Fikrimin ince bekçisi

16 Ağustos 2017 Çarşamba

Şundan on yıl önce tüm mahallelere bekçi gelecek dense...
Daha sokaklarda adım başı güvenlik kameralarının olmadığı o ıssız dönemlerde...

Hırsızlara, kapkaççılara, tacizcilere karşı insanları koruyup kollayacak güvenlik görevlilerinin nostaljik varlığı, tıpkı romantik tramvaylar gibi, hoşa bile giderdi.
Ama artık büyük küçük tüm biraderler gözlerini tek tek sokaktaki insanların üzerine diktiler.
Kendileri gibi olmayanları keklik gibi avlamanın peşindeler.
Önce muhtarlara ispiyonculuk gazı verdiler şimdi de sokaklara bekçiler salıyorlar.
Bu bekçiler...
Özel harekâtçılar tarafından eğitildiler.
Ve amirleri tarafından “Silahınızı kullanmakta tereddüt etmeyin” diye tembihlenerek aramıza gönderildiler.
Adları “Gece Kartalları”.
Yırtıcı kuşlar gibi gece boyunca üzerimizde uçacaklar.
Ve karanlıkta gören gözleriyle kim bilir kimleri suçlu, kimleri ahlaksız diye kodlayacaklar.
Şu anda birçok açıdan suç yuvası olan Taksim’e bakalım...
Meydan’da anıtın hemen çevresinde hafta sonları gece yarısından sonra Suriyeliler yerlere işporta tezgâhlar açıyorlar.
Turizm polisleri, Taksim Meydanı’nı 90’ların Topkapı’sına çeviren bu yasadışı tezgâhların arasında sayfiye yerinde gezer gibi geziyorlar.
Midye satanları, akordeon çalanları yerlerde sürükleyen şehir zabıtası koca Taksim’in göbeğindeki bu yeni pazara kör dolaşıyor.
Yine Beyoğlu’nda çoğu Suriyeli sokak çocuğu yetişkinlerin kirli dünyasında korunmasızca sabahlıyor..
Ne resmiler ne de siviller o çocuklar için kıllarını kıpırdatıyorlar.
Şimdi içinde adım başı polis olan ama suç denizinde boğulan bu kalabalığa bir de bekçiler eklenecek.
Acaba bu bekçiler Beyoğlu’nun mahallelerinde nasıl bir görev anlayışıyla çalışacak?
Bir bekçi sokağınızda akşamdan sabaha neyin nöbetini tutacak?
Sivillerin, resmilerin görmezden geldiği suç trafiğini durdurmak için elleri tetikte mi dolaşacaklar?
Kuytularda başlarına kim bilir neler gelen küçük çocukları, kabuğu günden güne kalınlaşan zamane mafyasının elinden kurtarıp olmaları gereken güvenli bir yere mi taşıyacaklar?
Sergi açılışlarını basan, ellerinde sopalarla mahalle aralarında dolaşıp naralar atan, “entel avı”na çıkmış Tophane kabadayılarını mı durduracaklar?
Parklarda öpüşüp koklaşan gençlerin, gönlünce giyinen kadınların, sokaklarda neşeyle dolaşan geylerin kendisini ahlak bekçisi sanan yobazlar tarafından tehdit edilmesini, dövülmesini mi engelleyecekler?
Köpek gezdiren, kedi besleyen insanların üzerine yürüyen hayvan düşmanlarını mı hizaya getirecekler?
Gece kartalları...
Gerçekten yüksekten mi uçacaklar yoksa hayata alçak pikeler mi yapacaklar?

***

Mahallenizde artık, tetiği çekmekte tereddüt etmeyecek bekçilerle birlikte yaşayacaksınız.
Onların tereddütsüzlüğü her an sizin tereddüdünüzle birleşebilir.
Bir hırsız ya da saldırganla karşılaştığınızda çığlık atarsanız...
Bekçiler, evet, hızla yardımınıza gelebilirler;
Ama ya silahını gereksiz yere ve tereddütsüzce üzerinize doğrultan bir bekçiden korkup çığlık atarsanız?
Sizi ondan kim kurtaracak?
Onu o tetiği çekmekten hangi sağduyu alıkoyacak?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Yanık saraylar 4 Ağustos 2021
Patron çıldırdı 30 Temmuz 2021

Günün Köşe Yazıları