Tarzan Zor Durumda

10 Aralık 2012 Pazartesi

\n

\n

Zor yazı. Zor olduğu için de en kolayı, başlığıTarzan Zor Durumdadiye yazmaktı. Hem hangi köşebent yazılarında kendinden söz etmez ki? Ben de bazen çok, bazen az kendimden haber veriyorum, kendime de haber veriyorum belki de. \n

\n

Orhan Koçakın Denemede İçtenlik başlıklı bir yazısını okumuştum yıllar önce, epey not almışım yazıdan ama kaynağını belirtmemişim. Orada, Jean Jacques Rousseaunun İtiraflar kitabının başında yazdıklarını anar: Daha önce benzeri görülmemiş bir işe giriştim, tamamlandığında taklitçisi de olmayacak bu girişimin. Amacım hemcinslerime, her bakımdan doğaya uygun bir adamın portresini sunmak ve portresini yapacağım adam da benim.Koçak, bu adamın projesinin asıl özgünlüğünü de şöyle özetler: Kendini sadece asil, temiz ve cömert bir kişi olarak değil, aynı zamanda kötü, hatta iğrenç bir kişi olarak da sunmaktır.\n

\n

Şaşırtıcı geliyor, insanın bu ipiçtenlikkarşısında kendini suçlayası geliyor, geliyor ama, Rousseaudan da ilk taşı hiç günahı olmayan atsıncümlesini ya da başkası cehennemdir sözünü hatırlatırcasına devamı geliyor: Öyleyse hemcinslerim çevremde toplansın ve itiraflarımı dinlesin. Alçaklıklarıma homurdansınlar ve kötülüklerim yüzlerini kızartsın. Ama onlar da kendi kalplerini aynı içtenlikle açığa vursunlar ve görelim bakalım ben ondan daha iyi bir adamdım diyebilen çıkıyor mu?\n

\n

Öyle bir adamçıkmış mı bilmiyoruz ama, Rousseaunun kızgınlığı biraz da bu içtenlik projesini kendisinden 200 yıl önce denediği için içtenliğin denemecisiMontaignee yönelik: Montaignein sahte yapmacıksızlığı beni hep eğlendirmiştir. Hatalarını itiraf ediyormuş gibi yaparken aslında sadece sevilecek özelliklerini itiraf ediyordur; oysa ben, her zaman insanların en iyisi olduğuna inanmış olan ben, ne kadar saf olursa olsun çirkin bir günah içermeyen hiçbir insan kalbi olmadığını hissetmişimdir hep.\n

\n

Bu yazı Koçak, Rousseau, biraz da Montaigne arasında geçiyor, ben de hem zor durumdaki Tarzan hem de bir köşebentolarak, yazıya girmek için çabalasam da olmuyor. Üstelik Orhan Koçakın şu sözlerinden sonra: Rousseau bir bakıma bir model sunmuştur sonraki deneme yazarlarına: Kendi zaaflarını anlatması, aslında herkesin zaafları olduğunu söylemek içindir. Başkalarını suçlayabilmek için kendini suçlamaktadır. Ve kendisini hem tekil bir bireyhem de genel bir insan, yaniherkesolarak kurgular.\n

\n

Böylece itiraf edebiyatıda Rousseau tarafından başlatılmış olur. Herkes herkes ve dolayısıyla da hiçkimseolur. Ama kimse de sadece kendisinden ibaret değildir. Bir itirafta bulunmak üzere Tarzanı başlığa yolladım, fakat defterdeki alıntılar arasında Orhan Koçakın yazısını görünce, o biraz daha zor durumdabeklesin diyerek yol değiştirdim. Kim bilir belki de itirafım daha bir sahicilik kazanmıştır böylelikle. Sözüm söz, Tarzanı bu zor durumdan kurtaracağım ve itirafedeceğim.

\n


Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Üvey Sayfa 14 Ocak 2013
Cemali Mektup 7 Ocak 2013

Günün Köşe Yazıları