AKP’nin ilk kimliği...

10 Mart 2022 Perşembe

Başından beri AKP’ye ilişkin yanlış bir bakış yerleşti. Genel olarak birinci kimliğinin “dini değerler” olduğu anlayışı öne çıktı. AKP de bunu çok iyi oynadı. 

Hakkını teslim etmek gerekir!

Oysa daha ilk günden önceliklerine bakınca ana kimliğinin vahşi kapitalizmle karışık küresel sermayenin taşeronluğu olduğu gün gibi ortada.

İlk icraatı; nereden buldun yasasını kaldırıp kara, “beyaz” her türlü paranın, bedelini, komisyonunu ödemek şartıyla kendisinin kontrol ettiği ekonomiye katılması oldu.

Ardından gelsin değerinin 3-5-10 katı altına satışlar. Gelsin en çok kullanılan ilk beş ilacı üreten ilaç fabrikalarını kapatışlar. Gelsin doğal zenginliklerin sınırsız kullanımını sağlayan “yasal” düzenlemeler.

***

Gündemi geçmişe boğmayalım, borç da olsa rahat para bulunduğu dönemde yukarıda sıraladıklarımız göze batmıyordu. Bu nedenle de anlatılması zordu. Şimdi 19 yıllık icraatın sonuçlarını yaşıyoruz.

Koronavirüs salgını, Ukrayna savaşı elbette olumsuz etkiliyor ama asıl sorun icranın başı.

Gündemde bitip tükenmek bilmeyen zamlar var. En çok can yakanı akaryakıt, elektrik, doğalgaz. Bu üçüne zam demek bütün ürünlere zam demek. Bakan elektrik dağıtım şirketleriyle fiyatların aşağı inmesi için toplantı yapıyor. Şirketler, indirim değil zam şart karşılığını veriyor. Bari hemen olmasın diye anlaşıyorlar. Önümüzdeki günlerde ne yazık ki yeni bir elektrik zammı konuşuluyor. 

Başta temel üretim girdisi enerji olan kesimler olmak üzere, millet en azından vergi indirimi bekliyor. Buna çok kısıtlı yanıt verilirken, ödeme garantili işlerin hepsi tıkırında. Tabii ki trafikteki azalma da etkilemiyor onları!

Tarımdan gelen haberler nasıl bir yazın bizi beklediğini anlatmaya çalışırken iktidar katında başlıca suç, sorunları dile getirmek! 

Sorunu sorun etmezseniz sorun yok!

Bakan değişikliği acaba bir nebze yarar sağlar mı diye düşünürken zeytin alanları ile ilgili talan düzenlemesi geldi. İktidar yıllardır gözünü zeytin alanlarına dikmişti. Cumhuriyeti kuranlar, koruma duyusunu da hiçbir zaman yitirmediler, başta zeytin alanları olmak üzere birinciliği doğanın korunmasına verdiler. AKP, dağda bağda, ormanda ovada her yerde maden ruhsatı verdi. Zeytin alanlarını koruyan yasayı bozmak için çok uğraştı, Meclis’ten geçiremedi. Çözümü Saray düzenlemesinde buldu. 

Toprağın altında altın bulacağım diye, toprağın üstünde her yıl tane tane yenilenen altınları feda etmek... Şu geçiyor insanın içinden:

Bu ülkeye düşman bir işgal gücü bile bu kadar çok zarar vermez!

***

Doğaya acımasız davranan insana acır mı? Doktorlarla ilgili söyledikleri tam doktorluk!

14 Mart Tıp Bayramı yaklaşırken sağlık çalışanlarının sesini yükseltme hazırlığında olduğunu görüp ön alıyor!

Özellikle hekimler için durum şu:

Bir meslek göçüyor!

Başta Almanya olmak üzere yurtdışına gidiyorlar. 

Bir tıp fakültesi mezunu için devlet 500 bin lira harcıyor. Umurunda değil!

Başta Adalet Bakanı olmak üzere tepeden aşağı, kadınlarla ilgili toplumdan destek alacak söylemlerde bulunuyorlar. Yazı aramızda korkuyorum; çünkü iyi bir düzenleme yapacaklarsa içine mutlaka kötü bir madde ekliyorlar! Kadına yönelik şiddeti şiddetle cezalandırıyor görünen bir torbaya nafakayı da koyarlarsa şaşırmamak gerekir!

Soralım:

Dini değerler, vicdan, bu icraatın neresinde?



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları