mantık falan bulamazsınız.
Ama gerçek suçu ve suçluyu şıp diye yakalarsınız.  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları