Olaylar Ve Görüşler

Asimetrik Rusya-Çin ilişkileri - Dr. Violeta Stratan İLBASMIŞ

22 Nisan 2023 Cumartesi

Rusya maruz kaldığı yaptırımlar karşısında ekonomisini ayakta tutabilmek için başka pazarlar ve ticaret ortakları aramak zorunda kaldı. Çin de bu ortaklardan biri. Rusya’nın Çin’le her zaman yakın ekonomik ilişkileri olmuştur. Ukrayna’daki savaş, iki ülkeyi daha da yakınlaştırdı. Böylece ikili ticaret 2022’de 190 milyar dolarlık rekor seviyeye ulaştı. İki ülke birbirine karşı yakın ve dostane bir şekilde davranmaktaysa da bu simetrik ve eşit olmayan bir ilişkidir. Çin’in Rusya’ya değil Rusya’nın Çin’e ihtiyacı vardır.  

YENİ BORU HATLARI

Yaptırımlar sonucu çokuluslu birçok şirket Rusya pazarını terk ederken yerlerini Çinli şirketler almaya başladılar. İki ülke arasında petrol ve doğalgazın yanında, oldukça yoğun bir askeri ve teknolojik işbirliği de bulunmakta. Rusya’nın Avrupa’ya petrol ihracatı neredeyse tamamen durdu, gaz ihracatı da azaldı. Savaş öncesi Rusya, petrol ve gazın yarıdan fazlasını Avrupa ülkelerine, yüzde 5’ini de Çin’e ihraç ediyordu. Çin’e daha fazla gaz ihraç etmek için, kapasitesini artıracak yeni boru hatları inşa etmek gerekiyordu. Bu kapsamda “Sibirya’nın Gücü 2” gaz boru hattının inşaatına başlanması için görüşmeler başladı. 

Rusya, Çin lehine belirlenen fiyatlardan gaz satmak zorunda. Ocak ayında Katar, Türkmenistan ve Avustralya’yı geride bırakarak Çin’in en büyük gaz tedarikçisi, ikinci en büyük petrol tedarikçisi oldu. Ukrayna savaşından sonra Çin, Rus petrol ve altınını yüzde 30 indirimle almaya başladı. Altın ithalatı 8 kat, platin 300 kat arttı. 

GÜÇLÜ AKTÖR

2019’da ABD, Çinli Huawei şirketine yaptırım uyguladığında Putin, Çin’i destekledi. Salgın hastalığın patlak vermesinden sonra Rusya, Batılı ülkeler, Çin’e karşı soruşturma açmak istediklerinde defalarca eleştirdi. Çin, Rusya’yı bazen desteklemesine rağmen çoğu zaman tarafsız tutum sergiliyor. Rusya, Tayvan konusunda Çin’i desteklerken Çin, Rusya’nın Ukrayna’ya karşı saldırgan eylemler başlatmasına doğrudan destek vermedi. Rusya’nın Kırım’ı ilhakını hiçbir zaman tanımadı, nükleer silah kullanma fikrini de eleştirdi. Ancak Putin, güçlü ve etkili bir ortağın desteğine muhtaç. Rusya ne söylerse söylesin, Çin’e bağımlılık inkâr edilmesi zor bir gerçek. Ekonomik bağımlılığın artmaya devam edeceği de kesin.

Çok kutuplu bir dünya inşa etmeye çalışan Çin, Rusya’yı bir “yarısömürge” haline getirebilir. Ukrayna’daki savaş yakın gelecekte bitse bile, Rus ekonomisinin toparlanması Çin’in desteğine ve yatırımına bağlı. Çin, yavaş ama emin adımlarla, askeri olduğu kadar siyasi olarak da gerçekten güçlü bir aktör haline geliyor. Şi Cinping, Çin’i yalnızca güçlü bir ülkeye değil, aynı zamanda zengin bir ülkeye dönüştürmek istiyor. Rusya’nın ekonomik bağımlılığı bu konuda Çin’in işine yarayabilir.

DR. VİOLETA STRATAN İLBASMIŞ

GAZETECİ/ARAŞTIRMACI



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları