Skandalı Önleyen TOBB’ye Şükran Borçluyuz

23 Mayıs 2014 Cuma

İşadamının en önemli özelliği tedbirli olmak! Yasalar bunu “müdebbir tüccar” diye tanımlıyor. TOBB, dün tam bir “müdebbir tüccar” gibi davrandı. Kurulduğu 1950 yılından beri uyguladığı protokolü kenara itti. Belki CHP lideri Kılıçdaroğlu’na biraz ayıp etti ama bu ayıp sayesinde büyük bir skandalı da önlemiş oldu.
Belli ki Danıştay’da yaşanan olaydan ders çıkarmıştı.
Kılıçdaroğlu’nun pek muhtemel olan “ayar verici” konuşmasına sinirlenecek Başbakan’ın kürsüye yürümesini, hatta yumruk veya kafa falan atmasını önledi. Çünkü Erdoğan konuşmasını yaptıktan sonra çekip gitmişti.
Bu defa yanında götüreceği cumhurbaşkanı ile Genelkurmay başkanı yoktu. Korumalarıyla yetindi. Yanındaki Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ise Genelkurmay başkanımızdan daha yürekli çıktı. Sorumlu davrandı. Başbakan’a uymadı. Oturdu ve CHP liderini dinledi.
Başbakan için “Taktik ustası” deniyor. Bu defa taktik geri tepti. Çekip gitmesi sayesinde Kemal Bey haklı olarak çok sinirlendi. “Çekip gitmek, seni muhatap almıyorum!” demekti ama taktik geri tepti.
Başbakan’ın, sözde çok önem verdiği adap ve edebe uymayan davranışına tepesi atan Kılıçdaroğlu, bendenize göre, kurultaylar ve mitingler dahil, siyasi hayatının en güçlü, en etkili, en mükemmel konuşmasını, hem de 700 binlik kol saati işareti eşliğinde yaptı. Böylece Başbakan’ın bir sözü de doğrulamış oldu: Öfke gerçekten belagat ve hitabet sanatı olabiliyormuş.

***

Birçok meslektaş gibi bendeniz de gazeteciliğe “polis-adliye muhabiri” olarak adım attım. Cinayet duruşması izlemekten, cinayet kurbanının evine gidip geride kalan aile fertlerinden damatlıklı-gelinlikli fotoğraf dilenmekten bıktığımı gören haber şefim adı mafya babasına çıkmış biri ile röportaja göndermişti. Hapisten yeni çıkmıştı. Randevu alıp yazıhanesine gittim. Bekleme salonunda, karanlık yüzlü suratı ustura kesikli adamlar oturuyordu. Biraz adamlarının, biraz da kendisinin aşırı kibarlığı şaşırtmıştı. Bu yüzden soruların sırasını şaşırdım. En son soracağımı önce sordum: “Size mafya diyorlar, doğru mu?”
Birden ayağa kalktı. Elindeki tesbihi masaya çarptı: “Mafya mı? Bana mafya diyenin neslini kuruturum. Çoluk çocuğunu kuru ekmeye muhtaç ederim! Kimmiş mafya ya?!” Dün Başbakan’ı dinlerken kırk yıl önceki bu sahne gözlerimin önüne geldi.

***

“Kimmiş diktatör ya! Diktatör olsam sen ortalıkta dolaşabilir misin?”

Sabah, milli gelirimizin 18 bin 390 dolar olduğunu yazdı. Bu kişi başına 37 bin 500 TL demek. Soma’da ortalama aile sayısı 4 kişi. 4 çarpı 37.500 TL 150 bin TL demek. Yani ayda 12.500 TL. Zarrap, eşini de koluna takıp buralara gelse, birileri ona sorsa... Cari açığı o kapattığına göre.

Korku Kömür Karası
Madencilerle ilgili en can alıcı açıklamayı dün Çalışma Bakanı Faruk Çelik yaptı. “Maden işçileri” dedi, “Kömür ocaklarındaki eksikleri yetkililere bildirmiyor. İşverenle kıdem tazminatı bağları var. Dolayısıyla korkuyorlar!” Herkesi kömür işçisinin ölümden korktuğunu sanıyor.
Korksalar yerin yedi
kat dibinde çalışlar mı? 301 kişiye mezar olan ocağın bir an önce açılmasını isterler mi? Ölenler dahil madenciler, ölümden değil, işsiz kalmaktan, çoluk çocuğu aç bırakmaktan korkuyorlar.
Bu korku, maden şirketlerinin, taşeron patronlarının elindeki en büyük koz.
Ama şirketler ve patronlar da korkuyor.
Onlar da Başbakan’ı kızdırmaktan korkuyor. Mitinglerine baretli madenci göndermeleri, Başbakanlık’ın “bedava kömür havuzları”na, “malum vakıflara” katkı bu yüzden.

***

CHP Liderine Düzeltme Seçim sisteminin adaletsizliği keşke Kemal Kılıçdaroğlu’nun dediği gibi yüzde 49 oy alıp yüzde 51’i ele geçirmek olarak kalsa. AKP 2002’de yüzde 34.2 oy aldı. Meclis’in yüzde 66’sını ele geçirdi. (363 mlletvekili) En büyük darbe bu: Üçte 1 oy al, TBMM’nin Üçte 2’sine el koy!

Dengi Dengine
Pek dikkat çekmedi. Taziye için ABD Başkanı Obama, Abdullah Gül’ü aradı.
Rusya lideri Putin ise Tayyip Erdoğan’ı. Herkesin muhatabı kendine. Kimse muhatabın, çıkacaktır falın, bellidir halin!

***

Kucak Arayan Trafik,
PKK’nin açığını Soma faciası kapattı. Trafik canavarı ise 7/24 mesaide. Yılbaşından bu yana yollarda toplam 4 kat büyüklüğünde Soma felaketi yaşandı.
Ama taksitle, saat saat, gün gün yaşandığı için yeterince haber değeri taşımadı, taşımıyor.
Hurdaya dönmüş araçların içinden itfaiyenin vinç ile keski makaslarıyla kurtardığı yaralıların çıkarttığı ölülerin sergilediği manzara Soma’da günlerdir izlediğimiz manzara kadar karanlık.
Dün cenazeden dönerken yok olan 4 kişilik aile, önceki gün düğüne giderken ölen 2’si çocuk 5 yurtaşımızın da Soma’dakinin benzeri ihmallerin kurbanı olduğunu bulup ortaya çıkaracak bir siyasi irade gerekiyor.
Seçilecek cumhurbaşkanı belki buna el atabilir diye umalım.
Milleti kucaklayacak birini aradığımıza göre...  



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Gerçeğin demine Hu 28 Nisan 2024
Erdoğannâme... 14 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları